Yancıların Rengi Soldi

ABD’de bulunan Lehigh Üniversitesi öğretim üyesi ve Ortadoğu uzmanı Henry Barkey, geçtiğimiz Ocak ayı içerisinde, Kuzey Irak ile ilgili olarak, “Kürdistan’da Çatışmayı Önlemek” başlıklı hazırladığı raporunu, çiçeği burnunda başkan Obama’ya sundu. Barkey’in raporu, genellikle uyarı mahiyetinde ve üç ana başlıkta toplanıyor. Bunlar; “Kürt Bölgesel Yönetimi’nin etki alanı ve Kerkük, Türkiye’deki Kürt nüfus ve PKK, son olarak da İran ve Suriye’nin Kürt bölgesine etkisi” konularını içeriyor.

 

Barkey, öncelikle, Obama yönetiminin, Kuzey Irak Yönetimi ile Türkiye arasındaki ilişkilerin daha da iyileşerek gelişmesini teşvik etmesinin ve bilahare, bölgedeki gelişmelerden tedirginlik duyan Suriye ve İran’ın da ABD tarafından rahatlatılarak güven verilmesi gerektiğinin, özellikle altını çiziyor.

 

Konu başlığı “Çatışma” olduğuna göre, doğal olarak raporda PKK’dan da bahsediliyor. PKK konusunda Barkey’in “meli-malı” anlamındaki önerileri ise aynen şöyle; Barzani ve Talabani, artık PKK varlığına göz yummamalı, PKK’yı, terör örgütü olarak ilan etmeli ve kınamalı. Bunun için de ABD, Kürt liderlere daha fazla baskı yapmalı. Raporun tanıtım toplantısında Barkey, PKK için ayrıca iki ayrı seçenek önerirken, “ya geniş bir af ile tamamen dağıtılmalı, ya da KDP’li peşmerge güçlerine katılmaları sağlanmalı” diyor.

KARAYILAN, raporu, uluslararası komplonun yeni bir konsepti diye tanımlarken, raporun amacının ise Kürtler arası çatışma yaratmak ve PKK’yı bitirmek olduğunu söylüyor. Obama hükümetinin, kendi çıkarları peşinde olduğunu, ABD’nin, İran’daki PJAK’ı terör listesine aldığını ve bunun da esas olarak Kürt halkına karşı düşmanlık yaptığını gösterdiğini dile getiren Karayılan, “Önder Apo, ABD tarafından esir alınarak Türkiye’ye teslim edilmesine rağmen, ABD’ye karşı düşmanlık hiç yapmadık. Sadece, ABD’den hatasını düzeltmesini istedik. ABD, yaptığı bu son yanlışlığı düzeltmezse yeni bir değerlendirmeye gitmek mecburiyetinde kalırız” diyerek ABD’yi açıktan tehdit ediyor. Aslına bakılırsa PKK, uzun bir süredir, ABD-Türkiye ve Irak üçlü yakınlaşmasından büyük rahatsızlık duyuyordu. Ancak, bu rapor gösteriyor ki, bardağı taşıran son damla olmuş ve bugüne kadar ABD, PKK tarafından ilk defa tehdit ediliyor.

Örgüt, gerçekten de sıkışmış, dışlanmış, güvendiği dağlarına kar yağmış görünüyor.  Yani, tam bir “Ne oldi? Rengin soldi!” durumu yaşanıyor. Oysa ne güzeldi, yakın geçmişteki gelişmeler!!! Olsun, ABD menfaatleri doğrultusunda da olsa, Irak’ın kuzeyinde ABD eliyle bir “Kürdistan” kurulmuştu. Yol, açılmıştı yani. ABD’nin, BOP gereği, Irak’tan sonra, önce İran’a ve bilahare Suriye’ye müdahalesi de her an bekleniyordu. Sonuçta sıra, nasıl olsa Türkiye’ye gelirdi. ABD, PKK’nın İran’daki kolundan İran’a yönelik, Suriye’dekinden de Suriye’ye yönelik yararlanabilir, o’nu rahatlıkla kullanabilirdi. ABD-PKK el ele, ne güzeldi hal bu ki!!! PKK için, BOP, MOP hak getire idi, önemli olan “Kürdistan” idi!!! Aynen, köpek balığının peşinden hiç ayrılmayan küçük “yancıları” gibi. Köpek balığının ağzından taşan yiyecek artıklarından nasiplenerek beslenen, karnını doyuran, adeta o’na eskortluk yapan, her iki yanındaki “beleşçi” küçük balıklar gibi. Oysa, yancıların liderini, bu köpek balığı yutmamış mı idi, onlara göre!!! İmralı ile biten bu Kenya macerası, uluslar arası bir komplo değil mi idi, yine onlara göre!!! Hal böyleyken, neden ABD’ye ve bu komploda rolü olduğu iddia edilen ülkelere tepki gösterilmemişti, bugüne kadar!!!

Peki, şimdi “ne oldi” de böyle birden bire “renginiz soldi”, soluverdi!!!