Sistem

Futbolcuların savunma ve hücumda arzulanan hedeflere ulaşabilmek amacıyla, bireysel hareket serbestliği içinde, önceden belirlenmiş hareketleri gerçekleştirmek için planlı bir şekilde oyun alanındaki dağılımlarıdır.

Sponsor Bağlantılar

Sistem, takımı oluşturan oyuncuların yetenekleri doğrultusunda takım halinde oyun alanında sergileyebilecekleri ortak davranışların birleştirilmesi ile oluşturulmalıdır.

 

Oyun Sistemlerinin Tarihi Gelişimi

Futbol sporunda takım teşkili, futbolcuların yardımlaşarak uyum içinde oyun alanında mücadele ettikleri zaman daha başarılı olduklarını anlamaları ile şekillenmeye başlamıştır.

Gol atmak ve gol yememek esasını taşıyan futbol sporunda her oyuncunun her durumda gol atma çabası kurallarında 1863 yılında beraberliğin sağlanması sonrası oyuncuların topa el ile müdahale etmeleri yasaklanmış, oyun alanındaki oyuncu sayısı 11 kişi ile sınırlandırılmıştır.  Böylece, oyun alanındaki dağılım kaleci önünde bir savunma oyuncusu ve bunların önlerinde de dokuz hücum oyuncusu şeklinde olmuştur. de olması yerine görev bölümünü yaparak oynadıkları zaman daha başarılı olduklarını görmüşler. Oyun alanındaki dağılımlarını da bu düşünce doğrultusunda gerçekleştirmeye başlamışlardır.

Futbol oyun kurallarında 1863 yılında beraberliğin sağlanması sonrası oyuncuların topa el ile müdahale etmeleri yasaklanmış, oyun alanındaki oyuncu sayısı 11 kişi ile sınırlandırılmıştır.  Böylece, oyun alanındaki dağılım kaleci önünde bir savunma oyuncusu ve bunların önlerinde de dokuz hücum oyuncusu şeklinde olmuştur.

Daha sonraları, Macaristan takımı savunma oyuncuları ile hücum oyuncuları arasında sayısal dengeyi sağlamak amacıyla beş hücum oyuncusu karşısında, beş savunma oyuncusunu iki bek ve üç haf olarak kullanmışlar ve bu dizilişi de Piramidal Sistem olarak ifade etmişlerdir.

İsveç futbol takımı ise piramidal sistem üzerinde küçük bir değişiklik yaparak savunmada emniyeti  ve derinliği sağlamak amacıyla bir beki boşta oynatarak rakibin hücuma çıkan oyuncularını durdurmayı hedeflemişlerdir. Böylece İsveç Sürgü Sistemi adı verilen sistem ortaya çıkmıştır.

1925 yılında futbol oyun kurallarından ofsayt kuralında yapılan değişiklik sonrasında, İngiltere kaleci, iki savunma, üç orta saha oyuncusu yanında, hücumda da beş oyuncu bulundurarak “Klasik Oyun Sistemi” adını verdikleri kendilerine has olarak geliştirdikleri bir sistemi uygulamaya başlamışlardır.

İngilizleri uyguladığı klasik oyun sistemi, daha sonraki yıllarda İtalyanların uyguladığı Cotenaccio İsviçrelilerin uyguladığı,Riegel ve Avusturyalıların uyguladığı Avusturya Sistemine öncülük etmiştir.

Orta saha oyuncuları takımın top kaybında, savunmanın önünde yer alırken, topa sahip oldukları zaman da bir tanesi hücuma çıkıp altı oyuncu ile hücumu gerçekleştiriyorlardı.

1930′ yıllarında Arsenal London Kulübünün Menaceri Chapman orta saha oyuncularından bir tanesini savunmaya alarak “Stoper” pozisyonda oynatırken, iki orta saha oyuncusunu savunmaya yönelik ve savunma ile hücum arasında bağlantıyı kurmak amacıyla oynatarak WM adı verilen oyun sistemi ile büyük başarılar elde etmiştir.

