Cömert olmak, cömert insan, cömertlik hikaye, comert olmak, cömert doğru, doğru olmak, cömert resimleri, cömertlik, cömertlik nedir, comertlik, türkçe hikaye, hikaye resim, türkiye hikaye…

Sponsor Bağlantılar


Cömertlik dediğin böyle olur dedirten, çok güzel bir hikaye. Keşke herkes bu kadar cömert olabilse. Ders niteliğinde bir hikaye.

Hikaye Adı: Cömert Olmak Böyle Birşey

Hz. Abbas (ra) çok zengin ve çok cömertti. Cömertliği dillere destan olmuştu.
Bir gün sordular:

Ya Abbas, cömertlikte seni geçen oldu mu?

Abbas (ra) evet dedi, bir köle…

Nasıl olur ya Abbas, bir köle nasıl senden daha cömert olur?

Abbas (ra) gülümseyerek baktı ve anlatayım dedi. Bir gün medine’de hurma bahçeleri arasında dolaşıyordum. Bir köle yol kenarındaki hurma bahçesinde çalışıyordu. Bir süre onun çalışmasını izledim.. Öğle vaktiydi Köle çalışmasını bırakıp ekmek çıkınını açtı. Yemek yiyecekti, bu bir somun ekmekten ibaretti. Tam ekmeği ısıracakken açlıktan perişan hale gelmiş bir köpek belirdi. Çaresiz bir şekilde kölenin elindeki ekmeğe bakıp kuyruk sallıyor ve acıklı sesler çıkararak ekmeği istiyordu. Belli ki çok açtı.

Köle bir ekmeğe baktı, bir köpeğe ve tuttu ekmeğin yarısını köpeğe attı. Köpek havada kaptığı ekmeği adeta çiğnemeden yuttu ve gene dikildi kölenin karşısına. Köle hiç tereddüt etmeden kalan ekmeği de köpeğe verdi. Sonra halinden memnun yüzünde tatlı bir tebessümle çalışmaya koyuldu.

Bu hal bana çok tesir etmişti. O zamana kadar benim farkımda olmayan kölenin yanına
gittim ve selam verdim, selamımı aldı ve gülümseyerek buyurun dedi. Bir şey mi vardı?

Biraz evvel yaşananları hatırlattım kendisine. Gülümseyerek biraz mahçup ne yapayım baktım hayvan benden aç bende ekmeğimi ona verdim dedi.

Peki dedim, senin yiyecek başka bir şeyin var mı?

Yok dedi.

Bu bahçenin sahibi kim dedim, bir isim söyledi. Tanıyordum, gittim bahçe sahibini buldum. Selam verip yanına oturdum. Hoşbeşten sonra konuyu bahçesine getirdim..

Bahçeyi satar mısın dedim, satarım dedi.

Köleyi de isterim dedim ona da peki dedi.

Kölenin ve bahçenin fiyatında anlaştık. Parayı verip bahçenin yolunu tuttum. Kölenin yanına gittim. Durumu anlattım ve seni azad ediyorum ve bu bahçeyi de sana hediye ediyorum dedim. Köle çok sevindi ve bana hayır dualar etti ve cömertliğimi övdü. Ona hayır dedim, sen benden daha cömertsin çünkü ben sana malımın çok küçük bir kısmını verdim.sen ise sana ait olan malının hepsini o köpeğe verdin. Sen benden daha cömertsin ve Allah sana bu cömertliğine mükafat olarak hem özgürlüğünü hem bu bahçeyi verdi beni aracı olarak
kullandı dedim.

İşte dostlar o köle benden daha cömertti, diye sözlerini bitirdi Hz. Abbas (ra)..

Bu kıssa’dan alınacak hisse çok elbette..

Biri şu ki; yapılan iyilikler mutlaka bize katlanarak geri döner, tabi
kötülükler de.

Bir de cömertlik bizzat, Rahmanurrahim olan Rabbimiz tarafından ödüllendirilir hem de bire bin. Evet, yanlış duymadınız (veya okumadınız) kesinlikle bire bin.. Bana mallarınızı ödünç verin diyor Rabbimiz. Tevazu gösterip zaten kendisinin olan malları, yine kendisinin olan
kullarından “ödünç” istiyor. Karşılığında cennet var diyor. Hem bu dünyada verdiklerinin
karşılığını bire bin alacaksın, hem ebedi alemde cennet gibi bir ücret veriliyor.

Ey, verecek bir şeyleri olanlar.. Verilmez mi ?

Yok demeyin.

Bir köle’nin verecek bir şeyleri varsa sizin mutlaka vardır…