El, Elden Üstündür atasözünün anlamı, açıklaması nedir?

Hayatta her insana bir bazen de birden fazla yetenek verilmiştir. Fakat bir yetenek sadece bir insana verilmemiştir. Ne kadar çok bilirseniz bilin sizden daha çok bilen ya da o konuda daha doğru fikirleri olan birileri olabilir.
Bugün en büyük başarılara sahip insanları o konudaki başarının tek sahibi oldukları için değil İLKi oldukları için konuşur, takdir ederiz. Ama kendilerinden sonra onun daha iyisini yapan hep olmuştur. Çok bilmek daha çok şey öğrenmek gerektiğini bilmekten ibarettir. Mesela Sokrates “Bildiğim tek şey hiçbir şey bilmediğim” der. İmam-ı Azam Hz. ise “Bilmediklerimi ayaklarımın altına alsam başım arşa değer” diyerek üstünlüğünü bir kenara bırakıp ondan da üstün olanların çıkacaklarını anlatmış olur bize.

Sponsor Bağlantılar

Bütün bu söylediklerimizden anlaşılacağı üzere, insanlar ben yapamam demeden başarmak için çalışmalı ve fakat unutmamalı ki, her zaman daha iyisini yapacak biri çıkabilir.

O zaman doğru olan başka insanların da fikirlerine değer vermektir…
(Rukiye Semra)

İnsanlar eşit doğarlar. Allah herkese de akıl vermiştir. Bunun yanında mantık ve düşünce de. Kimisi hep öğrenmeye açtır. Kendine yarayacak her güzelliği beynine yerleştirmek ister. Bilir mükemmel insan olmanın zor olduğu ve bunun için de hep çabalar. Kimisi de aklını olgun bir meyve gibi görür. Artık dalından kopmuştur ve en iyidir. Oysa yeni bir bilgi işlemedikçe o olgun beyin çürümeye an be an adaydır. İnsan, hiç bir zaman oldum dememelidir. Çünkü kendinden başkaları da vardır şu hayatta. Kibir, gurur, bencillik, benmerkezcilik insanı ham ve yalnız bırakır. Ben her şeye yeterim, her şeyi bilirim, her şeyi en iyi ben yaparım diyen insanlar hep yanılmıştır. Başkalarının beynine, eline ve gücüne bir gün ihtiyacımız olabilir. El uzatmadığımız anda kaybedebiliriz. Bükemediğin bileği öpeceksin derler atalar. Güçlü bileklerimiz olması için uğraşacağız. Büküldüğü zaman neden böyle oldu demeyeceğiz. Yerimizde sayarsak kendimizden üstün ellere sadece bakmak ve onları alkışlamakla yetiniriz. Onları tebrik etmek için el uzatmakla işe başlayabiliriz. Gerisi mutlaka gelir. Yeter ki “El Elden Üstündür” sözünü unutmayalım.
(Aysel Aksümer)