Savunma oyuncuları rakibin kenar hücum oyuncuları ile, stoper ya da orta alandan bir oyuncu, rakibin santraforu ile adam markajı yaparak oynarken, orta sahada görev yapan diğer oyuncular ise, rakibin orta alan oyuncuları ile adam adama markaj uygulayarak oynuyorlardı.

Kale sahası önünün diğer yerlere göre daha önemli olduğunun farkına varan ve orta alanı da kontrol altında tutan takımların daha başarılı olacağını düşünen Chapman, iki iç orta saha oyuncusu ile iki dış orta saha oyuncularının savunma ve hücum davranışlarını gerçekleştirirken oyun alanında bir dörtgen(Sihirli Dörtgen) oluşturmalarını istemiş ve bu düşüncesinde de başarılı olmuştur. WM Sistemi günümüzde takımların uyguladıkları sistemlerin temelini oluşturan bir sistemdir.

 

4-2-4 Sistemi

Bu sistem ilk kez 1958 yılında İsveç’ te düzenlenen Dünya şampiyonasında Brezilyalılar tarafından final maçında kullanılmıştır.

Dört savunma oyuncusu kendi kaleleri için iyi bir savunma bloğu oluşturur. İki bek yan yana oynarlarken bunlardan bir tanesi takımı hücuma çıktığı zaman orta alana doğru çıkarak orta saha oyuncularına yardımcı olur. Bekler, sürekli olarak orta bek tarafından korunurlar.

İki orta alan oyuncusu takımın oyun kurmasını sağlar, Takımı hücuma çıkarırlar ve rakip hücumlarda savunmanın ön tarafındaki alanı kontrol ederler. Hücum anında ise hücumdaki arkadaşlarına destek olurlar. Dört hücum oyuncusundan iki tanesi oyun alanının kenarlarını kullanırlar. Ortada oynayan hücum oyuncularına pozisyon hazırlarlar.

Orta hücum oyuncuları ise, kenar hücum oyuncularının hareketlerinin devamını gerçekleştirmeye çalışırken, orta sahadan gelen arkadaşları için de boş alan yaratmaya çalışırlar. Buluştukları toplarla gol yapmaya çalışırlar. Sistemin en belirgin özelliği, savunma dört oyuncu ile gerçekleştirilmekte ve savunmada güvenliği sağlamak büyük sorun teşkil etmemektedir.

 

4-3-3  Sistemi

Bu sistemin savunma anlayışı 4-2-4 sisteminin savunma anlayışı ile büyük benzerlikler taşır. Dört savunma oyuncusu ile savunmanın kuvvetlendirilmesi amaçlanırken, orta alanın kontrolü için hücum oyuncularından bir tanesi orta alana çekilmiştir. Bir fazla (üç oyuncu) oyuncu ile orta alanın kontrol altına alınması oyunun daha iyi kontrol edilmesini sağlamıştır. Savunmanın ön tarafındaki alanın, oluşturulan üç kişilik orta saha oyuncuları tarafından kontrol edilmesi, hücum anında beklerin de hücuma çıkabilmelerine imkan tanımıştır. Üç hücum oyuncusu rakibe topun kaptırıldığı an savunmalarına yardım için gelirler ve rakip oyunculara baskı uygulamaya çalışırlar. Sistemin iyi uygulanması halinde orta alan desteği nedeniyle savunmayı hep dengede tutmak mümkündür. Orta saha oyuncuları uygun durumlarda hücuma da destek olabilirler. Orta sahanın ortasında oynayan oyuncunun iyi olması durumunda oyunun temposu istenildiği gibi ayarlanabilir ve oyunun balansı daha kolay sağlanabilir. Orta saha oyuncu¬ları ile savunma oyuncuları kendi koridorlarında pozisyon gereği daha kolay görev değişikliği yapabilirler, bu da rakip savunma oyuncularını daha zor durumlara sokabilir.

Pozisyon değişiklikleri sistemin karakteristik yapısı gereği sürekli yapılmalıdır.

