Lise öğrencisiydim o zamanlar. Hergün başka bir kıza aşıktım. Nedense hep aşık olduğumu hissediyordum. Bir sabah uyandığımda, hayatımın en acı gününe ilk adımı atacağımı bilmiyordum.
Her sabah nasıl uyanırsam öyle uyandım, kapıdan nasıl çıkıyorsam öyle çıktım. Kapıdan çıktıktan sonra ise hayatım değişti. Sokakta yürüyen ve yavaş yavaş yaklaşan güzel bir kız gördüm. Sokağa çıktım bende, birbirimizin yanından geçişimiz filmlerdeki kadar etkiliydi. Sarı saçları, mavi gözleri uzaktan bile seçilebiliyordu. Her filmde olur ya, yan yana geçtikten sonra geri dönüp bakmalar. Normalde kolay kolay hiçbir kız için arkamı dönmezdim. Ancak bu kızı merak ettim. İlk defa görüyordum, hem de sabahın o saatinde. İçimden bir ses arkanı dönüp bak dedi, geç olsada dönüp bakmaya karar verdim. Arkama baktığımda bu dünyalar güzeli kızın bizim evin bahçesine girdiğini gördüm. Daha da ilgincini de yaşadım. Ben ona bakarken, o da dönmüş bana bakıyordu. Heyecanımı saklamak istercesine hemen önüme döndüm ama aklım o kızda kalmıştı. Bir daha dönüp bakamadım geriye. Çocukca bir duygu işte, utandım.
Bütün günüm onu düşünmekle geçti. O güne dair ondan başka hiçbir şey düşünmüyordum. Kimdi o güzel kız, neden bizim sokaktaydı, hatta bizim evde ne işi vardı? Tüm gün bu soruları cevaplamaya çalıştım. Kız kardeşimin yaşlarındaydı, kız kardeşimin okul arkadaşıdır diye düşündüm. Peki niye daha önceden görmedim? Yeni taşınmıştır bizim mahalleye beklide… Sorular, cevaplar hep birbirini kovaladı.
Aradan henüz birkaç gün geçmişti ki, bu sefer aynı kız bizim evin içindeydi. Kız kardeşimin sınıf arkadaşıymış. Yakın bir çevreye taşınmışlardı sanırım. Hafta sonu kardeşimin yanına gelmişti. Onu görünce sevindim, kaçamak bakışlarım oldu ama belli etmemeye çalıştım. İlk günlerde konuşma bile konuşmadık.
Sonraki günlerde beni daha da sevindiren gelişmeler oldu. Bizim bir arka sokağa taşınmışlardı. Neredeyse her sabah karşılaşıyorduk artık. Gün içinde de bizim eve sık sık uğruyordu. Yavaş yavaş konuşmaya da başlamıştık. Bizim karşı evde bir daire boşalınca, bir arka sokaktan tam karşımızdaki eve taşındılar. İlk gün onu görebilirmiyim diye düşünürken, artık hergün görüyor, hergün onuna zaman geçiriyordum.
Zaman hızla geçiyor, günler, aylar hatta yıllar geçiyordu ama ben bir türlü ona sevdiğimi hala söyleyememiştim. Kız kardeşime yanlış bir örnek olmak istemiyordum, hem kabul etmemesinden de korkuyordum.
Onunla inanılmaz güzel zaman geçiriyordum. Hergün bizim evdeydi. Gözlerine dalıp uzaklaşıyor, kokusunu duyuyor, yakınlaştığını hissediyordum. Her geldiğinde beni şaşırtmayı başarıyordu. En çok etkilendiğim konu ise sabahları hiç kapıyı çalmadan, aniden odama girmesi ve uyandırıp kahvaltıya çağırmasıydı. Ben kendi evimde bir odadan başka odaya geçerken kapıyı çalarken, komşu kızı kapıyı çalmadan, damdan düşer gibi odama dalıyordu 🙂 Ne yalan söyleyeyim çok hoşuma gidiyordu onun sesiyle uyanmak, uyanınca ilk onu görmek, yatağıma oturması ve beni dokundurarak uyandırması… Kaçamak bakışlar, kaçamak dokunuşlar, kaçamak gülüşler aramızdan hiç eksik olmuyordu. Kapılmıştım onun rüzgarına, nereye sürüklerse oraya gidiyordum artık.
Gülüşü bir başkaydı, konuşması bir başka… Bana her şeyi başka geliyordu zaten, her şeyi bam başka. Onunla aynı evi paylaşıyor gibiydik. Güzel bir kızla bu kadar çok zaman geçirip, insanın ondan etkilenmemesi mümkün değildi. Zaman geçiyor, duygularım ısınmayı, kaynamayı geçmiş artık buhar olup uçuyordu. Elbet söylemeliydim onu sevdiğimi. Beklemenin, daha çok mutlu olmayı ertelemenin bir anlamı yoktu ki… Hem onunda beni sevdiğine dair belirtiler hissediyordum. Bakışları, her fırsatta bana dokunması, odama aniden girmesi, karşımda her zaman rahat davranması, sözleri…
Yeter artık demeye başladım. Hem seviyorsun hem söyleyemiyorsun. Aradan üç yıldan fazla zaman geçmiş. Yuh artık daha ne bekliyorsun! Söyle sevdiğini olacaksa olsun artık. Duygularınız karşılıklıysa dünyanın en mutlu çifti siz olacaksınız…
Bu düşünceler beynimdeyken, karşıt görüşlerinde çıkması çok normaldi… Onunla çok iyi zaman geçiriyorsun, her gün sizde, zaten sevgili gibisiniz, gülüyorsunuz eğleniyorsunuz, seni uyandırıyor ister misin her şey bitsin. İster misin bir daha size gelmesin. Onu tamamen kaybetmeyi göze alabilir misin? Bu kadar mutlulukla yetinemez misin?
Lanet olsun yetinemedim. Her olumsuzluğa karşıt bir görüş üretti beynim. Aşk varsa akıl yok demektir. Aklımla değil, kalbimle hareket etmeye başladım.
Ona, onu sevdiğimi söylemek için bir fırsat yakaladım. Kitabı bizdeydi, ders mi yapıyordu, ne yapıyordu hatırlamıyorum. Kitabının bir sayfasına “Seni seviyorum” yazdım. Üç dört yıldır beraberdik, ben ilk kez seni seviyorum diyordum ona. Orasını da tam hatırlamıyorum ama bir şekilde kitabın o sayfasına bakmasını sağlamıştım. Ondan gelecek cevabı beklerken kalp atışlarımı kulaklarımla duyabiliyordum sanki. Yine kapıyı çalmadan girdi odama. Yatağıma oturdu. Gülerek “benimle niye dalga geçiyorsun!” dedi. Ben heyecandan ölüyordum zaten, sanki onun ne dediğini duyuyorum… Bir şeyler söyledi, ben kekeledim. Gerçi ilk kez kekelemiyordum. Onun karşısında hiç düzgün konuşamazdım ki ben onunlayken. Doğru düzgün cümle kuramaz, kelimeleri birbirine karıştırırır, sakarlıklar yapar, çok heycanlanıp kekelerdim. O tatlı heyecanları mumla arıyorum şuan. Neyse konumuza dönelim. O ne söyledi bilmiyorum tam ama ben heycandan konuşamadım geçiştirdim. Sanki o da uzatmak istemedi. Kalktı yatağımdan ve içeri gitti.
