CHP’li milletvekili Hüseyin Aygün Dersim Katliamıyla ilgili çok önemli sözler söyledi. Söyledikleri başka bir ülkede olsa bomba etkisi yaratırdı. Araştırma komisyonları kurulur, doğru neyse alenen ortaya çıkarılırdı. Bizim ülkede işler birazcık farklı yürüyor. Siyasetçilerimiz, özellikle AKP Milletvekilleri, toplumu aydınlatmaya yönelik bir adım atmak yerine Dersim’i kullanıp CHP’ye gol atmaya çalıştılar.Kardeşim, iç çatışmalardan bir türlü yakasını kurtaramamış bir CHP’ye gol atmakta zor olmasa gerek. Baktılar ki karşılarındaki çok güçsüz bir takım, gol atmak zevk vermiyor. Daha karizmatik birini bulup onu yok etmenin yollarını aradılar. Mustafa Kemal Atatürk’ün karizmasını yerle bir etmek AKP’ye kaç puan kazandırırdı. Alenen Mustafa Kemale saldırmak toplumda infial uyandırabilirdi, bu nedenle öncelikle Dersim Katliamına katılmış olan Mustafa Kemal’in manevi kızı Sabiha Gökçen’i hedef seçtiler. “Kardeşim adamlar doğruyu bulmak için uğraşıyor. Sen hep kötü niyetli hareket olarak yoruyorsun. Sabiha Gökçen’i suçlayacaklar tabii ki. Dersim’e havadan bombaları kim yağdırdı?” dediğinizi duyar gibiyim. Hemen size cevabımı verip yazıma devam etmek isterim. Efendim, öncelikle amaçları doğruyu ortaya çıkarmak olsaydı bütün vekiller sırayla televizyonlara çıkıp açıklamalar yaparak bu kadar gürültü koparmaz, meclis çatısı altında toplanır ve bir araştırma komisyonu oluşturur ve başından sonuna Dersim’de ne olup bitmişse ortaya dökerlerdi. Böyle bir faaliyetten haberiniz varsa lütfen beni uyarınız.

Sponsor Bağlantılar

Dersim olaylarının iç yüzünü açıkladığı için Hüseyin Aygün’ü istifaya zorlayan CHP, AKP’den yediği gollerle şoka girmişti. Son olarak “Özür dilenecek bir durum yoktur. CHP’nin olaylarla hiçbir bağlantısı yok. Özür dilemesi gereken devlettir” açıklaması AKP’ye bir gol daha atma fırsatı tanıyıverdi. Recep Bey böyle bir pası değerlendirmez mi? Hemen sahneye çıktı ve: “Özür dilenecek bir durum varsa devlet adına özür dilerim” dedi. Açıklamalarıyla devlete sahip çıktı. Kürtlere sahip çıktı. Sahip çıktıkları ona büyük bir oy kitlesi daha kazandırdı. Yani yine kazanan AKP oldu.

Beni ilgilendiren kısım kimin kazandığı, kimin kaybettiği değildir. Önemli olan sorunu çözme isteğinin olup olmamasıdır. Ne AKP’nin ne de CHP’nin sorunu çözmeye niyeti yoktur. “Adamlar oy oranını artırmak istiyorlarsa Dersim’in gizli belgelerini yayınlar ve büyük bir patlama yaparlar” diyenler için Madımak Olayının baş mimarına ne olduğunu hatırlatmakta fayda görüyorum. Otel yanarken zafer işaretleri yaparak koşturan beyefendi yıllarca aranmasına rağmen ne hikmetse bulunamamış, öldükten sonra bir anda ortaya çıkarılmıştı. Eğer ölmeden yakalansa ve hak ettiği cezayı alsaydı, hükümet müthiş bir sükse yapacaktı. Ne için yakalanmadı ya da yakalanamadı. Çünkü; bir ülkede bazı noktalara dokunmak çok tehlikelidir. Özellikle siyasetçiler gereksiz yere riske girmeyi aptallık olarak görürler. AKP yüzde elli oyla tek başına iktidara gelmiş, işler iyi gidiyor. Oylar gırla geliyor. Bu kadar oyu kaptıktan sonra ne için kendini riske atsın? Madımak mimarını yakalayınca ne olacak? Mimarın gizli destekçileri AKP’yi dışlayacak. Buna gerek var mı? İçinizden, “Peki, riske girmek istemiyorlarsa ne için Atatürk’ün kızıyla uğraşıyorlar. Dersim olayını kaşıyarak nereye varmak istiyorlar?  Bu olay onların başına patlarsa nice olur halleri.”  Dediğinizi işitmediğimi sanmayınız. Nedenini öğrenmek istiyorsanız, biraz geriye giderek Tayyip Erdoğan’ın röportajlarını izlemenizde fayda görüyorum.

Sonuç olarak hiçbir parti balık olmadığını bildiği bir gölü temizlemek istemez. Gölde büyük büyük balıklar varsa, gölün yanına gelir, güzelce reklamını yapar ve sonra gölü temizler. Balıkları alır gider. Daha da gölün yanına uğramaz. Şimdi AKP, yarın CHP diğer gün … Önemli olan onları denetleyecek kadar zeki olmak. Böyle devam ettiği sürece, kim gelirse gelsin yaraları kaşımaya, hassas noktalara bilerek tuz dökmeye ve siyasetin en haysiyetsiz yönü olan ölüyle reyting toplama işlemlerini daha da abartarak devam edecek…

Son Dakika: BDP’nin Dersim olaylarını araştırmak için “Araştırma Komisyonu” kurulması önerisi AKP’nin oylarıyla reddedildi. Bir olay daha böylece kapatıldı.

Saygılarımla.