Orta saha oyuncularının bir tanesi sağda, bir tanesi solda diğeri de tam ortada yer alırlar. Üç orta saha oyuncusu oyun alanının enine doğru alan savunması yaparak oynarlar. Bu üç oyuncu, oyun alanları birbirine girmiş olarak pozisyonlar gereği hem hücum, hem de savunma görevlerini bir arada sürdürmek zorundadırlar.

Hücum oyuncuları da kendi pozisyonlarına göre orta saha oyuncularının önünde alan savunması yaparak takımın defans oyununa yardımcı olur. Bu gelişme adam-adama oynayan açık hücum oyuncularını çizgiden kurtarıp değişken oynama imkanını sağlamaktadır. Top kaybında ise, hücum oyuncuları da rakibe baskı uygulayarak savunmalarına yardımcı olmak zorundadır. Oyun alanında takımın bu sistem doğrultusunda dağılımı, hem dengenin daha kolay sağlanmasına, hem de oyun alanının daha ekonomik kullanılmasına vesile olmuştur. Sistemin uygulama aşamasında oyuncuların oyun alanındaki dağılımlarında, oyuncuların ferdi özelliklerinin dikkate alınması yanında takımda çeşitli mevkilerde görev verilen oyuncuların, mevkileri nedeniyle uygulayacakları markaj tekniğinde başarılı olmaları sağlanmıştır.

Savunmada, bir savunma oyuncusu en sonda ve libero olarak alan markajıyla oynarken, savunma bloğunu oluşturan üç savunma oyuncusu da adam markajıyla savunmada gerekli tedbirlerin alınmasını sağlamışlardır. Libero oynayan savunma oyuncusunun rakibi ofsayt tuzağına düşürebilmek amacıyla savunma bloğu içine girerek çizgi halinde savunma yapması da sistemin sağladığı bir başka avantajdır. Bu sistem ile orta alan oyuncuları yeteneklerine göre oyun alanında arkadan öne doğru dizilerek alan ve adam markajını kombine olarak kolayca yürütmüşlerdir.

4-3-3 sisteminde orta saha oyuncuları kendine has özelliklerine göre arkadan öne doğru dizilebilirler. Geride oynayan orta saha oyuncusu daha çok rakibin kendi kalesi önünde etkili olmasını engellemeye çalışırken defan¬sına yardımcı olmak görevini de taşır. Bu görevinden dolayı “Savunma özellikli orta saha oyuncusu” ismini alır. Görev yeri orta sahanın hemen arkasıdır.

Kendine özel hücum anlayışından (Gol alanlarında tehlikeli oyun kuruculuk üstünlüğünden) ileriye dönük oynayan oyuncu hücum oyuncuların arkasında yer alır.

Orta saha oyuncularından ortada oynayan oyuncunun kondisyonunun çok iyi olması gerekir. Bu oyuncu, savunma ile hücum arasındaki bağlantıyı sağlayan oyuncudur. Bu tür görev yürüten oyunculara “top taşıyıcısı”, “top dağıtıcısı” ve ya “orta sahadaki çalışkan karınca” gibi isimler verilir.

Bu sistem gereği orta sahada geriye dönük oynayan oyuncular, rakibin ileri doğru oynayan oyuncuları ile, bunun tersi görevi yürüten orta saha oyuncuları ise rakibin ortada oynayan oyuncuları ile oynamak zorundadırlar. Oyun şekli alan ve adam savunmasının kombine edilmiş şeklidir. Bu durumda genellikle oyuncular arasında pozisyon değişikliği olmaz, fakat birbirine yardımcı olurlar. İleriye dönük oynayan orta saha oyuncusu rakibin defansa dönük orta saha olarak oynayan oyuncusunun ileriye çıkmasını engellemeye çalışır.

Tecrübeli ve yetenekli birçok orta saha oyuncusu alan savunmasında oynarlar. Enine doğru bir orta saha dizilişinde her oyuncunun kendine göre bir alanı vardır. Böylece her orta saha oyuncusu kendi alanında hem geriye hem de ileriye dönük oynamak zorundadır. Bu görev dağılımında orta saha oyuncularının görevleri açık ve net olarak belirlenmiştir.