Artık ona daha farklı baktığımı biliyordu. Belkide bunu çok öncesinden biliyordu. Ama artık kesin olarak biliyordu 🙂 Bakışlarımız farklılaştı. Konuşmamız farklılaştı. Bize gelip gitmesinde pek bir değişiklik olmadı. Yine hergün bizde sayılırdı. Ardından nefret ettiğim bir icatla tanıştık. Benim cep telefonum vardı, hemde biraz zorunlu bir cep telefonu. Ben çok fazla kullanma meraklısı değildim. Artık onunda bir cep telefonu vardı. Akşam akşam cep telefonum çaldı. Bilmediğim bir numara. Ardından bir daha çaldı. Ardından yine çaldı. Beni ara diyordu heralde. İyi dedim arayalım bakalım kimmiş, ne istiyormuş! Aradım o tatlı sesi duydum: “ben …..” Arayan oydu, cep telefonu almış. Benim numaramı da öğrenmesi zor değil heralde. Artık bende de onun numarası vardı…
Aşığım ona. Deliler gibi aşığım. Söylemem gerekiyor onu sevdiğimi. Telefon bana bakıyor artık, ben telefona. Bir kere söyledin ne değişti ki… Bir daha söyle ne kaybedersin! Anlasın artık seni, duygularını oda hissetsin. İlk söylediğinde alaya alması, evet de diyebilir, hayır da diyebilir anlamındadır heralde. Hem sen akıllısın, ikna yeteneğinde yüksek. Birlikte o kadar zaman geçirdiniz. Söyle gitsin. Rahatlaman için bu şart. Gecenin bir yarısında aldım telefonu elime içimi dökmeye başladım. Her cümleyi en az on defa düşündüm, yazdığımı tekrar tekrar okudum. Tamam olduğunu düşününce sıra
“gönder”e basmaya gelmişti. Nefesimi tutarak “Gönder” dedim…
Mesajı yolladıktan sonra ne kadar süre nefessiz kaldım bilmiyorum ama mesajı yollamış olmanın verdiği bir rahatlık vardı içimde. Bunun yanında, bekleyiş, red edilme korkusu, arzu, istek, üzüntü, sevinç… Tüm duygular birbirine mi giriyor ne! Heyecanlı dakikalar başlamıştı benim için artık. Telefonu atmıştım bir kenara ama gözüm, kulağım telefondaydı. Bekliyordum ama mesaj gelmiyordu. Okumamıştır diyorum, okumuştur ama düşünüyordur diyorum, okumuştur ama bunu istemiyor da olabilir. Aklınıza o an her türlü ihtimal geliyor. Dayanamadım ve telefonu alıp tekrar mesaj yazmaya başladım: “Cevap vermeyecek misin?” Cevabı olumlu olacak olsaydı, cevap vermesi bu kadar uzun sürmezdi sanırım. Her geçen dakika umutlarımı kaybediyordum. Sevmiyorsa neden o kadar sıcak davranıyordu ki bana!
Bakışı, gülüşü, gözleri, sesi, dudakları, hareketleri, vurdumduymaz oluşu her şeyine hayrandım. Bütün hayallerim ondan ibaretti. Hayallerime kavuşmakta vardı işin içinde, hayallerimle vedalaşmakta… Bir cevap ver be güzelim… Bir güzel söz söyle… Aşkım de, Seni Seviyorum de, hiç değilse düşüneyim de… Beklemek en kötüsü canım.
Bekleyemedim, bir mesaj daha attım ve cevap vermesini istedim. Bir mesaj geldi en sonunda. Ondan mıydı acaba? Evet, cevap vermişti en sonunda: “Sen iyi birisin ama ben o gözle bakmadım hiç sana.” Ne demekti bu! Hayır mı, belki mi, evet mi? Anlamam ki kızım ben sizin kurduğunuz cümlelerden. Benim için ya evet vardır ya da hayır.
Sordum tekrar, evet mi hayır mı? Her şeyi bitirmek, üzüntümle yalnız kalmak istercesine bir havam vardı. Kalbim kırılmıştı, üzülmüştüm. Sonuçta evet demediği kesindi. Peki o bakışlarının anlamı neydi? O dokunuşlar ne içindi? Yalan mıydı her şey?…
Yalanmış meğer. İnsanın gözü kör olmasın. Ona aşık olduktan sonra hayata bakışım değişmişti. Başka hiçbir kızı gözüm görmüyordu. Her yerde o vardı ve beni izliyordu sanki. Bende aşkımıza sadık kalıyor başımı kaldırıp başka bir kıza bakmıyordum.
Aldığım cevap kesin değildi belki ama evet olmadığı kesindi. Aşk acısı çekmekte varmış demek ki… Olsun dedim içimden, ne olursa olsun. Seveceğim, aşkıyla yanıp kül olacağım ama ne sevgimden vazgeçeceğim, ne de bu sevgiye ihanet edeceğim…
Aradan günler geçmeye başladı. Artık bize hergün gelmek yerine haftada bir, iki gün gelmeye başlamıştı. Korktuğum başıma gelmişti. Ben onu görmeden nasıl yaşardım. Onu görmemeye nasıl dayanırdım. Her şeyden vazgeçebilirdim. Sevdiğimi ona söylemedim saysın, ona mesaj atmadım saysın. Her şeyi unutalım. Hiçbir şey olmamış gibi, eskisi gibi devam edelim. Olmaz mı? Olmuyordu işte. Sen ona başka gözle bakarken ve o da buna cevap vermek istemezken olmuyordu.
Ben aşk acısı çekerken, günler, aylar geçmeye başladı. Hiçbir şey kesinlikle eskisi gibi değildi. Karşımızdaki evde oturuyordu ama onu göremiyordum. Telefon numarası vardı yalnızca. Mesaj yazabiliyordum o kadar. Ona ne zaman yaklaşsam benden kaçıyordu. Olmayacaktı bu şekilde. Uzunca bir zaman çektikten sonra bu acıyı tamam dedim. Dünyada sadece o mu var? Neden göz göre göre acı çekeyim? Mutluluk sadece onda mı?
Ondan uzaklaşmaya ve unutmaya karar verdim. Unutmak mümkün değildi ama uzaklaşmak, belki de başkasına aşık olabilmek mümkündü. Kaçan kovalanır ya. Ben uzaklaştıkça o yaklaşmaya başladı. Tekrar uzaklaştım yine yaklaştı. İçimdeki ateşin sönmesine bir türlü izin vermiyordu. Kontrol altına almak istediğim bütün duygularım, onun tek bir sözüyle allak bullak oluyordu.
Yaklaşıyorum kaçıyorsun, uzaklaşıyorum geliyorsun, söylesene benden ne istiyorsun??? Bu sorunun cevabını aradım durdum. Ona her dönüşüm daha büyük bir bağlılıktı. Mesaj atarken canım diyordum bir şey demiyordu. İçimden gelen, ona karşı olan her duyguyu onunla paylaşıyordum. Cevapsız bırakıyordu ama hiç değilse dinliyordu. Bu da bir şey sayılırdı. Bir süre daha karşılıksız devam aşk, her defasında olduğu gibi yine ondan cevap istemeye geliyor ve tıkanıyordu.
