Yazar: kadir sen

Cemaatler-Tarikatlar ve Türkiye Cumhuriyeti

. Son günlerde özellikle -15 Temmuzdan -sonra aziz milletimiz uğradığı ihanet karşısında cemaatlere tarikatlara karşı cephe almış, ne olursa olsun mesafeli yaklaşmaya başlamış oldu. Kamuoyunun bu kararı elbette haksız değildir. ..Cumhuriyet döneminden sonra yaşanan Din-i mübin-i Islam dan uzaklaşma süreci boyunca uygulanan baskı, Tekke ve Zaviyelerin kapatılma kararı halkımızda bu tip oluşumlara karşı ilk olumsuz tepkilerden biridir. .. Gerçi Osmanlı döneminde ortaya çıkan Feyzullah efendi vakası da bu konuda elbette değinilmesi gereken hususlardandır lakin bu yazımızda yakın tarih üzerinden hareket edeceğimizden bu vakayı başka bir yazıya bırakalım. .. Milli şef(!) döneminde ortaya çıkan dini boşluk Demokrat parti dönemindeki rahatlamayla birlikte milletimizdeki dini eksikliği tamamlamaya yönelik ortaya çıkan cemaat ve tarikatlarla kapatılma yoluna girilmiştir. ..II. Dünya savaşından önce bu topraklarda cirit atan Ingiliz ajanları bize orta doğuda bu coğrafyada dini ele almadan başarılı olunamayacağını göstermişti. Ingilizler bunu anladı ve kendileri lehine elbette kullandılar. .. II. Cihan harbinden sonra yeni süper güç olarak yükselen ABD efendisinin tembihlerine uyarak ilk müdahalelerini dini temelli yürüttü. Yeni mezhepler ortaya çıkardı. Bu yeni mezheplerin savunucusu olarak ortaya çıkan terör örgütlerini kurdu, destekledi. Bunun yanında asırlardır süren Sünni-Şii çatışmasını körükledi. . Türkiye diye başlık attık, Orta doğuya geldik farkındayım. Lakin Anadolu ile Trablusgarp kardeştir, Bağdat ile Konya, Musulla Sivas, Rize ile Iskenderiye kardeştir dostlar. Ayıramazsınız. . Biz yeniden Türkiyeye dönelim ana yurdumuza atayurdumuza. Demiştik ya dini boşluk diye. Din bakımından da zayıflatılan halk artık kıvama gelmiştir....

Devamını Oku

Planlanan Mezhep Savaşı

Haşdi Şabiler. Son günlerde Sünni yerel halka yaptığı katliam ve tecavüzlerle basında yer alan Suriye ve Irakta yapılanmış İran temelli bir örgüt. Bu bize medyanın söyledikleri. Peki gerçek öyle mi? Bir önceki yazımızda vurguladığımız yaklaşan Türkiye-İran savaşları için çok güzel bir aktör. Haşdi-Şabilerin fiilleri şii temelli gösterilip Suriye-Irak ve Türkiye deki tüm Sünni coğrafyası şiilerle bir savaşa alıştırılıyor olabilirmi ? Plan çok sinsice. İngilizler hem Abd-Alman desteği alan pydyi saf dışı etmek ,hem rejimi devirmek, hem de bir Sünni-Şii savaşının fitilini ateşlemek için kullanabilecekleri örgüt bu haliyle oldukça da kullanışlı. Diğer etmenleri es geçsek bile (ki bu oldukça zor) olası bir Türk-Acem savaşı Ortadoğudaki en önemli iki gücün zayıflaması demektir. Buysa Arap yarımadasından çine tüm müslüman dünyayı ABD etkisi altındaki Suudlara bırakmaktır. Zaten Abdnin her işgalinde Türkiye den yardım istemesi ve PKK, Türkiyenin son varoluş mücadelesine yorgun bir orduyla girmesi ve pazarlıkta elini zayıflatmak amacıyladır. Yakın gelecekteki bir savaş Türkiye’yi Irakın sonuna götürür. Bu nedenle hem şii hem Sünni kesimin propagandaya gelmemesi çok önemli.Türkiye Hristiyan bir devletle bile ortak olabilirken neden hep iran düşman olarak lanse edildi. Cevap yine bizden gelsin. Eğer Türkiye ile İran Ortadoğu da ortaklık kurursa önlerinde hiçbir güç duramaz. Şii ve Sünni yoğunluğa göre paylaşılacak -Irak ve Suriye toprakları her iki taraf için de en karlı pazarlık...

Devamını Oku

Varlık Fonu Aldatmacası!

1909 da Sait Halim Paşa (kendisi sadrazamdır) güya Devleti Aliyenin borçları hasebiyle National Bank of Turkey adlı bir bankaya Turkish Petroleum Company (İngilizlerin kurduğu Irak petrollerini çıkarmaya çalışan bir oluşum.. Anglo-Persian Oil şirketinin Osmanlı versiyonu. İki oluşum petrol bakımından zengin iki Ortadoğu ülkesini sömürmek amacıyla kurulmuştu.. İran şahı ülkesinin petrollerini Baron Julius de Reuter isimli bir iş adamına vermeye mecbur oldu. Baron Julius de Reuter şu meşhur Reuters Haber Ajansının kurucusudur!). Petrolünü rahat çıkarabilsin diye imtiyazlar vermişti. … Hani diyorlar ya 21.yüzyılın petrolü bor diye. Biz o günkü petrol savaşını kaybettik ve yüzyıldır belimizi doğrultamadık.. Şimdi aynı yöntemle yeni petrolümüzü kaybediyoruz.. … Resmi gazete “dış ülkelere borcumuz yok” diye övünenlere inat iki üç aya bir sitesinde borçlar yayınlıyor. Hükümet yaptığı borçları kapatmak niyetiyle önce altın hesapları açtı. Sonra dolar bozdurttu.. Para topladı.. Ama yetmedi. Çünkü borçların ardı arkası kesilmiyor. Şimdi hükümet değişse Sultan Vahdettin’in haline düşecek yeni hükümet. Borç batağına batmış koca bir ülke.. … Özelleştirme adıyla milli kurumları sattı. Şimdi de varlık fonu adıyla yeni petrolümüzü satıyoruz. Allah bu millete petrol fırsatını verdi, kaybettik. Şimdi bor nimetini verdi.. Kaybetmemeliyiz.. Çünkü üçüncü bir şanstan emin...

Devamını Oku