4-3-3 Sistemi içinde top taşıyıcı olarak görev yapan orta alan oyuncularının savunma ile hücum oyunu arasında  bağlantıyı kurmak ve  hücumu desteklemek gibi hücum görevleri yanında, rakibin orta sahasında oynayan orta saha oyuncusunu tutmak ve savunma oyuncularını desteklemek gibi savunma görevleri vardır.

Sistem gereği savunma özellikli orta saha oyuncusunun hücum kurarken arkadan arkadaşına yardımcı olmak, duruma göre arkadaşları ile pozisyon değiştirerek kontra atak sağlamak, hücum ağırlıklı oynayan libero ile görev değişimi yapmak gibi hücum görevleri yanında, rakip takımın hücum ağırlıklı oynayan orta saha oyuncusunu tutup oyundan düşürmek ve kendi orta saha oyuncularının arkasındaki alanı savunmak gibi savunma görevleri de vardır.

Oyun kurucu orta saha oyuncusunun savunma ile hücum arasında bağlantı sağlamak, hücumu desteklemek gibi hücum görevleri, hücumda oyun kurmak, rakip takımın orta sahasının ortasında oynayan oyuncuyu tutmak ve  kombine alan-adam savunması uygulayarak rakibin hücum kurmasını geciktirmek gibi savunma görevleri vardır.

Dış orta saha oyuncusunun hücumu kuvvetlendirmek ve kendi savunma alanından orta sahayı çabuk geçerek hücuma çıkmak gibi hücum görevleri kendi tarafında oynayan savunma oyuncusuna destek olmak, orta sahanın kenarlarında alan savunması yapmak gibi savunma görevleri vardır.

Kenar orta saha oyuncusu sistem gereği, orta sahada alan savunması yaparak oynar. Sağ ve sol orta saha oyuncuları kendi koridorlarında savunmadan hücuma top çıkarmaya çalışarak, kendi tarafından gelişen hücumlara katılıyor.

Sistemin arzulanan şekilde uygulanabilmesi için yetenekleri üst düzeyde mücadele gücü yüksek ve oyun anlayışları çok iyi olan oyunculara sahip olmak şarttır. Rakip takımın hücumda etkinliğinin fazla olmadığı durumlarda ve deplasman maçlarında iyi kontra atak yapabilecek oyunculara sahip takımların sonucu elde etmek için oynayabilecekleri bir sistemdir.

 

1-3-3-3  Sistemi (Liberolu Sistem)

Sistemin en belirgin özelliği savunma ağırlıklı bir dizilişe sahip olmasıdır. Savunma bloğunun sahada dizilişi, üç savunma oyuncusunun arkasında bir oyuncunun (libero) bulundurulması esasını taşır. Bu oyuncu rakip oyunculardan her hangi birisini tutmak görevi taşımaz ve boş alanda stoperlerin arkasında oynar. Bu diziliş stoperlerin yakın adam markajı yapabilmelerine imkan sağladığı gibi, kendilerini geçen top ya da rakip oyuncunun libero tarafından kontrol altına alınacağını bilmesi nedeniyle savunmadaki tehlikeyi en aza indirmektedir. Libero son oyuncu olarak oyun alanında arkadaşlarının ve top ile rakip oyuncuların pozisyonlarına göre pozisyon alır. Savunmasının önünde oynayan stoperleri sürekli uyararak kolayca yönlendirebilir ve pozisyon hataları yapmalarını önlemeye çalışır.

Sistemin uygulama aşamasında liberonun sadece savunma amaçlı görevi yoktur. Libero, aynı zamanda uygun pozisyonlar bulduğu an oyun içinde hücuma yönelik davranışlar da sergilemektedir. Liberonun surpriz olarak hücuma çıkması, rakip savunma oyuncularını zor durumlarda bıraktığı gibi kendi takımı lehine avantaj sağlamasına da imkan tanır.

