Özlemek bu olmamalı… Ben Fatih gibi İstanbul’u sevmişken, Kız Kulesi’ne hapsedilmemeli umutlarım… Gözlerim fersiz bir fecrin, karanlık bir tabakasında böylesine çürümemeli… İçimin tablaları, sensizliğin buhurundan dilimden dışarı akseden acılar üflememeli… Ben ben değilim nicedir… Aklımdan öteye düştüğünden beri, gölgem bile yalnız bırakır oldu beni…Ne dememeli sana? Bir ”NEDEN?” dolayıp dilime; çıksam karşına, cesaretsiz kalbim bu zulmün hesabını sorabilir mi sana?… Hayır! Yapamam işte… Öyle bir kuyuya attın ki beni kendi sesimi bile işitmiyorum… Kendi gülüşlerime, dünüme, yarınıma , bugünüme hasret bıraktın beni. Neyin bedeliydin sen, neden bu kadar büyüktün yüreğimden… Ve ben neden bu kadar melankolik bir sahnede başroldeydim? Taşıyamayacağımı bile bile seni neden yük ettim ki kendime?… İşte bunların cevapları yokluklarda atıyor voltasını. Beni mahzenlere kilitleyip gittiğinden beri, gardiyanım içime akseden gölgen; duvarlarım yasakların oluyor… Ve ben, beni mahkum ettiğin en ücra köşede senin ateşinle avunarak, güneşe bile hasret kalıyorum. Mazoşistlik belki bu, belki de yudum yudum ölmenin bir adı, belki de infaz mektubumun altına atılmış bir imza… Her neyse bu, faili de mefulü de öznesi de yüklemi de sensin… Duy artık sesimi sevgili! Sensiz nefes almak imkansız. Sensiz ruhum arafta sanki. Duyduğum hiçbir kelime, sendeki anıların nameleri kadar cezbedici gelmiyor bana… Ben seni özledim, ben sana hasretim. Ne olur bu sınava sokma beni yenik düşeceğimi bile bile… Bu ihtilalden sağ çıkmam ben. Bak öldüm!… İçimin kaldırımlarının köşesinde bir meftayım şimdi… Kıl o vakit cenaze namazımı! Bir sâlâ oku duysun herkes çığlıklarımı! Toprağa gömerken ne olur iki damla gözyaşını sür içimin en iç yanına… Belki deva olur yarama… Ama bil ki sevgili, çıkarsam Rab katına sevgimin boyutlarının büyüklüğünü mizanda ölçtüreceğim bir bir… Korkma zulüm değil bu yaptığım. Ben Rabb’imin rahmeti sinsin istiyorum üzerine. Belki o zaman anlarsın seni ne kadar vefakâr ve cefakâr sevdiğimi… Artık senden sevda dilenmek mi? Tövbe!… Ben alın teri olmayan lokmayı sokmadım sinemden içeriye. Sevgisiz bir kelamı da dokundurtmam yüreğime… ELVEDA SEVGİLİ… Git artık dokunma düşlerime…
Tebrikler…
… Her neyse bu, faili de mefulü de öznesi de yüklemi de sensin…
beğenileriniz için çok teşekür ederim …devamı gelecek inşalah…
Elinize,emeğinize ve yüreğinize sağlık çok güzel yazmışsınız.Devamını bekliyorum.
Duygu yoğun, şirsel, hoş bir yazı…
Sevgi ve hasret ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi, tebrikler saygıdeğere hanımefendi.
çok güzel tarif etmişsiniz. çok duygusal. tebrikler.