Evet de artık. Yıllar geçti, gözüm senden başkasını görmüyor. Benim sana olan sevgimin onda birini göster bana yeter. Hatta vazgeçtim yüzde biri hatta binde biri bile yeter. Sana olan sevgim bu kadar fazla. Beni mutlu etmen bu kadar basit. Yalanda olsa söyle, bir kere beni sevdiğini söyle. Ne olur, yalvarırım söyle. Çok mutsuzum, çok acı çekiyorum. Senden uzaklaşmaya çalışıyorum izin vermiyorsun, sana yaklaşmaya çalışınca kaçıyorsun. Ne istiyorsun benden?
Aramızda canımlı, cicimli mesajlaşmalar geçiyor, beni sevdiğini düşünmeye başlıyordum. Sonra cesaretimi toplayıp net bir cevap vermesini istediğimde, yine cevapsız bırakılıyordum. Çok iyi hatırlıyorum o anlardan birini. Elime telefonu almış cevap vermesini istiyordum. Yeter bende insanım. Seviyorsan seviyorum de. Sevmiyorsan söyle de unutmaya çalışayım, acı çekmeyeyim. Yazıyorum mesaj yolluyorum cevap yok. Tekrar yazıyorum, yine cevap yok. Akşam başlayıp sabaha kadar mesaj yazdım. Belkide yüz tane mesaj yolladım. Gelen cevap sayısı sıfır…
Olmayacaktı böyle. Oynuyordu benimle resmen. Ne yaparsan yap sevmeyeceğim artık seni dedim. Telefon numaramı değiştirdim. Bir süre görüşmedik. Her yıkılış yeni bir dirilişin başlangıcıdır ya, dirilmeye çalışıyordum bende. Onu unutmak için her şeyi yapıyordum ama bu ne kadar mümkündü ki! Her sabah uyandığımda perdeyi açtığımda karşımda onların evi. Her sabah o acıyı çekmek, güne o şekilde başlamak ne demektir bilir misiniz? Perdeyi açmaya korkar oldum zamanla. Hadi perdeyi açmadık diyelim, kapıyı da mı açmayacağım! Olmuyor işte olmuyor. Ya ben gideyim, ya sen git.
Günlerden bir gün, balkondayım. Komşunun kızı ve kardeşim var yanımda. Derken o da balkona çıktı annesiyle birlikte. Bakmıyordum ona, istemiyordum artık. Uzaklaşmalıydım ondan. Umursamazca davrandım, komşunun kızıyla şakalaştım, güldüm geçtim. Akşam oldu mesaj geldi. Nerden bulmuştu telefon numaramı? Niye bırakmıyorsun benim yakamı? Daha ne kadar yanmam gerekiyor?…
Mesajında balkonda beni komşu kızıyla gülerken gördüğü için kıskandığını yazıyordu. Onu severken, neden başka bir kızla ilgilendiğimi soruyordu. Onu seviyorsan öyle olsun dedi… Bu mesaj onun bana karşı bir şeyler hissettiğini gösteriyordu. Ben saf oğlan tabi. Aldandım, yine düştüm tuzağına. Sönmüş bir volkanı yine patlatmayı başarmıştı işte. Yine sabaha kadar uykusuz kaldım, onlarca mesaj attım. Ona olan aşkımı gösteren her şeyden bahsettim. Bir cevap ver be güzelim. Madem cevap vermeyeceksin neden mesaj yazıyorsun? Ama cevap vermemişti her zaman ki gibi. Uykusuz kalan, acı çeken yine ben olmuştum.
Annesi ona attığım mesajları görmüş. Benim anneme gelip sitem etmiş. Ben oğlunuzu tanırım, çok severim ama kızım rahatsız oluyor, bir daha kızımı rahatsız etmesin demiş. Bunları öğrendiğimde susmayı tercih ettim. Ah be güzelim demek rahatsız da ediyordum seni!
O gün geçmek bitmiyordu. Üzgündüm, tuzağına düşmüştüm. Annesi derin bir yaraya tuz basmaya gelmişti. Daha kötü ne olabilirdi ki! Daha kötüsü de varmış. O günün akşamı kız kardeşim olayı öğrendiğinde, o bile bana nasihat vermek için odama gelmişti. Abi dedi, o kızın çıktığı bilmem şuradan bir erkek var zaten. Uzun zamandan beri onunla çıkıyor diye biliyorum. Hem yapmaması
gereken şeyler de yapmışlar diye biliyorum. O seni sevmiyor. O her erkeğin ona sevdiğini söylemesini istiyor. Bundan zevk alıyor. Derste akadaşlarına “….. abisi bakın bana ne mesaj atmış” diye senin ona gönderdiğin mesajları arkadaşlarına gösterip alay ediyor. Senin üzülmemen için bugüne kadar söylemedim bunları sana ama artık bilmen gerekiyor.
Kardeşimin her sözü, kalbime saplanan bir hançer gibiydi. O sözleri duyunca ne kadar acı çektim, ne kadar üzüldüm bir Allah biliyor. Üzerinden yıllar geçmesine rağmen, şu satırları yazarken bile kalbimde o depremin artçı sarsıntılarını hissediyorum. Gözlerim doluyor, duygusallaşıyorum. Allah’ım bu acıyı çekecek ne günah işledim ben! Hangi günah bu kadar büyük bir acının karşılığı olabilir ki! Kalbim, ahhh kalbim. O gece bitermi artık! Kapıyı kapattım gözlerim bir yandan ağlıyor, kalbim bir yandan. Üzüldükçe daha çok üzülüyorum. Kalbimi söküp atsam bu kadar acı çekmem. Ölüm geliyor aklıma. Allah’ım intihar etmek neden günah! Böyle bir acıyı ölümden başka ne dindirebilir. Bütün yollarım kapanmış, gece boyunca ağladım, ağladım, ağladım…
Siz hiç duygusuz bir insan gördünüz mü? Duyguları olmayan bir insan gördünüz mü? O gece beni görmeniz gerekirdi. O ağladım, kalbim o kadar acı çekti ki… Gecenin bir yarısında gözyaşlarım aniden durdu. Hiçbir şey hissetmiyordum. Kalbimmm, ah kalbim sana ne oldu peki! Kalbimde hiçbir acı hissetmiyorum artık. Ne sevinç, ne üzüntü, ne kızgınlık… Yok, duygularım yok artık. Hiçbir şey hissetmiyorum. Ne ağlayabiliyorum, ne de kalbimde bir şey hissediyorum. Acı çekmenin bir sınırı mı var Allah’ım. İnsan kalbi belli bir sınıra kadar dayanıp, zirveye ulaştığında kendini sıfırdan mı başlatıyor! Acı çekmenin bir sınırı varsa eğer, o gün o sınıra ulaştığıma eminim.