Sistemin getirdiği avantajlar:

Savunma oyuncularının görev dağılımları daha nettir. Savunmada organize olmak daha kolaydır. Liberonun oyunu yönetmesi hata oranını asgariye indirir. Libero hücum edecek ortamı bularak doğru tercih kullanabilirse takımının hücumda etkisini artırabilir.

 

4-4-2 Sistemi

1970 li yıllarda uygulanmaya başlanmış ve günümüz futboluna yerleşmiş bir oyun sistemidir.

Bu sistemde orta saha oyuncularının başarılı olmaları şarttır. Bütün yük orta sahada görev alan dört oyuncu üzerindedir. Sistem gereği oyuncuların oyun alanı içerisindeki dağılımları 4-4-2 olarak görülse de, 4-2-4 sisteminin çok benzeridir. Zira dört orta saha oyuncusundan ikisinin pozisyon akışı içinde hücumu, ikisinin de savunmayı kontrol etmek zorunda olması sistemi klasik 4-2-4 görünümüne sokar. 

Orta sahada görev alan kanat orta saha oyuncuları için hem savunma, hem de hücum görevleri önemlidir. Sistem gereği bu oyuncular top rakipte iken, savunmanın önündeki oyun alanının kontrolünü gerçekleştirirken(bazı hallerde adam markajı görevini de üstlenirler), takımları hücuma çıktığı zaman ilerdeki oyunculara destek olmak görevini yürütürler. Sistemin en önemli özelliği, orta saha oyuncularının hücuma süratli çıkmalarıdır. Orta saha oyuncularının hücuma çabuk çıkmamaları halinde, bu sistem sadece savunma ağırlıklı bir oyun sistemi  olmaktan ileri gidemez.

Önde oynayan hücum oyuncularının kendileri için boş alan yaratmaları yanında, orta alan oyuncularına kullanabilecekleri kenar boşlukları yaratmaları önemlidir.

Bu farklı iki orta alan oyuncusunun hücuma çıkması, rakip savunma oyuncularının devamlı farklı oyuncuları marke etmek zorunda kalmalarına ve buna bağlı olarak ta, savunmalarında hatalar yapmalarına yol açar.

 

3-4-3 (Vario) Sistemi

1978-1979 yıllarında  stoper oynayan  oyuncuların liberodan önce orta alana çıkarak orta alanı desteklemeleri ile ortaya çıkmıştır. Sistemin esasını  1-3-3-3  oluşturmaktadır. Onuncu oyuncu oyun alanı içerisinde serbest olarak görev yapar ve çok yönlü özellikleri bünyesinde bulunduran bu oyuncu savunma bloğu içinde savunma yaparken, orta sahada oyun kuruculuk görevini, ileri uçta ise hücum oyuncularının davranışlarını sergiler.

Oyun alanında her bölgede rakibe karşı sayısal üstünlüğü sağlamak için sürekli yer değiştiren bir oyuncu (Vario) sistemin esasını oluşturur.

Serbest oynayacak oyuncu; Arkadaşlarına oyun alanının her yerinde yardım edebilen, Savunma ve hücum davranışlarını gerçekleştiren, orta sahada oyun kurabilen, gol vuruşu yapabileceği yerlere giden, teknik kapasitesi ve dayanıklılığı yüksek olan bir oyuncudur.

Sistemin uygulanabilmesi için bütün bu özellikleri taşıyan bir oyuncuya sahip olmak ön koşuldur. Bu tip bir oyuncuya sahip olmayan takımlar bu sistemi oynamaya çalışırsa, oyun alanında bir kişi eksik oynamaya mahkum olurlar

 

3-5-2  Sistemi

Sistem gereği oyuncuların oyun alanında dağılımları, üç savunma oyuncusu önünde beş orta saha oyuncusu ve onların önünde yer alan, iki ileri uç oyuncusu şeklindedir. Savunma oyuncularından bir tanesi en son oyuncu yani libero, diğer iki oyuncu ise libero önünde ve rakip hücum oyuncularını kontrol altında tutan stoperlerden oluşur.

