Tweet Savaşları
Tweet ola kese savaşı, tweet ola kestire başı. Savaşlar tarihin her anında mütemadiyen (aralıksız) devam edegelmiş. Savaşlar devam ederken değişen savaş malzemeleri olmuş. Önce kesici, delici aletlerle baş gösteren savaşlar çağın gerektirdiği savaş malzemeleriyle hep sürmüş. Kılıçlar gün gelmiş, ateşli silahlara yerini bırakmış. Tüfekler ile baş gösteren ateşli silahlar gün gelmiş yerini ağır silahlara bırakmış. Ağır silahlar teknoloji çağında önemini korumakla birlikte yeni argümanları da yanına koymak zorunda kalmıştır. İnternetin gelişimi ile bilgi savaşlarına siber savaşlar da dahil olmuştur. Son yıllarda ise sosyal medya toplumları etkileme anlamında söz sahibi olmaya başlamıştır. Kitleleri çok kısa sürede bir araya getirebilme gücüne sahiptir sosyal medya. Kılıçla başlayıp kalemle devam ede gelen savaşlara şimdilerde sosyal medya savaşları da eklenmiştir. Şimdi, ilk bakışta masum görünebilen ve “olur mu ya abartmayın” dedirtebilen sosyal medya, etkililiğini ülkemizde son günlerde yaşanan Gezi Olayları’ nda göstermiştir. Sosyal medyayı twitter üzerinden ve Gezi olayları açısından ele alacak olursak; Olayların zirveye ulaştığı cumartesi günü Twitter’ a baktığımızda eylem yapanların öne sürdüğü iki söylem çok fazla taraftar toplamıştı. Biri “ağaçlar kesilmesin”, diğeri de “AVM yapılmasın” söylemi. Ek olarak “bu proje aniden, kimsenin haberi olmadan, Ak Parti’nin kendi başına hazırladığı ve hayat geçirmek istediği bir proje” olarak tanımlanıyordu. Yani eylemciler sürekli bilgiler yayıyor ve gezi parkına kitleleri çağırıyorlardı. Gazetecilere ve basına baktığımız zaman ise bu konuda genel anlamda bir bilgi yetersizliği olduğu gözüküyordu. Çünkü eylemcilerin sert söylemlerine karşılık itibar edilecek kişiler bile...
Devamını Oku