Kendimizi tüketiyoruz, Mutluluk içimizde…
Bu soruyu çok defa sordum kendime neden her şeyden sıkılıyoruz! Genelde insanlar elde ettikleri şeylerden bir süre sonra bıkmaya başlarlar… İnsanlar ilk başlarda kendileri için çok zor imkansız gelen şeyler için uğraşırlar ama yavaş yavaş bıkmaya başlarlar.Tüketim toplumunda aldığımız yeni bir cep telefonu bir süre sonra bize zevksiz gelmeye başlar… Yada beğenerek aldığımız bir pantolon kazak için bunu nasıl almışım bu ne iğrenç bir şey demeye başlarız…
İlişkilerde de bu durum böyledir… Karşımızdaki insan bize ilk başlarda kusursuz gelirken sonraları yavaş yavaş kusurlar aramaya başlarız…
Bulduğumuz kusurlar ilk başlarda kendi içimizde olduğu için sadece bizi mutsuz eder ama yavaş yavaş bakarız ki artık karşı tarafa yansıtmaya başlarız bu kusurları ve karşımızda ki insanı da mutsuz etmeye başlamışız…
İşte Türkiye’de ve Dünya’da son yıllarda artan boşanmaların nedenlerinden biri de budur. İnsanlar ilk başta çok mutlu huzurlu bir hayat geçirmek için seçtikleri kişileri beğenmemeye başlarlar zamanla bıkarlar… İlk başlarda çok sevimli gelen şakalar espriler oyunlar zamanla iğrenç gelmeye başlar… Mutluluk yeni oyunlarda aranmaya başlar…
İşte tüketim toplumu olduğumuz bu dönemlerde elimizdekinin değerini bilmeli ona sahip çıkmalı elimizdekiyle yeni oyunlar aramalıyız.
Mutluluğu hep yenilikte aramak yerine mutluluğu içimizde aramalıyız.