Orta sahada görev alan oyunculardan bir tanesi, savunma bloğu önünde bölge savunmasında kullanılmak amacıyla stoperlerin ön orta kısmında yer alır. Ön kesici rolündedir. Rakip takımın hücumda kullanacağı yan ve derin pasları karşılamak ve önlemek görevini yürütür.

Aynı anda topu takımının kazanması halinde hücum kurucusu görevini de yürütür. Hücumda top kaybedilmesi durumunda da rakip sahada rakibe baskı uygulayarak (Forechecking) rakibin hücum kurmasını engellemek görevini yürütür.

Geri kalan dört orta saha oyuncusunun iki tanesi merkezde, iki tanesi de yanlarda ve  stoperlerin önünde yer alırlar. Yanlarda oynayan orta saha oyuncuları oyun alanını enlemesine açmak ve bu genişliği kullanmak amacı taşırlarken ortada oynayan orta alan oyuncuları da savunma ve hücum kurgularında görev alırlar.

İleride oynayan iki hücum oyuncusu ise, topun rakibe kaptırıldığı durumlarda rakip savunma oyuncularının driplingine engel olmak yanında, topa kendi takımlarının sahip olduğu durumlarda, takım arkadaşlarına boş alan yaratmak görevi taşırlar. Rakibin iki hücum elemanı stoperler tarafından adam-adama kontrol edilirken üçüncü oyuncu libero görevini üstlenerek alan savunması yapar.

Son zamanlarda bir çok takım tarafından kullanılan 3-5-2 sistemi ile orta alanın kuvvetlendirilmesi amaçlanmıştır. Böylece hem savunmada hem de hücumda iyi uygulanabildiği durumlarda büyük avantajlar getiren bir sistem olarak karşımıza çıkmaktadır.

3-5-2 sisteminde tüm oyuncuların sistem gereği yerine getirmesi gereken görevleri (her oyuncu en az üç farklı görev yürütmek zorundadır), hatasız gerçekleştirmesi sistemin başarılı olabilmesi için tek yoludur. Diğer sistemlere nazaran bu sistemde kaleci dışında tüm oyuncular çok farklı görevleri yürütmek zorundadır.

Sistem gereği mevkilerine göre oyuncuların görevleri

Libero, kendi görevleriyle birlikte stoperlerin ve beklerin görevlerini de yerine getirebilecek özellikler taşıması yanında, hücuma da çıkabilmelidir.

Stoper, kendi görevleriyle birlikte kanat savunucu oyuncuların ve orta saha oyuncularının görevlerini de yerine getirebilecek özellikler taşımalıdır.

Sağ ve sol kanat oyuncuları, bek, orta saha ve hücum oyuncularının görevlerini yerine getirebilecek özellikler taşımak zorundadır.

Savunma ağırlıklı orta saha oyuncusu, bir tür ön libero görevi yürütmesinin yanında, savunma ve hücum için gereken özelliklere noksansız sahip olması şarttır.

Sağ ve sol iç – orta saha oyuncuları, savunma ve hücum davranışlarını yerine getirebilecek özellikleri taşımaları yanında oyun kurucu olarak çok yüksek teknik kapasiteye sahip olmaları ve hücum oyununa katılarak gol çabalarında başarılı olmaları gerekir.

Sağ ve sol uç oyuncuları, gol meziyetleri üst noktada olan, çabuk süratli ve iyi top kullanabilecek özelliklere sahip olmaları yanında iyi hücum presi yapabilmeli ve orta alandan desteğe gelen arkadaşları için saha boşaltabilmelidir. Yüksek toplarda başarılı olmak kadar, topla yapacakları birleşik hareketlerde de rakibe üstünlük sağlayabilmelidirler.

