Köy yaşamından bir kare görünüm.

Bu yazımda “Bireyin gelişiminde köy yaşamı önemlidir.” diyeceğim ve köy yaşamının niçinlerini sizlere sunacağım. İlk olarak konuşmamızda gelişimi işleyelim. Gelişim çok yönlüdür. Çok yönlü olduğu kadar da karmaşık bir süreçten oluşur. Bireyin sahip olduğu bu çok yönlü ve karmaşık süreçte kendini bulması ve tanıması önemli bir aşamadır.

Sponsor Bağlantılar

İşte bu önemli evrede köy yaşamı devreye girmektedir. Kişi köy hayatında toprakla, hayvanla, doğayla ve daha insani ilişkilerle buluşarak kendi gelişiminin temel taşlarını yerine oturtmaktadır. *Bunun en basit örneği şehir hayatının gelişip köy hayatını katletmediği zamanlarda psikolog, psikiyatr gibi kavramlar çok az kullanılmakta ya da hiç kullanılmamaktaydı. Ancak ne zaman şehir hayatı gelişmeye başladı, insanları topraktan, doğadan, köyden koparıp önüne konulan bilgisayara, internete bağladı psikologlar dolup taştı. Bunun sebebi insanların bırakın gerçek hayatı tanımayı, dünyayla bile karşılaşamayıp sanal âleme tıkılmalarıdır. Böylece kişi kendini tanıyamamakta ve kendine yol gösterecek bilge kişilere psikologlara başvurmaktadır. Tamam, psikologlara başvurdunuz şehir hayatında kendinizi bireysel açıdan tanıma yolunda bir adım attınız, güzel(!) Ancak psikologun size vereceği ilk reçetesi “rutin işlerinizden biraz uzaklaşın ve doğayla baş başa kalın olacaktır. Arkadaşlar unutmayalım ki şehirleşmenin olduğu çağımızda doğayla baş başa kalacağımız yerler sadece köylerimizdir. Ve de gidecek köyleri olmayan bireyler, şehir hayatının temposundan uzaklaşmak için soluğu sağlıklı yaşam köylerinde almaktadırlar. Aynı zamanda internet ortamında oynanan çiftlik ve köy oyunları cabası. Görüyorsunuz ki köy yaşamının insan hayatında olmaması ne büyük eksikliktir ki bireyin gelişiminde köyün önemi buradan da anlaşılmaktadır.

Şimdi de bireyin kelime anlamına bakalım. Birey, toplumları oluşturan ve düşünsel, duygusal, iradeyle ilgili nitelikleri toplum içinde belirlenen insanların her biri, fert anlamına gelmektedir. Ne dedik tanımımızda “Nitelikleri toplum içerisinde belirlenen.” Günümüz şehir hayatındaki fertlerin, birbirlerini arayıp sormazken, sokakta karşılaştıkları insanların yüzlerine bile bakmayıp toplumdan(insan birliğinden) uzak dururken nitelikleri neyle belirlenecek? Tabii ki insan yapımı her türlü elektronik araçlarla, bilgisayarlarla vesaire… Böyle bir bireyden de tembellikten, bıkkınlıktan başka ne beklenebilir ki? Ama köy yaşamında böyle bir şeye yer verilmez. Sahip olduğumuz bu koca şehirlerdeki kadar telekomünikasyon gelişmemiş olmasına rağmen, köyün bir ucundakiyle diğer ucundaki arasında çok iyi bir iletişim vardır. Köyde yolda yürürken karşı karşıya geldiğin insana tebessüm etmek, selam vermek gerekir ve işleyiş budur. Bu durum da insanlar arasında gönül bağının oluşmasına, birliğin, beraberliğin sağlanmasına sebep olur.   Bu tezimizi doğrulamak adına bir örnekte bulunalım. Kurtuluş Savaşı’nın dönüm noktalarından olan Sakarya Meydan Muharebesi’nden önce Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk yasama yetkisini kullanarak Tekâlif-i Milliye Emirleri’ni yayınlamıştır ve bu emirler Anadolu’nun bağrındaki köylerde başarıyla yerine getirilmiştir. Ve de şimdi kendi kendimize bir soru soralım: “Köy hayatının bireye kazandırmış olduğu birlik, beraberlik ve dayanışma gibi unsurlar olmasaydı, o kıtlık zamanındaki bu ağır emirler yerine getirilip, Sakarya Meydan Muharebesi büyük bir başarıyla sonuçlanabilir miydi?” Umarım kendi cevabınızı kediniz verebilmişsinizdir.

Bir başka örnek günümüzde en tanınmış ve en pahalı eserlere sahip olan Van Gogh. Van Gogh ilk olarak Belçika’nın bir köyünde yaşadığı sıralarda insanı gayet coşturan, pastoral, cıvıl cıvıl ürünler sunmaktaydı. Ancak şehre göç ettikten sonra depresif, içine kapanık ürünler vermeye başlamıştır Yaşlı Adam(Old Man) adlı eserlerinde olduğu gibi. Gördüğünüz üzere şehir hayatı bireyin gelişiminde etkili olmuştur ama eksi yönde. Ve insanın gelişiminde olumsuzluğa neden olan bir unsur için “önemlidir” denilemez.

Verdiğimiz örneklerden yola çıkarak bir düşündüğümüzde bireyin gelişimindeki köy yaşamının önemi anlaşılacaktır.

MUSTAFA KAAN ACAR

Metinde geçen eserin resmi.