Nasıl da çalımlı yürüyorsun. Elbisen gıcır, ayakkabılar boyalı ve parlatılmış. Kravat desen o biçim. Saçlar taralı, sakal tıraşın da güzel. Bıyıklar muntazam, bir kıl bile aykırı değil. Omuzlar dik. Koltuk altına ise  karpuz sığmaz.

Sponsor Bağlantılar

Başka bir alemden gelmiş, ruhani bir kişilik gibisin. Öylesine yukarılarda, öylesine uçmuşsun.

Halin itten beter, çalımın beyde yok ama.

Be hey kukla. Piyon… Sen ne zamandan beridir adam oldun? Piyonlar ne zamandır şah gibi çalım satar oldu?

Sen ki yetkini kullanıp dürüst insanlara zulmedersin. Sana emir verirler, gelirsin. Vatansever insanlar sana güvenir, derdini anlatır. Dinler gibi yaparsın. Ancak sahiplerinin dediğini yapacaksındır. Emri almışsındır bir kere. Alçakça hüküm verirsin.

O kıldığın namazlar da ne? Cami sorarsın, seccade istersin. Dini bütün görünürsün. Demek ki tüm bunlar bir örtüymüş. O örtülerin ardında atan Yezid gibi, Haccac-ı Zalim gibi plan kurarmışsın.

Şu kısacık ömürde bir duruşun olsun be zavallı. Bir sahibin de olmasın. Sen insan değil misin? Niçin başkalarına uşaklık edersin?

Beni dinledi, cevap vermedi.

Yüzü de kızarmamıştı.

Yüzüne tükürmedim, değmezdi.