O gün bir söz verdim kalbime: “Bundan sonra sana böyle bir acı yaşatmayacağım kalbim.” 6 yıl geçti o günün üzerinden. 6 yılda çektiğim bütün acıları, bütün üzüntüleri toplasam yine de bir o gün etmez. Acıyla savaşmayı öğrendim. Aşık olmamayı öğrendim. Hangi kıza ilgi duysam o gün geldi aklıma uzak durdum. “Seni Seviyorum” demekten hep kaçındım. O gün lanet ettim aşka. Hiçbir şeye lanet etmeyen ben, ilk defa lanet okuyordum bir şeye.
Lanet olsun böyle aşka, lanet olsun böyle sevgiye, lanet olsun…
Ah kalbim söz verdim sana. Acı çekmeni istemiyorum artık. Hangi doktor o gün çektiğin acıyı tarif edebilir sana! Kim öyle bir acıya karşı koyabilir! Anla beni kalbim, söz dinle kalbim, bir daha aşık olma kalbim.
Kalbim, ya senden vazgeçeceğim ya da aşktan. Senin için aşktan vazgeçmeyi göze aldım. Sende benim için aşık olmaktan vazgeçebilecek misin?…
Taaaa 2009 da yazilmis bir yazi bense 2017 nin sonlarinda okuyup agliyorum gecmiyor iste bu lanet ask acisi kalp agrisi yillar geciyor bu gecmiyor kimseninde umrunda olmuyor..
of okudum bende de aynı şey aşk acısı çok kötü bir şey
Bende birini sevdim ama ona söyleyemedim çünkü belki de o bana bir kardeş gibi bakıyor belki de benim hiç farkımda değil işte bu çok ama çok zor. Bide şimdi evli ben onsuz ne yapacağım, onsuz yaşayamam ,onsuz nefes alamamıştır ,kalbim onunla atmaya başladı
arkadaşlar ben Hakan diye birini seviyorum aynı okuldayız sınıflarımız karşı karşıya ben onu çok seviyorum hata geceleri habersiz ağlıyorum aşk acısı çok kötü bir şey
Yemin ederim hiç biri yalan değil
Belki aynı acıları paylaşıyoruz. Emin ol seninle ayni şeyleri yaşadım. Bana da umut verdi tam 5 yıldır onu sevdim ben gözümün önünde o sevdiğile gezdi tozdu bense hep bir köşeden izledim. O kadar zor ki onu beklemek onu düşünmek olmayacağını bildiğim halde hayaler kurmak. Uzaktan sevdim ben onu. Hic yaklaşmadan. O kadar sevdim ki yalanlar bile söyledim sevdiklerime canımı o kadar acıtı ki. en cokta bana umut vermesi acıtı..iste boyle seninle ayni şeyleri yaşadım.
bence aşk sevipte kabuşamamaktır . kavuşulunca aşk diye bir şeyin anlamı olmaz:)
aşktan hiçbir zaman korkmayın iyi olduğunu bildiğiniz bir kıza aşık olun bana aşık olduğunu söyliyen var ben de onu seviyorum ama kabul etmiyorum umuyorum ki o da benim ona aşık olduğumu anlamıştır şu an her şeyi bile bile dostça konuşuyoruz tabi o unutmuyor bana aşık olduğunu çoğu zaman hatırlatıyor (ben de onu seviyorum tüm içtenlikle beni sevmeye devam etmesini diliyorum zamanı geldiğinde teklifini kabul etmeyi düşünüyorum;)))
Muhim olan sevmek degil, sevmek ve sevilmektir ve askin mutlulugu digerlerine benzemez. Sevmek-sevilmek ve birlikte oldunuzmu askin mutlulugu sinirsizdir.
Deger mi hic bos yere
Kusme duslerine
İnan onun da yanina kalmaz
Birak gitsin uzulme
Hayat sevenlerin yanindadir unutma
Gulumse kaderine
Buysa aşkın değeri ben hala aşk yaşıyorum…..
haklısın be
aşk bıle gecıcı
ben de beyendiğim
aynen katılıyorum
hı varsa bile yaşamadığım için bu tür sezgilere kapılabiliyorum
bence aşk denen bir şey yok
bence aşk acısı *** gibi sey,
Bu yazıyı çok beğendim. Yazarın kalemine sağlık. Uzun zamandır böyle nitelikli bir yazı okumamıştım. Tek kelimeyle harika. Bu konuyla ilgili şu siteye de bakmanızı öneririm: .eskisevgilim.net/
hemde yine bırakıp ortadan puf diye yok olacağını bile bile ama vazgeçemiyorum saplantı oldu bende de:) sesini duyunca samimiyetine inanaıyorum, öyle bir yüzü varki, o yüzde kötü niyet olamaz 🙂 gülüyorum kendim hemde çok:)) yazık bana:)
insan ne kadar garip bir varlık asla yapmam dediği şeyleri bir bakmışsınız yapmış yapmakla kalmayıp o işe vurulmuş .. AŞK .. Ne kadar garip bir duygu değil mi ? .. birini seversin birlikte olursun ve o sevdiğin adam veya kadın seni bırakır çeker gider sonra ya sonra geriye güzel hatıraları hayal edip ağlamak kalır hem de nasıl ağlamak sanki nefesiz kalmak gibi sanki ölmek gibi dizilerdeki gibi tek bir damla değil bir kapanışta her yere yayılan sular .. Peki ya gerekli mi ? .. NEFİS .. Tabi ki gereksiz ya neden küçük yaşta bunları yaşayasın ki .. evlenene kadar birkaç kişiyle birlikte ol ve bazı şeyler yaşa peki ya evlendiğin kişiyle onları yapınca aklına o insanlar gelmeyecek mi ? tabi gelecek .. ve KEŞKE diyeceksin ne kadar komik değil mi insanoğlunun hep söylediği şey KEŞKE .. ama ne farkeder ki onları yaptın değil mi ? ha sonra akılanmaz tekrar dener tekrar tekrar ya insan neden acı çektiği bir şeyi yaşamak ister ki .. peki ya gurur .. çekip gitiği halde ağlayıp geri dönsün diyenler var ya GİTMİŞ işte GİTMİŞ neden geri isteyesin ki ? olmaz dimi kalbe söz geçmez sonrada gurursuz olursun .. HAYAT .. boş bir kavram aslında boş değil ha diğer dünyaya hazırlık peki biz zamanımızı nasıl harcıyoruz misal başka birilerine ağla***** .. anlaşılması zor şeyler yaşıyoruz .. ha diyeceksiniz sen yaşamadın mı ? evet yaşadım ve şimdi biri için acı çekiyorum tüm bunları bildiğim halde boş olduğunu bildiğim halde evet acı çekiyorum ama benim hikayem çok farklı .. tabi diyeceksiniz bizimkide fakat benim hikayem gerçekten çok farklı ve dilerim Alah bizi afeder çünkü O bağışlamayı çok sevendir .
