ROMANIN TANITIMI

1-Romanın Adı: 80 Günde Devr-i  Âlem  (Orijinal Adıyla: Around The World in 80 Days)
2-Romanın Yazarı: Jules Verne
3-Romanın Basıldığı Yer ve Tarihi: İstanbul – 2010 (İlk Baskı: 1873/Fransa)
4-Romanın Yayınevi: Akvaryum Yayınevi
5-Romanın Sayfa Sayısı: 80 Sayfa

Sponsor Bağlantılar

ROMANIN İÇERİK ÖZELLİKLERİ

Olayın Özeti

Phileas Fogg, kimsenin hakkında hiçbir şey bilmediği zengin ve kibar bir İngiliz beyefendisidir. Son derece düzenli bir hayat sürmesi, titiz ve dakik yaşayan biri olmasıyla ünlüdür. Sevilla Row’daki evinde oturmaktadır. Uşağı James Foster’in işine taraş suyunu 86 değil de 80 derece getirdiği için son verir. Yanına Jean Paspartu adında Fransız yeni bir uşak alır. O gün, üyesi olduğu “Londra Reform Kulübü” n de, 3 gün önce yapılan İngiltere Bankası soygunu üzerine arkadaşlarıyla tartışırken; gerçekleştirilmesi imkânsız gibi görünen bir konuda, servetini ortaya koyarak iddiaya girer. Dünyanın çevresini 80 günde dolaşacaktır, önceden hiçbir ayarlama ve planlama yapmaksızın. Bu hesaplamayı şu şekilde yapmıştır: Londra‘dan dan Süveyş‘e tren ve vapur ile 7 günde, Süveyş‘ten Bombay‘a vapur ile 13 günde, Bombay‘dan Kalküta‘ya tren ve fil sırtında 3 günde, Kalküta‘dan Hong Kong‘a vapur ile 13 günde, Hong Kong‘dan da Yokohama‘ya vapur ile 6 günde, Yokohama‘dan San Francisco‘ya vapur ile 22 günde, San Francisco’dan New York‘a tren ile 7 günde, New York‘tan Londra‘ya vapur ve tren ile 10 günde, toplamda 80 günde dünyayı dolaşacaktır.

Phileas Fogg, tek bir gecikme ya da tek bir aksilik sonucu her şeyini kaybetmesine neden olacak bu imkânsız yolculuğa yardımcısı eşliğinde koyulur. İddia sonucu giriştikleri bu yolculuk zaman zaman da heyecan dolu bir kaçışa dönüşecektir; çünkü peşlerine bir kadını yakmak isteyen insanlar düşer. Phileas Fogg ve yardımcısı bu kadınla kaçar. Ayrıca Fix adında bir polis hafiyesi de bunları takip etmektedir. Çünkü bu polis Phileas Fogg’ un İngiltere Bakasını soyduğuna inanmaktadır. Phileas Fogg’un da bu yüzden acele yolculuğa çıktığını düşünmektedir. Bombay’da ve Kalküta’da onları alıkoymayı hedefler fakat beceremez. İngiltere’ye geri döndüklerinde Fogg ‘u tutuklar ama sonra bunun yanlış olduğu ortaya çıkar. Londra’ya özel bir trenle gelirler fakat 5 dakika geç kalmışlardır. Böylelikle 80 günde bu yolculuğu bitirmiştir fakat iddiayı kazanamamıştır. Üzgün bir şekilde eve giderler. Bu arada Bay Fogg ve Bayan Auda birbirlerine olan aşklarını ilan ederler ve evlenmeyi kararlaştırırlar. Bu arada nikah için papazı çağırmaya giden Paspartu Londra’ya bir gün erken geldiklerini fark eder ve efendisine haber verir. Acele bir şekilde kulübe giderler ve tam saatinde salonda olurlar. Phileas Fogg iddiayı kazanır ve Auda ile evlenir.