3-5-2 Sisteminin Avantajlı Yönleri

Topun oyun alanında kazanıldığı her yerden anında hücuma çıkmak mümkündür,

Boş alan yaratmak kolaydır ve bu alanların kullanabilmesi için sayısal üstünlük kolay sağlanabilir,

Kanat oyunlarıyla sağ ve sol taraflarda iyi savunma gerçekleştirilebildiği gibi, üçgenler oluşturarak iyi hücumlar da  gerçekleştirilebilir,

Savunma bloğu gerisinde emniyetli paslaşmalar mümkün olabildiği gibi, dik oynayabilmek kadar yanlara ve geriye doğruda her zaman oynanabilir,

Libero ile merkezi orta saha oyuncusunun her pozisyonda değişerek hücuma katılma şansı vardır,

Sistem gereği oyun alanındaki dağılımın  istenildiği gibi gerçekleştirilmesi halinde, rakibe kullanabileceği boş alan bırakılmaz,

Sağ ve sol kanat oyuncuları ile sürekli değişik hücum davranışları gerçekleştirilebilir.

Sistemlerin Uygulanabilmesi İçin Yapılması Gerekenler

Futbol gereği bütün özelliklerin geliştirilebilmesi için yapılması gereken özel antrenmanların yapılması ilk şarttır.

Bireysel ve grup taktiğini geliştirici antrenmanlara fazlaca yer verilmelidir.

Uygulanılması düşünülen sistem hakkında gerekli açıklama yapılmalı, bu açıklamalar doğrultusunda her oyuncudan istenilen görevler ayrı ayrı belirlenerek çalışmalarda uygulamaları istenmelidir.

Antrenmanlar sırasında özel görevlerin sistem gereği  gerçekleştirilmesi aşamasında karşılaşılan güçlükleri giderici çok tekrarlı doğru çalışmalara yer verilmelidir.

Bugünün modern oyun sistemlerinden 4-3-3 ve 3-5-2 sistemlerinde her oyuncunun oyun alanındaki yerine göre ya hücum ya da savunma görevleri vardır. Günümüz futbolunun yüksek oyun temposu ve oyun alanındaki pozisyon değişiklikleri her oyuncunun değişik görevler üstlenmesini kaçınılmaz kılmaktadır.

Oyun sistemleri, önceden verilmiş olan pozisyonlara göre oyuncuların savunma ve hücum görevlerini yerine getirmeleri esasına dayanır.

Özel olarak verilmesi gereken değişik görevler, antrenörün maçlardan evvel görevi vereceği oyuncuları ile özel olarak konuşmasıyla gerçekleşir.

Antrenör kendi takımını rakip takımın özelliklerini, kuvvetli ve zayıf yönlerini dikkate alarak oluşturur.

Oyunun başlamasından önce özel konuşmalarla verilen görevler oyun içerisinde önemini yitirebilir. Gelişen surpriz pozisyonlar doğrultusunda oyuncunun yaratıcılığı önemlidir.

Oyuncular, savunma görevlerini hem karşılaştığı surpriz duruma göre hem de verilen taktik ile bağdaştırarak çözümlemeye çalışırken, hücum görevlerinde de pozisyonun gelişimine göre oyuncu kendi insiyatifini ve becerisini kullanarak seçimini yapmak ve hemen uygulamaya sokmak durumundadır.

Bu nedenle, futbolda sistem gereği bir kadro oluşturulurken elde bulunan oyuncuların yetenekleri çok büyük önem arz eder. Oyuncuların fiziki ve motorsal özellikleri göz önünde bulundurulmalıdır. Bazı durumlarda oyuncunun karakterine göre görev verilir ve onun başarısında bu önemli bir rol oynar.

Sistem gereği görev verilecek oyuncunun manevi durumuna göre oynayacağı pozisyonda ve üstleneceği görevde başarılı olabileceğine dair verilecek güven de çok önemlidir. Her oyuncunun kendine has özellikleri vardır. Antrenöre düşen görev, hangi oyuncunun kimlerle birlikte oynadığı zaman bu özelliklerini oyun alanına tam yansıtabileceğini tespit edebilmektir.

Bundan dolayı belli pozisyonlar gereği özel görevler verilirken itinalı davranmak bir antrenörün dikkat edeceği en önemli husustur.