Sen duyguları olmayan insan görmüşsün ben kalbi olmayan adam gördüm . Onun
için canımı verebileceğim birisi benim kardeşim gibi gördüğüm kişiyle çıktı …
aynı acıyı bende çektim onun uğruna herşey yaptım ama bırakıp giti bn onu çok sevmiştim anım bi gün orta okula gidiodum kızı hep derse girmeyip nöbetçi kartını alıp onun sınıfına gidip görürdüm ama gülüp geçerdi kızı okadar aşık oldum ki gitim kıza sevdiğimi söyledim çikma teklifi etim kız hiç duymamazdan geldi sonra bn okul çıkışı eve üzgün bir şekilde gidiodum giderken bi ses işitim arkadaşım yasinin sesiydi bu dedi bana kanka sana bi güzel haberim var dedi söyle dedim sevdiği.n kız isteğini kabul eti dedi çok sevinmiştim ama oda bi yalanmış sonra kız geldi bana dedi beni okadar çok mu seviorsun dedi ewet dedim kız giti ewe gitim de ise herzamanki gibi efkarlanıodum ne kız için yapmadığım şey kalmadı we söz yazmaya başladım arebesk repe başladım ama nafile nedemişler küçüken karanlık tan korkar yağmurdan ürperirdim şimdi karanlıklar sırdaşım yağmurlar göz yaşım
Benim ilk ve son olsun istedigim askim iki ay önce ayrildi benden sebebsizce..halbuki hersey cok güzeldi beni ne kadar cok sevdigini gözlerinde gördüm..her bulustugumuzda alaha sükrediyordu beni karsisina cikardigi icin gözleri doluyordu..sonra isiz kaldi ve hersey degisti chat. sayfalarinda baska kizlarla yazismaya basladi bana hakaretler küfürler saymaya basladi beni bos verdi dediklerime hic kulak asmadi ben ise sevdigimden hep görmemezliktem geldim yeter ki beni birakmasin dedim herseyine tamam dedim..sonra bir gün aksam bir msj geldi seni istemiyorum sikildim senden biti ben hemen aradim ne oluyor felan diye ve o bana aynisini dedi sikildim senden biti seni istemiyorum sevmiyorum dedi ve iki aydir bir haber alamiyorum ondan..1.5 sene beraberdik bana ne ümitler verdi sözle verdi hazirlan ceyizini felan hazirla istersen ailene söyle sen benimsin seni ben alacagim diyordu..ne olduysa isiz kaldiktan sonra bambaska bir insan oldu anlamiyorum..nasil silebildi aninda ? Tek dilegim pisman olmasi 🙁
Gizem Göktuğ
büyük aşka kapıldım abi her gün her gece onu düşünüyorum ama o beni sevmiyor cenk seni çok seviyorum
buna cok benzer bir ask bende yasadim..eger adi yasamaksa bu esaretin halada yasiyorum …
bence aşk irenç bişey geçicidir bence sizler aşık olmayn
gönlünüzün karşısında durabilene bravo
bu dünya da yalan
benim asık oldugum kişide yalan
aslında hersey yalan,
gercek olan tek sey benim içimde olan aşk
aşk aşk en büyük zenginliktir sewgidir aşk olmadan dünya olmaz aşksız bir dünya boş bir dünyadır aşk adı bile güzel aşk aşk sen en büyük zenginliktir işte aşkın AŞKIN ÖZETİher kelimesi gerçekten çok güzel..aşkın felsefesi bu kadar mükemel anlatılamazdı..
Geçtiğimiz aylarda okuma fırsatı bulduğum kitaba başladığım zaman elimden bırakamayıp kısa sürede okuduğum kitaplar arasında yeraldı..
İşte en çok okunanlar listesine de giren Elif Şafak Aşk Kitap Özeti;
‘Aşk’ta Mevlana ve Şems’in ilahi aşkı üzerinden kitabın kahramanları Ela ile Aziz’in dünyevi aşklarına uzanıyor..
Ya ortasındasındır AŞK’ın merkezinde; ya da dışındasındır, hasretinde Ela Rubintain 40 yaşında Amerikalı bir ev hanımıdır. Tipik burjuva değerlerinin hâkim olduğu oldukça varlıklı bir ailesi, düzenli ve görünüşte “sorunsuz” bir evliliği vardır.
Üç çocuğunu da büyütükten sonra bir yayınevinde editör asistanı olarak iş bulur; Görevi A Z Zahara adlı tanınmamış bir yazarın tasavuf felsefesini konu alan tarihi romanını değerlendirmektir.
Ancak hayatının kritik bir döneminde eline aldığı bu kitap, hiç beklemediği bir şekilde Ela’yı derinden sarsacak, dünyevi aşkı keşfetmek adına zorlu ve tehlikeli bir yolculuğa çıkmasına neden olacaktır.
Hayatlarımızın durgun gölünü dalgalandıran taş misali, yüzleşmek zorunda olduğumuz sıkıntılar, acılar… ve aşkın peşinde kat etmek zorunda olduğumuz zorlu yolar, ödediğimiz bedeler… Aşk… kitap içinde bir kitap, hayatın anlamı peşinde bir aşk macerası… Aşk… Elif Şafak’tan arayışa, gerçeğe ve keşfetmeye dair bir roman..”
Ben hic aglamam deyipte,her gece yataga girdiginde aklina o gelince gozunden damla yas akiyorsa o zaman asiksin demek.
Duygunun oldugu yerde mantik olamaz.Insani sarip savuran bir sey ask.Ask icin dunyada hersey rafa kalkabilrir.Acisi soldurur.Yasa bogar.Insana oyle seyler yaptirir ki,kendi kendine sasar.Aklindan hic mi cikmaz,hayali hic mi gecmez,hic mi hic karsikonulmaz?! Dokunusu,teni,bakisi seni senden aliyorsa aliyor.Karsilikli olmasi tarifsiz.Sevinci huzunu bir arada tutandir ask.Balik susuz nasil cirpinirsa,kalbin onsuz oyle cirpinir. Gerci ruh hastaligi.
Ben de cok buyuk ask acisi yasadim…
aynı aşkı bende yaşadım diyebilirim seninkide karsında benimkide ne zaman balkona pencereye cıksam karsımda duruyo hemn ümit alıyorum hemn tamam seviyor diyorum ama aslında sevmiyor ben bunu anladım senin dediyin gibi balkona cıkmam perdeyi acmam ama evden cıkmıcam mı evden cıkmasamda odamda bakısıtyımız anlar balkonda bakıstıyımız pencerede hepsi birer hatıra her yerde hatırası var her aksam agladıyım da hangi tarafa bakarsam onunla bi hatıram var bazen senin dediyin gibi aglıyamıyorum hata ama ask acım bitmiyor o ünüverste okuyo ögrenci beni arkadaslarını rezil etiyini biliyorum diyorum ya aynı senin askın gibi erkan su an ben lise sondayım ve tek amacım kazanıp gitmek bazen düsünüyorum onun olduyu ünüversteye gidim sırf inat bana yaklasamasın ama beni gördükçe kaybetiyine aglasın ama yok ya diyorum bosver hayalindeki fakültekide oku zaten iskenderundanda gitmek istiyorum diyorum y cok kararsızım ama cok acı cektirdi beni bi bakısıyla öldürdüyü oldu ben buna cok güvenmiştim namaz kıldıyı için ama megerse beni hiç sevmemiş benim hikayemide anlat anlat bitmez tam karsımda bi günde kac anımız oluyor ama diyorum ya bazen insan anlatmak bile istemiyo cünkü cok sıkıldım anlatmaktan ve carede yok tek amacı benle oynamak ona asla bakmıcam artık tabi erkan gibi diyorum bakmıcam ama o bana bı baksın hemn tüm duygular deyişiyo en onemliside onunla olan o günleri asla unutamıcam ben ölene kadar yanımda sanmıstım ama olmadı simdi tek care unutmak diyorum ya o da imkansız cünkü sürkli karsıma cıkıyo ama elbet unutulur demi elbet unutulmasa bile acı diner işte bu laflarla kendimi kandırıyorum ama ne yalan söylim onu gercekten herseye ragmen cok seviyorum 🙁
çok güzel bir şey bu kendi aşkımı düşündükçe aglıyorum
Ah kardes gecirdiuyin kotu bir ask ama ben daha kotusunu yasadim.
