DTP Genel Başkanı Ahmet Türk’ün, geçtiğimiz günlerde, TRT 3’den canlı yayınlanan TBMM grup toplantısında yaptığı Kürtçe konuşma, bana münfesih DEP’li Leyla Zana’yı hatırlattı.

Leyla Zana da 1991 yılında TBMM’den canlı yayınlanan milletvekili yemin töreninde Kürtçe yemin etmişti.

Sponsor Bağlantılar

Merak ettim, yerel seçim öncesi olduğu halde şu aralar sesi pek çıkmayan Zana, ne yapıyor, ne ile uğraşıyor, nerelerde diye.

Bir öğrendim ki Zana, meğer işkadınlığına soyunmuş, eşi Mehdi Zana’ya ticari aracılık yapıyormuş.

Zana’nın eşi, Diyarbakır eski Belediye Başkanı münfesih DEP’li Mehdi Zana, Ankara’da müteahhitlik yapan Bitlis’li bir işadamı ile Irak’ın Kuzey bölgesinde ortak olarak müteahhitlik işleri yapıyorlarmış.

M. Zana ve Bitlisli ortağı, birkaç yıl önce, Irak’ta, Erbil-Dohuk-Berderaj yolu inşaatının ihalesini almışlar. İhale bedeli çok daha az olmasına rağmen, M.Zana’nın ısrarı ile Irak Hükümeti’nden, yani Talabani’den, 17 Milyon ABD doları alınmış.

Buraya kadar her şey normal.

17 Milyon dolarlık ihalenin ilk ödemesi olan 4 Milyon dolarını alan Mehdi Zana, ortağından habersiz Irak’ı terk ederek kayıplara karışmış. Muhtemelen, uzun süredir yaşadığı İsveç’e gitmiş.

Münfesih DEP’in kurucularından olan ve geçmiş dönemde Mehdi Zana’nın gayretleri ile DTP’li Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin altyapı işlerini alan, Zana’ların Bitlisli mağdur ortağı, o günden bu yana işi gücü bırakmış, yana yakıla, fellik fellik Mehdi’yi arıyormuş. Eee, kolay değil, 4 Milyon dolar bu!!! 

Burada Leyla’nın suçu ne?

Leyla Zana, “Bizim liderlerimiz; Apo, Barzani ve Talabani’dir” diyordu ya, meğer Talabani ile ihale aracılığını ve paranın çıkartılmasını bizzat kendisi sağlamış, yani tam bir aracı.

Boşuna, Talabani’ye “liderimiz” dememiş anlaşılan!!!

Ayrıca, Leyla Zana’nın erkek kardeşi de Irak’ın Kuzey bölgesinde, ablası ve eniştesi gibi müteahhitlik yapıyormuş. Genellikle KDP’den, yani Barzani’den ihalesiz olarak aldığı toplu konut işlerini taşeron firmalara yaptırarak büyük kazançlar elde ediyormuş. Zana’nın kardeşi, geçtiğimiz yıl içerisinde, bir alacak-verecek konusunda tartıştığı şahsı silahla yaralamaktan bir süre hapiste yatmış. Leyla, birçok dolandıcılık, silahla adam yaralama ve tehdit gibi olaylara karışan kardeşi için Irak’a giderek yetkilerle görüşmüş ve olayların örtbas edilmesini sağlamış.

Ne abla ama! Ne de olsa anne yarısı, abla yüreği!!!.

Ayrıca, Barzani de o’nun lideri!!!

Siyasetten ticarete…!

Tüm bu gelişmeler, DTP’liler arasında uzun bir süredir konuşuluyormuş aslında.

Özellikle kadın olanları, Leyla’nın şöhretine bir türlü kavuşamadıkları konusunda hayıflanıyorlarmış. “Biz, özellikle bu seçim döneminde gece gündüz demeden sağa sola koşturuyoruz, o ise para peşinde koşuyor. Ama el üstünde tutulan hep Leyla oluyor” diyorlarmış. “Kadın (Leyla Zana), ara sıra ortaya çıkıyor, bir iki laf ediyor, üstelik parti olarak başımızı belaya da sokuyor” diyen bazı DTP’li kadınlar arasında ciddi rahatsızlıklar varmış.

Kadın-erkek DTP’lilerin önemli bir bölümü, Leyla Zana şahsında olmak üzere Zana’lar ile ilgili olarak, ünlü arabeskçi Ferdi Tayfur’un, “Sen de mi Bürütüs” anlamındaki, bol acılı ve hayal kırıklığı yansıtan “Sen de mi Leyla” parçasını söylüyor, sitemlerinin yanı sıra, kabul etmek istemeseler de, az da olsa, biraz da olsa kıskançlıklarını dile getiriyorlarmış.

Kulağı delik Leyla ise “Sen de mi!” sitemlerine karşılık, her seferinde; “Yok, vallahi ben de değil, para Mehdi’de” diyormuş!!!

 
Sabahattin Talu
sabahattintalu@gmail.com