Son zamanlarda barış için diye başlayan sözleri sık duyar olduk. Bu vesileyle aklıma bir zamanlar ninemden dinlediğim şu masal geldi:
Bir varmış, bir yokmuş… Bir zamanlar bir ülkede iki kardeş yaşarmış… Kardeşlerden biri diğerinden daha güçlü ve büyükmüş. Büyük kardeş rahmetli anne babalarından kalan evde tek söz sahibiymiş. Evin gelirini kendisi harcar ama kardeşini de mağdur etmemeye çalışırmış. Evde sözü geçmeyen küçük kardeş bundan hoşnut olmasa da bir şey yapamazmış ancak yıllar içinde ağabeyine karşı bir mücadele yöntemi geliştirmiş. Hem kendisi güçleniyor ve büyüyor hem de yavaş yavaş komşularıyla ilişkilerini geliştiriyormuş. Komşular ilk zamanlarda büyük kardeşe karşı açıktan açığa küçüğü destekleyemeseler de gönülleri hep küçük kardeşten yanaymış. Bunun nedeni kardeşlerin ölmüş anne babalarının komşularıyla olan geçimsizliğiymiş. Küçük kardeşi destekleyerek evi karıştırmayı ve kardeşleri ayırmayı, en sonunda da eve sahip olmayı planlıyorlarmış.
Küçük kardeşin büyüdüğünü ve ağabeyin eskisi kadar güçlü olmadığını gören komşular harekete geçmenin zamanıdır deyip işe koyulmuşlar. Toplanıp ağabeye gelmişler ve şöyle demişler: Sen yıllarca kardeşini ezdin. Hakkını gözetmedin. Karşında hiç söz hakkı olmadı zavallının. Anne baban da onu bir üvey evlat gibi gördü. Artık yeter. Biz komşular kardeşinin yanındayız. Eğer köyde yaşamaya devam etmek istiyorsan evi ikiye böleceksin. Yarısı kardeşinin olacak. Dediğimizi yapmazsan köyde dolaşamazsın. Çocukların oynayacak arkadaş bulamaz. Kahveye bile gelemezsin. Bakkal sana bir şey satmaz. Seni aramıza almayız. Bizden aldığın borçları hemen isteriz. Sen bunları yapmazsan biz zaten kardeşinin yanındayız. O zorla bölecek evi…
Ağabey komşuları kovmuş ve kardeşi akşam tarladan döndüğünde anlatmış olanları. Sen benim kardeşimsin. Sana yıllardır ağabeylik yapıyorum. Şimdi güçten düştüm ama biz kardeşiz. Sen bana hiç karşı gelmedin. Çok önceleri ufak tefek kavgalarımız oldu ama önemsizdi. Her kardeşin arasında olur. Ben bu çıkarcı komşulara inanmıyorum. Sen bana isyan edemezsin. Ağabeyine bunu yapamazsın. Ben ölünce çocuklarıma ve karıma sen babalık yapacaksın, demiş. Kardeş ayağa kalkmış ve artık demiş, her şey değişti. Doğru, sana yıllardır karşı gelmedim ama bu güçsüzlüğümdendi. Sen bana para verdin. Tüm ihtiyaçlarımı karşıladın ama ben bu arada para biriktirdim. Silah aldım, gerektiğinde seni korkutmak ve zorla malını almak için. Şimdi benimle barış içinde yaşamak istiyorsan evin benim yaşadığım tarafı ve bahçe benim olacak. Barış istiyorsan dediğimi yaparsın. Herkes benden yana. Bana yardım edecekler.
Bu makale de gercekten güzel bir makale. Elinize saglik.