Bu bir ask acisi degil,gurur meselesi ve herkesin yasayabilecegi bi durum daha beterleride var.. inan 😉
seni cok seviyorum ama sen bunu anlamazdan geliyorsun hic benimle ilgilenmiyorsun o yuzdende ben kalbimdekileri sana tam olarak soylemeyi bacarmiyorum
SENİN YAŞADIĞIN AŞK ACISI DEĞİL EMİN OL O SADECE ÇOK BÜYÜK Bİ HOŞLANTI ÇÜNKÜ AŞK TEK TARAFLI OLMAZ SEN BİDE İKİ TARAFIN DELİ GİBİ SEVİYOKEN AYRILMAK ZORUNDA KALDIĞI DURUMU GÖR AŞKA İNANMI***** KENDİNE BÜYÜK SAYGISIZLIK YAPIYOSUN SENELERİN BOŞA GEÇİYOR EMİN OL O DUYGUYU KARŞILIKLI YAŞAMAK DÜNYANIN EN GÜZEL ŞEYİ
Ah be Erkan kardesin neler cekmisin sen boyle. seni okadar cok anliyorumki. cunku senin yasadiklarini bende yasadim. halada yasiyorum. bende o kurbanlardan biriyim. alah sabir, dayanma gücü versin ne diyim. bir insanin duygulariyla oynanmasi cok kotu ya
bende seni çok iyi anlıyorum…aşk; zaten acı çekmektir..hiç duydunuz mu aşık olupta ben mutluyum diyeni…veya aşıken evlenip ben mutluyum diyeni..????….!!!…olmaz işte aşk yalan..üzülmeye degmez..sen üzülürsün o sevinir….
ben 18 yasındyım ve onu 9 yıldır unutamıyorum ama onun yaptıklarından dolayı ama hiç bu yıl yasadıklarım kadar acı wermedi bir keresinde ben onu yolda gördüm we orada beni görünce kıpkırmızı oldu arkadasları noluyo o kimse bilmiodu gibi laflar bu kişi benim karsı apartmanımda oturuyo yaptığı şeyleri bi bilseniz bir keresinde ben aglarken çıktı karsıma sonra içeri gidemedi bu olaydan sonra beni sewdiğini düşündüm ama yanılmışım ben onu faceden ekledim ama kabul etmedi we ortak arkadasları da çıkardı ama hala anlayamadığım şey beni yok saymasına ragmen kendisini unutmamamı istiyor her defasında bi şekilde karsımda we anlam weremediğim tavırlar ama en kötüsüde alahım lütfen onu unutmamı sagla dediğimde hep karsımda buluyorum simdi zaten karsında oturuyormus dieceksiniz ama ben onu görmek istediğimde göremiyorum ve onu gördüğüm yerler hep baska yerler oluyor daha gecen hafta arkadasıma dedim ki tamam son kez konusuyoruz onu we yeter dedim ama yok bir anda karsımda önceki olaylarda da hep alahım yeter unutayım dediğimde çıktı karsıma suandada beni görünce bi değişik bakıyo daha doğrusu benim bakamamam gerekir o ckafasını eğip gidio lütfen eğer bana bi yol gösterin olmuyor unutamıyorum 🙁
hayatınkendisimalesfacılarıanlatıyor
ben 1.sınıfa basladım baslayalı asıgım bir sevdim tam sevdim artık gelmesin gecmesin gözümden gönlümden die dua ediyorum insalah liseye gectiğimde unuturum diorum sadece ona liseye gectiğimde söylyecegim bir daha konusmayacagım yeter artık bu yangın körüklense keske kalbimi söküp atabilsem bu acıya dayanabilsem 8 yıl ya sekiz yıl yeter artık ……
ben acıların en büyüyünü yaşiyorum sevdiğim erkek başkasını seviyor sadece kuzenimi haberi var sıkıldım artık bir çare bulun
🙁 okuyana kadar gözlerim sulandı be 🙂
çok güzeldi bayıldım……
yüreyim yanıyor çünkü çok kötüyüm
özledin,içtin,ağladın,güldün,şarkılar söyledin.peki o ne yaptı.
bence guzel yazmışsı ve benim gibi sende büyük bir acı çekiyorsun.Bu acını bizimle paylaştığın için saol
Aşk Acıdır ama bir yandan çok güzel bu söylediğim “USAME”ye gelsin 🙁
aşk insana acı çektirmekten başka bişey yapmaz
kalbin sözünü dinlemicek
aşk dediğin nedir ki o öyle geçer gider
Aşk güzel diorlar acı çekmenin neresi güzel anlamıyorum şuan çok acı çekiyorum uzun süredir bakıştığımız bir kız vardı ona açıldım beni arkadaş olarak görüyormuş ne yapsam unutamıyorum her yerde o var sanki nerden çıktın karşıma kalbime hançer gibi saplandın…
çok üzüldüm ama aşktanda soğumanı istemem neden mi onun kadar kaleşler olduğu kadar bir onun kadar iyi insanlarda var karşına çıkan 5 kızdan 1’i iyidir .Önce aşık olmak yerine insanları tanımaya çalış bu çektiğin acılardan kurtarır adımlarını dikatli at .
bende aşığım ve hala onu seviyoruma ama onun umrunda biledeğilim hergün başka kızlarla geziyor tozuyor eğleniyor. dünyanın en güzel duygusu aşkmıi…YALAN…Emin olabilirsinizki dünyanın en acı veren duygusu…tabi karşılıksız olursa:(
aşk yaşarken bi şeye dikat edin o da sevgilinizle yakın olmayın olursanız aşkınız biti 😉
bence aşk adına herkesin yaşaması gereken şeyler .yanlış anlaşılmasın mazoşist degilim .sadece ders için insanlara inanmamak gerektiğini öğrenmek için .AŞKLA BAKAN HER GÖZ SAMİMİ DEĞİLDİR…
ece
Aradan uzun zaman geçti. İçimde ona karşı olan sevgiyi öldürmeyi bildim. Ama hala bayanlara karşı önyargılı davranıyorum. Bayanları mümkün olduğu kadar kendimden uzak tutmaya çalışıyorum. Aynı acıları bir daha birinin bana yaşatmasına izin vermeyeceğim. Bir bayanın beni gerçekten çok sevdiğine inanırsam, ona karşı açarım kendimi. Bayanlardan nefret etmiyorum. Tek sorun onlara artık güvenmiyor olmam. Beni sevene, ben canımı veririm. Ama beni gerçekten sevene.