Romanda Geçen Kişiler

Phileas Fogg: Kimsenin hakkında hiçbir şey bilmediği zengin ve kibar bir İngiliz beyefendisidir. Son derece düzenli bir hayat sürmesi, titiz ve dakik yaşayan biri olmasıyla ünlüdür. Görünen hiçbir işle meşgul değildir. Gününün 10 saatini evde uymak, tıraş olmak, giyinmek için harcamaktadır, diğer vakitlerini Londra Reform Kulübü’nde geçirmektedir. Öğle ve akşam yemeğini her gün kulüpte aynı saatte aynı masada yemektedir. Çok sakin bir yapıya sahiptir. Sessiz ve sakindir. Gazeteleri okur ve sessiz oynana bir çeşit iskambil kâğıdı oyunu olan Vist oynar. Çok fazla gezmediği halde dünyanın en ücra köşeleriyle ilgili bilgi sahibidir. Akılcı bir düşünceye sahiptir. Her zaman hesaplamalarına güvenir. Kulübe Barin Brothers Bank’ın tavsiyesiyle katılmıştır. Çeklerinin zamanında ödenmesi ve hesabında devamlı belli miktarda parasının olması onu kredisi yüksek insanlardan biri yapmıştır. Trende ve vapurda vakit geçirmek için bol bol iskambil oynamıştır. Girdiği iddia için çok inatçı olmuş ve parasını harcamaktan hiç geri durmamıştır.

James Foster: Phileas  Fogg’un yıllardır hizmetinde olan uşağıdır. Tıraş suyunun derecesini ayarlayamadığı için işinden kovulur.

Jean Paspartu: Phileas Fogg’un Foster’den sonraki Fransız uşağıdır. Her işi hakkıyla hallettiği için Fogg’a önerilmiştir. Aksiyonlu hayattan sıkıldığı için durgun ve sakin bir iş olan uşaklığı seçer. Yerine göre zeki ve çevik birisidir. Efendisine asla ihanet etmez. Gezi sırasında gittikleri yerleri gezmek çok hoşuna gitmiştir.

Andre Stuart: Kulüpten Fogg’un arkadaşıdır ve mühendistir. Fogg ile tartışan ve ilk iddiaya tutuşan kişidir.

Banker Jhon Sullian: Kulüpten Fogg’un arkadaşıdır.

Samuel Fallentin: Kulüpten Fogg’un arkadaşıdır.

Gauldhier Ralph: İngiltere Bankasının yönetim kurulu üyesidir.

Polis Hafiyesi Fix: Süveyş’te Philleas Fogg’un hırsız olduğu ile ilgili telgrafı çeken kişidir. Bombay’da onları tutuklatmayı hedefler fakat kraliyet emniyetinden haber gelmez. Paspartu’nun Bombay’da bilmeden bir Brahmi tapınağına ayakkabı ile girdiğini öğrenir ve Kalküta’da bunu kullanarak Fogg ve Paspartu’yu içeri attırır. Fogg 2 bin sterlin kefaret vererek oradan kurtulur. Liverpool’da Fogg’u yine tutuklar fakat asıl hırsız 3 gün önce yakalanmıştır. Bu nedenle Fogg’dan iyi bir yumruk yer ve özür diler.

General Sir Francis Cromarty: Süveyş’ten Benares’e kadar Fogg ile trende ve gemide kâğıt oynayan iyi bir adamdır. Yolculuk boyunca onlara yardımcı olur çünkü Hindistan ile ilgili Fogg’dan daha bilgilidir.

Yargıç Abadigah: Kalküta’da Fogg ve Paspartu’nun davasını gören kişidir.

Bayan Auda: Ölmüş Hint Racasının (Prens) karısıdır. Brahmi dinine göre ölen kocasıyla beraber yakılacaktır. Phileas Fogg’un kurtarılmasın karar vermiştir. Paspartu tarafından akıllıca yanmaktan kurtarılır. Başta Hong Kong da bir akrabasının yanında kalacaktır fakat akrabası Avrupa’ya taşındığı için Fogg ile birlikte İngiltere’ye gelir ve ona aşık olur. Phileas Fogg ile evlenir.

Tanrıça Kali: Brahmi dininde aşk ve ölüm tanrıçasıdır.

Romanın Geçtiği Mekanlar

Londra: Romanın başladığı ve bittiği yerdir.

Sevilla Row: Phileas Fogg’un evinin bulunduğu yerdir.

Paris: Yolculuğa çıkıldığında durulan ilk duraktır. Buradan Süveyş’e geçilmiştir.

