Hani bazen diyorum ya, konuşacağım; içimi dökeceğim tamamiyle, her şeyi bir bir anlatacağım. Ancak pek inanmıyorsun bana, boşver deyip geçiştiriyorsun. Ya belki ya da hayal diyorsun… Ama bu kez gerçekten konuşacağım. Sözcüklerimin arasına ne bir virgül ne de soru işaretleri koyacağım. Özellikle noktayı aklımın ucundan bile geçirmeyeceğim. Hatta istersen sözcüklerimi kağıda dökeceğim.
Sana kendimi, doğayı, yaşamı ve ölümü, kelebeğin bir günlük ömrünü, kardelenin güneşe özlemini anlatayım. Güzel ile çirkinden bahsedeyim. İstersen seni de yazayım. Pek zor olmayacak seni yazmak biliyorsun: İki göz, iki kulak, bir burun ve bir ağız. Başka neyin var ki? Yok yok en iyisi seni sana bakarak yazacağım.

Sponsor Bağlantılar

Önce kendimi anlatayım, elimdeki yara bere izlerini, soğuktan donmuş kırmızı burnumu, sıskalığımı ve de vurdumduymazlığımı anlatayım. Gözlerimin eksik olmayan nemini, duygusallığımı anlatayım.

Doğayı anlatayım, maviliğini, kızıllığını, toprağını ve denizlerini… Yeşil güzelliklerini, denizin martısını, ordan oraya göç eden göçmen kuşlarını anlatayım. Ağacın kuru yapraklarını, dalların birden çiçek açışını, yeşermesini, taze bahar kokusunu, sessizliğini, gürültüsünü, heyecanını ve de durgunluğunu anlatayım.

Yaşam ile ölümü anlatayım. Yaşamın tazeliğini, ölümün rengini, ikisinin arasındaki siyah ile beyazın tonlarını anlatayım. Karanlığını, aydınlığını yani yaşamın dönemlerini, ölümün geldiği anı hatırlatayım. Sevinçlerini acılarını anlatayım.

Kelebeğin ömrünü anlatayım. Bir güne neler sığdırdığını, eşsiz güzelliğini, şeffaflığını, konduğu yeri incitmeyişini anlatayım. Çiçekler arasındaki büyüleyici dansından bahsedeyim.

Kardeleni anlatayım. Karın altındaki sessiz iç çekişlerini, sessiz çığlıklarını, hüznünü anlatayım. Hayalini; sevdiği güneşini görünce sevincini ve sevinç içerisinde ölüşünü, toprağa gömülüşünü anlatayım.

Son olarak güzel ile çirkini anlatayım. Ne bir eksik ne bir fazla olduğunu; ikisinin de dünyada aynı miktarda oluşunu anlatayım. Güzeli çirkin bulanı, çirkini güzel bulanı anlatayım.

Bana inanmadığın halde birçok şey anlattım. Belki iyi belki kötü yazdım. Ama yazdım. Ancak verdiğim sözde duramadım. Hiç duraksamadan konuşacağımı söylemiştim. Ancak öyle olmadı. Birçok nokta ve virgül, bir tane de soru işareti kullandım.