Yazdiklariniz beni de etkiledi ve kendimden birseyler buldum. ama en acisi kalbinizi hayatinizda basiniza gelen bir ask acisi yuzunden kapatmaniz oldu. cunku bir gun sizi de sizin gibi seven biri çiktiginda, yasadiklarinizdan dolayi ona inanmayacak ve kalbinizi acmayacaksiniz.
Biz kadinlar erkeklerikalpsiz olarak nitelendirirken, aslinda erkegi kalpsiz yapanin bizden biri oldugunu unutuyoruz ne yaziki
Birgun size içtenlikle gelen biri olursa, ona inanabilmenizi diliyorum hepsi bu. O kizin size yaptigini siz baska bir kiza yapmayin olur mu!
buraya yorum atan ya da senin makaleni okuyan herkes mutlaka senin yaşadığın veya yaşadığına yakın acılar çekmiştir. bu makaleyi okuyan herkes gogle’a aşk acısı başlığını yazdığına göre o an çekiyordur ya da çekmiştir zaten. malesef bende çektim. bişiey deyim sana kardeş. adaş mıyız bilmiyorum ama duygularıma tercüman olmuşsun. kalemin de güçlü onu da söyleyeyim. her ne olursa olsun , aşk ne kadar acı verirse versin, o yaşatığı ender mutluluk varya. işte o hiç birşeye değişilmez. (korkarak yaşadığın o mutluluk)…..
“AŞK” DÜNYANIN EN GÜZEL VE AYNI ZAMANDA EN ACI DUYGUSUDUR.
BeNDe aYNı aCıLarı Çektim. SevDiğim Kıza Seni Seviyorum DeDim. HerŞey Biti. oYSa o BenDen Nefret ediyormuŞ. ama Bir ZamanLar Bana aşık gibi bakıyorDu, elimi aşık gibi tutuyordu. ama YaLanmıŞ.
SimDi Beni öLDürDü.. O
Bir Laf iLe aÇıKLaYım aşk’ı
SEVMEK ÖLMEKMİŞ BENCE BENDE SEVMİŞTİM ÖLMEDEN ÖNCE.
BUNDAN ALICAĞIMIZ DerS eRKekLer Hiç bir Kızın Gözüne BakmaSınKi aşık olmasın..
KızLarda hiçbir erkeğin gözüne bakmasın ki aşık olmasın.
bile bile göz göre göre unutmak zorunda kalmak ne zor çok acı çektım tobe etım am aolmadı yıne sevdım ve suan yıne çekıyrm ama unutmak zorundayım o evrelerı gecerken ne zor olmustur anlıyrm senı kımse bosuna takma demesın takılıyr ama unutluyr da..
çok kötü birşey ya nasıl girdim buraya nasıl okumaya başladım anlamadm bile ilk uzun geldi ama aşk la başlayınca dayanamadm okudum inanırmısın bunları okurken nerdeyse aglıycaktm bende öyle şeyler yaşadım ki insan ne yapsa unutamıyo dogru ama unut senin sevdigini degil gerçekten seni seveni sev çünkü ben en sonun da bunu yaptım mutlumuyum gerçekten sevdigim kişi ile yaşayacagım mutluluk kadar degil ama yine de olsun bu mutlulukta yetiyo sn de böyle yap unut başka ne yapacaksın ki eger çözümünü bulursan bizede söyle….
ya sen ne yaşamışsın ki arkadasım hiçbirşey yaşamamışsın ki ne aşklar sevdalar var yaşanmiş onlar bile bitiyor sen bısey yaşamamışsın ki üzülüyosun benim sana tavsiyem seni seveni bul ve aşkı yaşa doyasıya daha bisey yaşamamışsın destan yazmışsın yaşayınca roman olur.
seni bende anlıyorum ama birşeye yaramıyor. aşık oldunmu sevdinmi birdağa bırakamıyorsun. işte benimkiside öyle esvete deliler gibi aşığım onu çok seviyorum ama o bilmiyor.
sen gerçekten bir aşıksın keşke benim sevdiğim erkek de böyle olsa hiç düşünmeden kocaman bir EVET!!!derdim.Biraz daha anlatsaydın düşüp bayılıcaktım.
sen tam bir aşıksın. senin gibi erkekler çok az bulunur………..
birgun ben de yazmak isterim kendi hikayemi…emin olun yok artk dersiniz..ama alistm artik susmaya,durulmaya ve guclu gorunmeye…su anda sadece huzur istiorm;cunku su durumda bana en iyi gelebilecek sey bu.ama bir yandanda bu acilari simdi cektigin icin sukur ediyorm.eger simdi bu acilari cekmeseydim ileride cok daha buyuk acilar cekerdm….
ama bu demek degildir ki bir daha asik olmayacagm yada sevmeyecegm.insanoglu bu sevmeden,kalbi atmadan durabilir mi hic?onlarda olcak elbet.ben inaniorm her sey cok daha iyi olacak:))paylasim icin de teskr ederm.umarim imkanszn en yakin zamnda karsina cikar:)aeo
haha:?:
adam haklı beyler. hiçbir aşk sonsuza kadar sürmüyor çünkü. herşey başta güzel. bende zamanında buna benzer bişi yaşadım ve o olaydan sonra aşık olmamayı öğrendim. bu lafı tek ben kulanırım sanıyodum ama arkadaş da kulanmış. böyle delicesine aşık olanlar bile birbirne kavuştuklarında aşk az az sönmeye başlıyor. insan kişiye değil amaca aşık oluyor. amaç: ona sahip olabilmek. onu değil, onun size yaşatığı duyguları seviyorsunuz.
arkadaşlar yorumlarınız için teşekür ederim. burada anlatıklarımın hepsi gerçek, uydurma bir şey yok. arkadaşlık teklif eden yorumları şimdi okudum. böyle devam ederseniz daha çok acı çekersiniz inanın bana. ben kalbimi kapatım, kimseye aşık olmak istemiyorum artık. tekrar acı çekmek istemiyorum. bu olaydan sonra bir defa çok sevdim. çok bağlandım. ama her seferinde çektiğim bu acı geldi aklıma, ondan ayrılabileceğimi düşündüm, en mutlu anımda bile kendime acı çektirdim. nitekim olmadı yine. beni sevemedi, başkasını seviyor. buna yapacak bir şey yok. bende ona ait olan her şeyden uzaklaşıyorum. ama bu çektiğim acıyı da çekmedim sonuçta. Alah herkesin gönlüne göre versin. Herkes aradığı aşkı bulacak diye bir şey yok. ben malesef aşk yönünden şansızım. dilerim siz şanslı olursunuz.
bu ne böyle be!?! sanki kendim yaşamışım gibi hisetim o duyguları. devam etseydi yemin ediyorum intihar etcektim 😐
aşk çok güzeldir bir kişiyi sevdinmi onu unutmamalısın sevmelisin
milet size ne cocuk kac yasindaysa yasinda isiniz yok mu sizin kusura bakmayin milet
alah günlüne göre versin
aşk bence her şeye deger aşkım
seni ölene dek sevecegim
gülü birgün seni her gün sevecegim
hepsi masal
senden daha çok çektim anlarım kaç yaşındasın çok merak ediyorum ama HKAYE resmen hikaye yazdın seni benden daha iyi anlayan varmı acaba….HAYAT BİR ŞEYE DEYMEZ ANLA…BİZ BU SENERYONUN İÇİNDEYİZ
seni çok iyi anlıyorum şimdi kaç yaşındasın merak ediyorum ama bilki senden daha scı çektim kendine iyi bak hayat bir şeye deymez ……….
