Güzel ülkemde yine beklenen oldu ve siyasetçi kendini kurtardı. Kendisinin çözüm için her şeyi yaptığına halkı ikna etti ve Yaprak Dökümü’nde olacakları hayatının merkezine koymuş kitap okumaz halk da yargının en büyük eğitim düşmanı olduğuna karar verdi. Her şey oldu da bitti. Bir eğitim sorununun çözümü daha ertelendi.

Sponsor Bağlantılar

Bay erteleyici bunu iyi yapar: Fincancı katırlarını ürkütmemeyi… Bu ülkede bir konuyu istismar ederek zamanı gelince kullanmayı düşünüyorsan yapacağın şey basittir: Yargıya topu at ve işine gelmeyen bir kararda yargıyı suçla. Nasılsa kamplaşmaya alışmış dizikolik vatandaş sana inanacaktır.

Düşünebiliyor musunuz? Bir ülkede YÖK’e herkes muhalefetteyken düşman. Sıcacık iktidar koltuklarına oturunca bu güzelim kurum en kullanışlı iktidar aracı oluyor ve en büyük torpiller bu kurumla yapılıyor. YÖK’ü kaldırmakla işe başlayacağına onu ele geçirip kullanmayı düşünen bir şark kafası. İşte muhteşem bir kurnazlık örneği. Kutlarım… Sanki her türlü eğitim probleminin çözümü için çaba harcandı, her şey yapıldı ve şimdi son noktada yargı çözümü engelledi. Bir şarkıda ne diyordu? Kandıramazsın beni…

Bir eğitimci olarak İHL ve din eğitimi tartışmaları, meslek liseleri, üç bin kişilik kışla okullar, ikili öğretim denen Türk mucizesi!, Türk usulü sınav! denen at yarışları, bölünüp yönetilmeye çalışılan eğitim camiası, torpilci atama şekli vb. konularda ne yapıldığını merak ediyorum. Bir adam da çıksın ve ‘Ben ikili öğretimi kaldıracağım. ’desin artık.’ İHL sadece meslek lisesidir ama din eğitimi de en temel haktır. ’desin mesela.’Bu kalabalık okulları bin kişilik okullara dönüştürmek lazımdır ve okul bahçelerini özgürleştirmeliyiz.’demeyi bilsin. En torpilci adamı eğitim camiasının başına koyup dünyaya torpil örnekleri verdirmesin…

O yargı katsayı konusunda hata yaptı ama sizin torpille yaptığınız atamaları da teker teker iptal ederek hatalarınızı temizliyor. Ne kadar teşekkür etseniz azdır…