Yoldan geçen 100 kişiye kitabın yararlarını sorsak, hepsi onlarca şey sıralar ve bununla yetinmeyip kitapları överler ve kesinlikle önemli eşyalar olduklarını söylerler. Ama işi büyütüp en son ne zaman kitap okuduklarını sorsak büyük bir ihtimalle çok sessiz kalırlar. En azından yapılan araştırmalardan yola çıkarsak Türkiye’de her 100 kişiden sadece 4.5 kişinin kitap okuması bu tezi destekliyor.
İşin özü kitap okumayan bir milletiz. Neden okumuyorsunuz diye bir soru yöneltirsek de alacağımız cevap rutindir ; “Çok meşgulum zamanım yok.” Kitap okumayı bir hobi olarak değil ihtiyaç olarak gördüğümüz zaman değişimler yaşandığı apaçık ortaya çıkacaktır. “Kitap okumak, hayatı okumaktır…” Dünya’da en çok kitap okuyan millet olarak bilinen Japonlara bakacak olursak, bu kadar kitap okumanın avantajlarını sanırım fazlasıyla alıyorlar. Dünya’nın 1 numaralı teknoloji devi olmak herkesin yapabileceği bir şey değildir. Japonların bu başarılarının altında yatan şey ise okumak.
Okumak sadece kitaptan ibaret değildir. İstatistiki bir bilgiyle destekleyecek olursak Japonya’da “Asai Shimbun” adlı bir gazete tek başına 13 milyon satıyor, yani bizim bütün gazete tirajlarımızın toplamının 2 katı. Fark ortada ve getirdiği başarılarda… Tarihe kısaca bir göz atacak olursak, her büyük insanın tarihe adını yazdırmayı başarmış kişilerin en büyük dostlarından birinin kitaplar olduğunu görebilirsiniz. Okumak için boş zaman gelmesini bekleyeceğimiz zamana kadar o boş zamanı kendimiz yaratıp bir kaç sayfa dahi okuyabilsek, geçen zamanı boşa sarfetmediğimizi anlayabiliriz.
Yine çoğu insanın problemi ön yargıdır. Zamanında bir kitap okuyup beğenmeyen insanlar hayatı boyunca kitaplara küser ve sevebileceği bir kitap olduğunu düşünmez, bununla yetinmeyip çevresindeki okuyanlara suç bulmaya başlar. Durumu gözler önüne seren bir araştırmaya da değinmek istiyorum ; Birleşmiş Milletler İnsani Gelişim Raporu’nda, kitap okuma oranında Türkiye, Malezya, Libya ve Ermenistan gibi ülkelerin bulunduğu 173 ülke içinde 86. sırada. “Türk insanı olarak masada yalnız kaldığında telefondaki eski mesajları okumak yerine kitap, gazete vb. okusaydık, medeniyet ve kültür sıralamasında birinci olabilirdik. “Ne kadar inkar edilsede her insanın kitaplara ihtiyacı vardır. Ne demiş Atalarımız “Bir kılıcın bileme taşına ihtiyacı olduğu gibi aklın da kitaplara ihtiyacı vardır.”
Sonuca gelecek olursak ; Japonlardan veya geride kalan 85 ülkeden hiç bir farkımız yok. Sadece ön yargıları yıkmak gerekiyor. Bireyler iyi olursa, ülke iyi olur, ülke iyi olursa dünya iyi olur. Her birey üstüne düşen görevi yaparsa barış içinde bir dünyada yaşayabiliriz. Okumak için rahat ortam beklemek yanlış, her ortamda okuyun, emin olun kaybetmezsiniz.
1945 Hiroshima ile yerle bir olan Japonya’nın şuan uluslararası Süper Güç olması tesadüf değil, okuyarak biçim verdiler her tarafa, ulusal olarak çalıştılar, herkes üstüne düşeni yaptı ve sonuç ortada… Daha öncede değindiğimiz gibi slogan belli aslında: “Hobi değil ihtiyaç olarak görün.”