Süveyş: 28 Ekim de durulan yerdir. Burada Bombay’a gidilecek gemiye binilir.

Mısır: 29 Ekim günü burada mola verilir.

Aden: 14 Ekim sabahı gemi limana girer ve kömür alır.

Bombay: 20 Ekim de gemi limana girer ve buradan sonrası trenle devam edilecektir. Bu sırada yerli bir bayram kutlanmaktadır. Şehrin İngiliz önetiminde olduğundan bahsedilir. Paspartu gezerken bilmeden girdiği Malembar Tapınağı’ından yaka paça dışarı atılır ve kaçar fakat ayakkabılarını geride bırakır.

Burhampur Tren İstasyonu: Bombay’dan hareket eden trenin ilk durağıdır. 21 Ekim günüdür. Paspartu burada yüklü bir miktar para vererek kendine ayakkabı alır.

Kholby Köyü: 22 Ekim günü trenin Rotha istasyonunu geçince durduğu yerdir. Çünkü
Allahabad ile buranın arasındaki demir yolu bitmemiştir. Allahabad’a kadar başka araçlarla gidilecektir. Burada General Sır Francis Cromarty tren görevlilerine kızmıştır yolun bitmediği ve bitti diye bilindiği için. Burada bir Hintliden fil satın alır ve yerli bir kılavuz tutarlar. Giderken Bayan Auda’nın yakmaya götürüldüğünü görür ve onu kurtarırlar.

Allahabad: 24 Ekim günü buraya varılır ve aynı gün trene binerler.

Benares: Sir Francis burada iner ve Fogg ile vedalaşırlar.

Kalküta: 25 Ekim günü buraya varırlar. Fix;in uğraşlarıyla polis Fogg ve Paspartu’u alıkoyar ve yargılar. Kurtulduktan sonra Rogdon gemisiyle Hong Kong yolculuğu başlar. Bu yolculuk sırasında sırasıyla Bengal Körfezi, Andama Takım Adaları, Malaka Boğazı görülür.

Singapur: Geminin kömür almak için 31 Ekim de durduğu limandır.

Hong Kong: 5 Kasım günü buraya varılır. Cartanic gemisi ile Shangay’a gitmek için bilet alınır. Gemi geceden kalkar ve Paspartu haricindekiler binemez. 6 Kasım da Tankadere adlı bir vapur kiralanır ve yola çıkarlar.

Shangay Limanı: 11 Kasım da San Francisco’ya giden gemiye binilir.

San Francisco: 6 Aralıkta buraya inilir ve aynı gün trene binilir. Oradan Omaha İstasyonu’na oradan da 9Aralık’ta Chicago’ya gelinir.

Cunard Lina Limanı: 11 Aralık’ta buraya gelirler. Liverpool’a gidecek olan Chines gemisi 45 dakika önce kalkmıştır. Henriata adlı ticaret gemisi kiralanır. 18 Aralık’ta geminin kömürü biter ve Liverpool’a 770 mil uzaktadırlar. Geminin ahşap parçalarını yakarak 21 Aralık’ta Liverpool’a varırlar.

Liverpool: Yolculuğun Londra’dan önceki son durağıdır. Fogg’un Fix tarafından tutuklandığı yerdir.

Romanda Zaman

Olayların geçtiği yıl romanda belirtilmemiştir. Olayların anlatımından ve mekânların tanıtımından romanın 1850 – 1870 civarında bir yılda geçtiği düşünülmektedir. Romandaki asıl zaman 80 gündür. Roman 80 gün içerisinde gelişen olayları anlatmaktadır. Roman da tarihler sırasıyla yolculuğun başlangıcından sonuna kadar gün ve ay olarak belirtilmiştir. Romanda asıl olay 2 Aralık Çarşamba günü başlamış ve 21 Aralık Cumartesi günü bitmiştir. Ayrıca 29 Ekim günü de İngiltere Bankasının soyulması hadisesi vardır.

Romanın Dil ve Anlatımı

Roman üçüncü kişi ağzından anlatılmıştır. Roman tarihlerin verilişi açısından olsun olayların ard arda gelişiminden olsun oldukça akıcı bir hale gelmiştir. Roman yazarın araştırmacı bir kimlikte olduğunu göstermektedir. Mekânlar gerçek özellikleriyle verilmiştir. Roman fantastik bir hava ile anlatılmıştır.

