Dipsiz bir kuyuda ellerine dokunabilmeyi istemek gibiydi seni sevmek… Bomboş, çaresiz, bir umut beklemek… Olmayacağını bile bile istemek,”sadece o” demek soranlara… “Sadece o” deyip susmak, kelimelerle anlatamamak seni…
Oysa ben sadece seni hayal ederdim. Sadece senin yanında olmak, sadece seninle gülebilmek, en berbat halimle sadece senin yanında gözyaşlarına boğulmak… Tüm ilklerim sen ol isterdim…

Sponsor Bağlantılar

Mesela; en dolu kahkahalarımı seninle atmalı, hıçkıra hıçkıra ilk kez seninle ağlamalıydım. İlk balığımı seninle tutmalıydım, balığı oltadan çıkarırken beraber gülüşmeliydik… Biraz kahkaha, biraz aşk! Gülhane’ye ilk kez seninle gitmeli, minik köprüde ilk kez seninle fotoğraf çektirmeliydim. Emirga’nın muhteşem sokaklarında ilk kez seninle el ele olmalıydım, Emirgan da ki ilk pikniğim seninle olmalıydı, ilk kez seninle kaybolmalıydım upuzun göğe uzanan ağaçların arasında… Evine gitmeye çekindiğim ama bir o kadar da istediğim, sen olmalıydın…

Mesela; denizin temiz havasını ilk kez seninle içime çekmeliydim. Vapurdan düşmekten korktuğumda elimi tutup bana güven veren sen olmalıydın… Sabah günün ilk ışıklarıyla uyandığımda yanımda seni görmeliydim. İlk kez sana kocaman sarılmalıydım, ilk…

Seninle kurduğum hayallerin hiç birini gerçekleştiremedim. Çok sevdiğini düşünürken, kalbinin başkasında olduğunu öğrendim.

En sevdiğim ol isterken… Sen benim ilk pişmanlığım, İLK KEŞKEM!

Ama sen hiç benimle olmadın ki… Ya aklın başka yerdeydi ya da yüreğin… İnsanın sevdiği birini son kez görmesinden daha kötü olan tek şey; onu son kez gördüğünü biliyor olmasıymış… Bana hiç beklemediğim anda, gözlerimde mutluluk gözyaşlarıyla, bir anda kulağıma eğilip “Hoşça kal” dediğinde anladım…