Yazar: cesema

Düşünüyorum Öyleyse Suçluyum mu?

Düşünmenin suç olduğu bir ülkede ben düşünüyorum ve suçluyum. Nazım Hikmet’i tek suçu vatanını çok sevmek olup sevdiği vatanından sürgün ve vatan haini olarak bilinen vatandaşlıktan çıkarılan yıllar sonra kemikleri getirilmek istenen en vatanperver Nazım Hikmet Ran’ı düşünüyorum, öldürülmek için yaşı uygun olmadığı için mahkeme kararıyla 18 yaşına çıkarılan açmamış tomurcuk Erdal Eren’i düşünüyorum, Amerika emperyalizmine, Sovyet revizyonizmine, Romen soytarılığına, Bulgar yalakalığına dalkavukluğuna karşı olmak suçsa en büyük suçlu Deniz Gezmiş’i düşünüyorum,Yusuf Aslan’ı, Hüseyin İnan’ı, Mahir Çayan’ı ve daha darağacındaki onlarca fidanı düşünüyorum, bilgi sahibi olunmadan fikir sahibi olunmaz diyen dev gazeteci Ugur Mumcu’yu düşünüyorum, Abdi İpekçi’yi, Hrant Dink’i düşünüyorum, aydın beyinleri susturduğunu sanıp sırtı sıvazlanan maşaları besleyen hükemeti düşünüyorum, Sivas’ta diri diri yakılan 37 canı, maraşı, Çorum ve daha nice düşündükleri için vatanlarını peşkeş çekmedikleri için öldürülen yoksayılan aydınları, yazarları, düşünürleri, sanatçıları düşünmekten yoruluyorum. Daha sonra bu vatanseverler sırtından rant kazanmaya çalışan ölü yiyicileri düşünmekten midem bulanıyor. Kürtçe şarkı yapacağımla sürgün ölen ama bugün açım açım açılan kürtlüğü kürtçeyi kim düşünmüyor. Vatan uğruna şehit olan genç bedenlere kelle muamelesi yapıp yüzlerce masumun kanını içen vampire sayın diyen bir ülkenin halini düşünüyorum, evladımı düşünüyorum, böyle bir ülkede ne düşüneceğini düşünüyorum. Hala okullarda sağ sol kavgalarını, kardeşi kardeşe vurduran zihniyetleri, törpüleyen yoksulluğu, birşey öğrenip doğruyu yanlışı ayırt etmesin diye çocuk yaşta evlendirilen satılan kızları, tecavüze uğrayıp suçlu olan ve onun suçu gibi bilinip töre denilen vahşete kurban giden kadınları kızları,...

Devamını Oku

Tahrik Varmış…

Selçuk üniversitesi ilahiyat bölüm başkanı sayın beyin son zamanlardaki saçmalığını bilmeyen yok sanırım… Anatomime güvendim güzel olan bir şeyi azcık göstermekte sakınca görmedim haa bu arada bunun adı gösterme değil dekolte denir günümüz moda diliyle, e tercih benim bedende bana ait kime ne efendim o zaman tacizcilere tahrikcilere tecavüzcülere hak doguyormuş bak sen, kadınlarmış bunların sebebi.Karşı komşum yeni bir ev aldı dubleks çok güzel arabada son model şimdi ben ne yapmalıyım tahrik oldum kıskandım acaba evi ateşemi versem nefsi müdafaya girermi çünkü tahrik var benim yok. Yoldan geçen kız çok güzel hemde okadar güzelki bakmaya kıyamıyorum gelde kıskanma ben niye çirkinim yine tahrik  oldum ne yapsam kezzapmı döksem yüzüne? Nasıl bir yerdeyiz okumuşumuz böyle bir zihniyete sahipken ya gerisi hani bir atasözümüz varya tam yerinde OKUMAK CAHİLLİĞİ ALIR, EŞEKLİK BAKİ KALIR diye sakın kimse üstüne alınmasın ya da alınsın, nedir bu kadın ve kıyafet derdi bir arada başbakan bey örtüsüz kadını perdesiz pencereye benzetmiştiki böyle bir evde ya satılık ya kiralık demişti demek tecrübesiyle sabitti okadar emin. Buna ne çok verilecek cevap var zaten çoğuda verdi cevabı. Kadını kadın yapan örtü değil kadınlık bedende başlar yürekte şekillenir beyinden süzülür ve mantıkla yola çıkar. Ben yoldan çıkmaya meyilliysem örtü açık kapalı ne farkeder yeterki nefsim benden önce yola çıkmasın. Şimdi türk kadınları diye felsefe yapmayacağım kadınız. Daha çocuk olmadan gelin olan gelin olmayı anlamadan ana olan satılan, ezilen, horlanan, Nazım...

Devamını Oku

Ne Olacak Halimiz…

Nerede binip nerede ineceğimizi bilmedigimiz bir yolculuk başladı. öyle kalabalığızki kimi adını kimi cüzdanını kimi çocugunu, anasını babasını memleketini en önemlisi aslını unutmuş bir yerlerde aramayada niyeti yok en kolayıdır yoksaymak unuttum kaybettim demek.Sabah kalkarkalmaz ilk işimiz kumandaya günaydın demek ve sonra kayıp kızlar öldürülen gencecik bedenler kirletilmiş bir hayat magazinleştirilerek reyting uğruna tüketiliyor daha sonra izdivaçlar başlıyor ticaretleşen evi arabası olanı tercih eden körpe bedenler en kolayını seçiyorlar duygu yok yürek yok madde var elle tutulan gözle görülen. Daha sonramı böyle sürüp gidiyor biz doymak için 12 saat asgari ücrete çalışırken kırmızı dudaklı kızlar 100 yıl yaşasak göremeyecegimiz paraları indiriyorlar cebe adımı sanat oysa sanat niçindi SANAT TOPLUM İÇİN degilmiydi! Toplum olarak ne sanatı ögreniyoruz şöhret olup gece kulüplerinde kendimizden geçmeyi en şık en rüküş nasıl olunur ağzımızın suyu akarak takip etmeyi bak ne kadar çok erkekle çıkıyor demeyi vs vs. Nereye bu yolculuk ölülerimize bile saygı yok. Torunu yaşında çocukları yanında taşıyan biri aynada kendini görmeden nasıl başkasının aynasında buğulanan o melez yüze leke sürer? Ahlak nedir, kim için, ne için, kimin doğrusu kime doğru yazacak ne çok şey var ama bugünlük bu kadarı yeter nasıl olsa gün tekrar ederken bunlardan daha çok malzeme...

Devamını Oku