Mainz, 21.01.2012
 
Bütün „izm“ ler gibi insanιn sahici tarafιnι ιskalatan fanatizm, „aşιrιlιk“, “dιşlayιcιlιk“ ve „bağnazlιk“ anlamlarιna gelir. Herhangi bir görüş, ideoloji, takιm yahut kurumu hiç bir sorgulamaya tabi tutmadan körü-körüne tutmak, desteklemek, bağlanmak ve bu konuda yapιlacak bütün uyarιlara kulak tιkamak ve hatta çoğu zaman şiddete başvurmak şeklinde özetlenebilir fanatizm.Fanatizm gönülden bağlanmak ve bağlandιğιna kayιtsιz şartsιz teslimiyettir. Meselâ fanatik bir insdan da akιl tamamen devre dιşιdιr. Fanatik muhakeme etmez, güdülerinin dürtüleriyle hareket eder. Yani lokomotif değil tam bir vagon halini alιr. Kendisi için neyin zararlι neyin faydalι olacağιnι bile kestiremez. Tam bizim hiç de yabancι olmadιğιmιz bir miktar Hint boyasι bulaşmιş tasavvuf geleneğimizdeki „En iyi Mürid, Gassâlin önündeki meyyit gibidir“ sapkιn anlayιşι gibi.

Sponsor Bağlantılar

Fanatizm aynι zamanda ötekileştiren ve dιşlayan bir durumdur. Ötekileştirmekte esasen kibirden beslenen bir hastalιktιr. Ötekileştirenler sadece kendini beğenen, tek doğrunun kendisi olduğunu iddia eden „egoist“ bir yaklaşιmιn ürünüdür.

Esasen fanatizm toplumsal bir hastalιk ve bu hastalιğι hemen her alanda görmek mümkün ama spor alanιndaki fanatizm hemen herkesin gündeminde olduğu için biz de onun üzerinde durmaya gayret edeceğiz. Baştan belirtelim biz de spor denilince mâlesef sadece futbol anlaşιldιğι için oradan başlamak zorunda kalιyoruz. Ülkemizde futbola karşι büyük bir ilginin olduğu açιk. Böylesine canlι-dinamik ve genç bir nüfusa sahip bir ülke için bu pek yadιrganacak bir durum değildir. Yadιrganmasι gereken eğitim yerine „öğütüm“ sisteminden geçirilen bu gençlerin „taraftar“ yerine „fanatik“ olmalarιdιr. Dahasι bu konuda şiddete başvurmalarιdιr. Bu ülkede fanatizmin ciddi bir toplumsal sorun halinde olduğu açιktιr. Memlekette en çok satanlar arasιnda yer alan bir spor gazetesinin adι bile „fanatik“ ise eğer varιn gerisini siz düşünün. Sosyal medya ağlarιndaki seviyesi çukurlarιn bile yüzünü kιzartan kesimi marjinal olduklarιnι düşündüğüm için hiç dikkate bile almιyorum.

Ülkemizde en çok konuşulan futbol, futbolda süperlig, süperlig de ise üç İstanbul takιmι onlardan da özellikle bir tanesi…

Hani şu 3 temmuzdan bu yana ülkenin siyasetinden bürokrasisine, ekonomisinden federasyonuna hemen her yeri vaveylâya veren takιm. Tekrar söylüyorum o malum takιm dιşιnda başka bir takιmιn başιna bu işler gelmiş olsaydι memlekette bu en fazla iki gün ancak haber olabilirdi. Peki bu 25 milyon mavalιndan mι ileri gelmektedir, tabi ki hayιr. Bunun tek sebebi vardιr o da ahlâksιz güçtür. Zira bu takιm; başkanιndan yöneticisine, futbolcusundan teknik adamιna, masöründen, tercümanιna, yorumcusundan, muhabirine, taraftarιndan seyircisine kadar komple fanatiktir. Hemen her takιmda fanatikler olabilir. Ancak ülke futbolunun yegâne sahibi olduğunu vehmeden bu güruh fanatizm batağιna öyle bir saplanmιş ki onlara bir şey anlatmak mümkün değildir. Aslιnda fanatizm tιp diliyle söyleyecek olursak tamamen bir davranιş bozukluğu hastalιğιdιr. Trakya Üniversitesi Halk Sağlιğι Ana Bilim Dalι Başkanι Prof. Dr. Faruk Yorulmaz, Fanatizmin toplumsal barιşι bozan bir hastalιk olduğunu 4 mart 2011 tarihinde milliyet gazetesine verdiği bir demeçte dile getirmektedir. Dolayιsιyla fanatizmin patolojik bir vaka olduğunu rahatlιkla söylemek mümkündür.

Memleket aylardιr bu takιmι kurtarmak için seferber edilmiş. Siyasetçi, bürokrat, gazeteci, yorumcu, spiker, federasyon, yayιncι kuruluş ve daha niceleri…

Hakemlerden federasyon kurullarιna kadar en kilit noktalardaki kurum ve kişiler hep bu malum takιmιn adamlarι, medya desen hâkeza. Peki bu ne? Bu gücün göstergesi. Bu takιm bu ülkenin beyazlarιnιn takιmι, yani tuzu kurularιn takιmι. Siyasi ve ekonomik güç kimin elinde temerküz etmişse onun dediği oluyor ve olacak da hep beraber göreceğiz. Türkiye bir kez daha hukuk ve adaleti unutacak ve güçlünün haklι olduğu tekrar kanιtlanmιş olacak. Hak, hukuk ,ahlâk ve erdem gibi kavramlarι ancak güçsüzler bir suça bulaşιnca hatιrlayabileceğiz. Adamlar resmen sιkιysa ceza verin de görelim diye meydan okuyorlar ama kimsenin gιkι bile çιkmιyor. 58. madde değişse de değişmese de futbolda hak ve hukuk gibi erdemlerin bileği bükülmüş ve güçlü yine kazanmιştιr, mâlesef.

Kimlik” dendiğinde arka cebindeki kafa kâğιdιnι „vicdan“ denilince dolu cüzdan anlayan ve ben ne dersem o olur bencilliğinde depreşen bir zihniyetin cezasιz kalacak olmasι bana cahiliyye devirlerini hatιrlattι. Onlar da mazlum biri suç işlediğinde en ağιr şekilde cezalandιrιyorlar ama kodaman biri suç işlerse kan parasι ile kurtarιyorlardι. Ben kendi adιma yakιnda yapιlacak olan bu haksιzlιğa itiraz ediyorum ve bunu kabul etmiyeceğimi ilan ediyorum. Aman canιm sen de, sen kabul etmesen ne olacak sanki diyebilirsiniz. Tabi ki bir şey olmaz. Fakat tarafιmιn belli olmasι da çok önemlidir. En azιndan bu hukusuzluğa sessiz kalmιyorum.

“İçimizdeki beyinsizler yüzünden bizi de helâk eder misin Allahιm“ ihtarιna muhatap olmayι istemem.

Baki Selam ve Saygιlarιmla.

Ömer Erdem
Mainz/Almanya