Sosyal Dışlanma Sorunsalı Ekseninde Çalışan Yoksul-Mobbing İlişkisi

Avrupa kökenli bir kavram olan “sosyal dışlanma” dinamik bir kavramdır ve bir süreci ifade eder. Sosyal dışlanma toplumda bireyin sosyal bütünleşmesini sağlayan, sivil, politik, sosyal ve ekonomik sistemlerin tümünden, kısmen ya da tamamen yoksun olma dinamik sürecini ifade eder. Sosyal dışlanmanın belli başlı nedenleri: İş gücü piyasasındaki değişim, gelir dağılımındaki adaletsizlik ve yoksulluk, sosyal korumanın yetersizliği ve eşitsizlik olarak sayılabilir. Burada, küreselleşmenin getirdiği serbest rekabet ortamında emeğin ucuz olduğu gelişmekte olan ülkelerde “çalışan yoksul” kavramı karşımıza çıkmaktadır. İş görenler  bir çok uyarıcıyla karşılaşmakta, bu uyarıcılar ilgi uyandırmakta, kazançları ise oluşan bu ilgi ve istekleri karşılamaya kısmen yetmekte yada  yetememektedir. Düşük gelirli bireyler gelirlerinin büyük bir kısmını yada tamamını asgari yaşam gereksinimleri için tüketmekte, eğitim  ve kültür gibi faaliyetlere yeterince kaynak ayıramamaktadır. Bu durum sosyal yaşamla olan bağları zayıflatmaktadır. 2001 AB Sosyal Dışlanma Göstergeleri’nde temel göstergeler şu şekilde sıralanmıştır: Ortalama gelirde cinsiyet, yaş faal durum, evin tipi ve konut mülkiyeti dökümleri tarafından belirlenen transferler sonrası düşük gelir eşiği, gelir ve beşlik gelir dağılımı, düşük gelirin sürekliliği, ortalama düşük gelir oranı aralığı, bölgesel uyum, uzun vadede işsizlik oranı, işsizliğin bulunduğu hanelerde yaşayan insanlar, eğitim hayatında veya mesleki kurslarda olmayıp, okulu erkenden bırakanlar, doğumda yaşam  beklentisi, gelir düzeyinde tamamlanmış sağlık durumu. Adı geçen göstergeler sosyal dışlanmanın tespit edilmesinde kullanılmaktadır. Küreselleşen Dünyanın hayatımıza kazandırdığı yeni bir kavram olan “Mobbing” iş yerinde psikolojik şiddet olarak tanımlanmaktadır. Çalışma yaşamında son dönemde popülaritesi artan  mobbing olgusu,...

Devamını Oku