Bende senin gibi birini arıyordum.ben lise 2ye gidiyorum. şu anda birisiyle çıkırdum. ama ayrıldım. 16 yaşındayım..
seni en az senin kadar anlıyorum kardeşim. benim başimdanda bu durumun aynısı geçti. tek birşey: böyle kızlar varya olmaz olsun alahından bulsun sana bunu söylerken şu anda kalbimde bir ağrı oluyor diyeceklerim bunlar. sana kardeş tavsiyesi sana onu unuturabilecek başka birini bul bence.
aşk lisede kaldı sen de liseliymişin o zaman o gününü anlıyorum.o gün çektiğin acının şidetini anlıyorum ama hala onun etkilerinin üzerinde olması şaşırtıyor beni.sala geç bence yeni kapılara yeni deryayalara dal
bence çok güzel bir anlatım neden diye sorarsanız ben eski sevgilimle 3 sene çıktım ve babamın tayini izmir,e çıktı ondan İzmir,e gelmek zorunda kaldık ve ben onunla ne zaman telefonda konuşsam ağlıyor bende bundan dolayı kendimi tutamıyorum yani ağlıyorum boşu boşuna özcan deniz dememiş ”AŞK ADAMI İNLETİR DERT ADAMI SÖYLETİR ”
aynısı benim başımada gedi senin için üzüldüm.ben olsam kızı alır karşıma yazıklar olsun sana ben sana inandım .. peki neden benimle bu kadar samimiydin söyle neden die sorardım
seni anlıyorum .. aşık olmak basta cok güzel bi de karsılık gördüysen ilk basları cok heyecan verici farklı bi duygu ama sesizce anlamsızca bazen susarlar bi süre snra karsılık vermez karsındaki ozaman ask yakar insanı unutmaya calısırsın ama o hep karsında ve hergün her sbah tamda karsında görürsen unutman o kadar zori insana o kadar cok acı veriyorki acaba seviyo mu bi gülüşü ile acabaya neden olur ama zaman beklemek ve sonunda hüsaran cok zor oysa hep aldanılmısındır ve bu cok acı alah kimseye böyle acı vermesin bn halen cekiyorum ve halen seviyorum ARTIK SEVMEYECEĞİM BENDE Ny
Ne olmuş sanki bu kız sana böyle yaptı diye, sen onu bu haliyle de sevemeyeceksen sevme o zaman. Neden böyle büyük hayaler kuruyorsun ki, beli ki kız küçük ne yaptığını bilmiyor ki kardeşinin anlatıklarında anlaşılıyor. Çünkü dünyadaki nerdeyse her kız bu dediklerini yapıyor aslında ama açık vermiyorlar.Ben ce bu kadar severken geçmişi unut ve tekrar ona geri dönmeye çalış, bu seven kalbini asla kaybetme.
bence sen kendine we kalbine hksızlık ediyorsun .. değer kıymet bilmeyen karşı taraf olurken sendeki bu seni yıpratış neden ?_? tabiki aşk şideti çok derin olan bi duygu ama yapılabilecek bişe yok ki sen en önmli şeyi wermisisin ona dürüst bi aşk sunmuşun ..onu bu duyguyla oyun oynaması onun karakterini gösterir benje üzlüme … bide kalbine saygı duy ..eminim biri için daha şidetli çarpmayı bekliyo ..her aşk böyle bitejek die bi kuralda yok … nacizane fikrim
O gün bir söz verdim kalbime: “Bundan sonra sana böyle bir acı yaşatmayacağım kalbim.” 6 yıl geçti o günün üzerinden. 6 yılda çektiğim bütün acıları, bütün üzüntüleri toplasam yine de bir o gün etmez. Acıyla savaşmayı öğrendim. Aşık olmamayı öğrendim. Hangi kıza ilgi duysam o gün geldi aklıma uzak durdum. “Seni Seviyorum” demekten hep kaçındım. O gün lanet etim aşka. Hiçbir şeye lanet etmeyen ben, ilk defa lanet okuyordum bir şeye.otur şöyle karsıma dertlerimi bölüşecek kımın derdi kımden ziyade
ßén ßirini COHq Seviyorum HemDe CanımDan Cohq Seviyorum oNU Her qörDüqümDe eLim ayaqım ßirßirne DoLaSıyor KaLßim atmaya æsLıyor ama ne yazıkı baskasıyla cıkıyorbense onu cok sevıyorum cidiyim onunla onun için öşlümü bile ğöze alıyorum
:rol: Ah kalbim söz verdim sana. Acı çekmeni istemiyorum artık. Hangi doktor o gün çektiğin acıyı tarif edebilir sana! Kim öyle bir acıya karşı koyabilir! Anla beni kalbim, söz dinle kalbim, bir daha aşık olma kalbim.
Kalbim, ya senden vazgeçeceğim ya da aşktan. Senin için aşktan vazgeçmeyi göze aldım. Sende benim için aşık olmaktan vazgeçebilecek misin?…
ÇEKTİĞİN ACILARIN HİÇBİRİ BUNA DEĞMEZ İLERDE KARŞINA SENİ SEVECEK KARŞILIKLI BİR AŞK ÇIKACAK EMİN OL
öncelikle duygularını gerçekten çok güzel bir şekilde kaleme almışsın..yaşın küçük sanırım daha önünde bir çok insan çıkacak çok hayel kırıklığına uğruyacaksın beklemediğin şeylerle karşılaşacaksın bunu sakın unutma!!ama her seferinde dahada güçleneceksin.ama hata yapmaya devam edeceksin çünkü bu senin elinde olmayacak hayat seni o şekilde yünlendirecek…kalbine gelince istediğin kadar söz ver o yerinde durmayacak..belki herzamankinden çok atacak ve bitgün gelecek bu yazdıklarına düşündüklerine kovaman gülücük atacaksın…
Ask acısı denen şey yok yenısını bulunca geçiyo
ne kadar çok sözler versekte yeminler etsekte kalp yine yapacağını yapıyor . en yüreğine acı çekmesin diye söz verirken, aşk ışıklarını görünce hızla çarpmasını engelemek mümkünmü ki…
sevgılı askzede arkadasım bı cok defa yazınızı actım baktım ama okumadım..cok uzun geldı,tembelık yaptım kısacası…yanlıs kızı sevmısın..hemde baya bı sevmısın): duygularını da kıtap dılınde anlatman cok etkıleyıcı olmus..umarım sözünde durur kalbin..benzer duyguları yasadığım ıcın senı anlıyorum..kahrolsun sevenlerle acımasızca dalga gecenler..