Perspektif, kelime anlamı ile bakış açısı demektir. Kavramsal olarak, olayları ve toplumsal gerçeklikleri kavramak ve onları analiz etmek için başvurulan bir düşünce tekniği olarak nitelendirilir. İnsanlar eşyalara da bakmaktadırlar. Maddenin uzaktan görünümü de perspektif olarak tarif edilmiştir.

Sponsor Bağlantılar

Bu yönüyle perspektif dünyayı ve evreni anlamanın, dünyaya bakışın tekniği olmuştur. Bilimsel bir olayın incelenmesi için hangi bakış açısı ile konunun incelenmesi gerektiği belirlenmelidir. Sosyal bilimlerde toplumsal olayların, değer yargılarının kavranması aşamasında konuya hangi perspektiften bakacağımız çok önemlidir. (Teolojik, ideolojik, tarihsel, v.b.)  Perspektif, felsefe için de başvurulması gereken bir tekniktir. Filozof dünyaya hangi gerçekliklerle bakacağını iyi belirlemelidir. Edebiyatçılar eserlerinde anlatacakları olayları kurgularken konularına hangi gerçeklikten bakacaklarını araştırmalıdırlar.

Perspektif, sanatın diğer dallarında da kullanılan bir tekniktir. Ressamlar üç boyutlu nesneleri iki boyutlu düz bir zemin üzerinde üç boyutlu haliyle çizebilmek için perspektifken yararlanmışlardır.   Resimdeki objelerin gerçeğine ne kadar uygun oldukları ressamın perspektifine bağlıdır. Proje çizimlerinde mimarlar perspektiften yararlanmaktadırlar.

Perspektif tekniğinin sinemaya önemli katkıları olmuştur. Kameraman görüntüleri canlı ve estetik bir biçimde seyirciye seyrettirebilmek için çekimleri bazen yakın plandan bazen uzatan, yandan, arkadan… İşlenen temanın ritmine ve duygusuna göre çeşitli perspektiflerden çekim yapılmak suretiyle eserin zevkle seyredilmesi amaçlanmaktadır.

Doğadan edindiğimiz izlenimlerimizi kendi iç dünyamızda karakter yapımız ve ruhsal değerlerimizle harmanlamak suretiyle oluşturduğumuz değer yargılarımızla perspektifimizi geliştiririz. Doğada olup biten olgular, yaratılan değerler, fikirler, düşünceler hep aynı perspektifle değerlendirilemez. Olgulara oluş biçimindeki tavırları ve verdikleri mesajlara göre farklı perspektiflerle bakılmalıdır. İnsanların değer yargıları birbirlerinden farklı olduğu için olgular birbirlerinden çok farklı perspektiflerden bakılarak incelenmelidir. Perspektif bir bakış açısıdır ama gerçeğe ulaşmanın tek yolu değildir. Gerçeğe, güzele ulaşmak için bilgiye, uzmanlığa ve yaratıcı düşünceye de ihtiyaç vardır.

Ressam resmini yaparken seçeceği perspektif tekniklerini belirlemek (Ufuk çizgisinin ayarlanması, görme noktasının tayini, paralel çizgilerin sonsuzda birleşme durumları, renk oluşumları v.b.) yarayıcı bir düşünceyi gerektirmektedir. Tasarlanan biçimlerin tuvale aktarılması ise ustalık istemektedir.

Bu nedenle doğamızdaki bütün değerleri kavramak ve oluş nedenlerini öğrenmek için perspektiflerimizi çeşitlendirirken bunları bilim ve bilimin aydınlığında oluşan hür ve yaratıcı düşünce ile harmanlamayı unutmamalıyız.