YAZARIN HAYATI

Jules Gabriel Verne 1828’de Nentes’de doğmuş, Fransız roman yazarıdır. Paris’te öğrenim yaptı. Tiyatro oyunlarıyla yazarlık hayatına başladı. Yaşadığı dönem, icatlarla, keşiflerle, büyük denizlere seferlerle dolu bir dönemdi. Bu şartlar altında Jules Verne, hayale dayanan bilimsel buluşlar üstüne kurulan romanlara yöneldi. 1863′te yayınlanan “Balonda Beş Hafta Seyahat” adlı eseriyle yeni bir çığır açmış oldu. 1905 yılında da öldü.

Jules Verne, eserlerini kaleme almadan önce, o konudaki bilim, fen ve teknik kitapları, derinlemesine okuyup deneyler yaptığı, edindiği bilgileri hayal gücüyle derinleştirdiği için, hayal ettiği şeyler, günümüzde birçok icat ve keşfin yolunu açmıştır. Verne’in romanları, eğlendirici, heyecan verici, sürükleyici olduğu kadar, okuyanlara yeni bilgiler de vermektedir.

Başlıca Eserleri

Deniz Altında Yirmi Bin Fersah, Kaptan Grant’ın Çocukları, Dünyanın Merkezine Yolculuk, Seksen Günde Dünya Gezisi, Misel Strogof, Afrika Ormanlarında, Ay’a Yolculuk, Karanlık Ülke, Esrarengiz Ada, İki Sene Mektep Tatili

Roman Üzerine Notlar: Jules Verne’nin “80 Günde Devr-i Âlem” romanında yer alan gemi şirketlerinin isimleri, ilk marka yerleştirme uygulaması olarak kabul edilmektedir. Ayrıca roman aynı ad ile 1956 yılında Michael Anderson tarafından sinemaya uyarlanmıştır. Film 5 dalda Oscar almıştır.

ROMAN HAKKINDAKİ GÖRÜŞLERİM

Eser Çocuk Edebiyatı içerisinde incelenmektedir. Romanın içerik açısından amacına tamamen uygun olduğu gözlemlenmiştir. Anlatılan hikâyenin gerçek ya da gerçeğe yakın oluşu eseri okuyucu için daha etkin kılmıştır. Akıcı bir dille yazılmış, okuyucuyu sıkmaya mahal verilmemiştir. Olay romanın başlamasıyla başlamış, okuyucuyu dünya seyahatine çıkarmıştır. Romanın bitişiyle de okuyucu seyahatten geri dönmüştür. Olaylar olurken gerçekten geziyormuş hissi vermektedir. Olayların gerçek mekânlarda geçmesi, yolculuk şekilleri ve sürelerinin gerçekçi oluşu da ayrı bir inandırıcılık katmaktadır. Bu gerçeklik ve inandırıcılık romanın öğretici bir yönü olduğunun göstergesidir. Fogg bildiği ve inandığı bir dava üzerinde inat etmiş, başına gelen sıkıntıların ve yolculuk zorluklarının onu yıldırmadığını göstermiştir. İnanılan şeyler konusunda daha gerçekçi davranılması gerektiği ve açık görüşlü olmayı vurgulamıştır. Teknolojik gelişmelerin devamlı bir ilerleme içerisinde olduğu ve durmayacağı gösterilmek istenmiştir. Eğer ki hala orta çağ zihniyetinde olup dünyanın yuvarlak oluşuna inanmayan varsa ona da bir kanıt göstermedir bu roman. Çocuk zihniyetinin böyle küçük ama büyük gerçekliğe inandırılması istenmiştir. Hala ki dünyanın yuvarlak olduğuna inanamayan kişileri çok yakınımızda gördüğümüz için bunun anlatılması yolunda Jules Verne’nin 1872 de yazdığı bu romanı gerekli görmekteyim.

Seksen günde gezilir mi?
Koca dünyanın her yeri.
Buna kurgu denilir mi?
Bugünün gerçek düşleri…