Başbakan’ın Dediği Gibi: ”Türkiye Artık Eski Türkiye Değil”

Otobüse Molotof

Sponsor Bağlantılar

Son günlerde burunla yatar, burunla kalkar olduk. Gündemdeki diğer önemli konular 5-10 saniyelik haberlerle geçiştirilirken bu “Öz Evlatların Burunları”na saatler hatta günler ayrılması insanı  “Ne Burunmuş be?”  düşündürmüyor da değil. Son bir haftada sayısı onları bulan şehitlerin haberlerine 5-10 saniye yer verilirken, hatta bazı basın organlarında hiç  yer verilmezken, Samsun’daki ve Hakkâri’deki burun vakalarına sanki Hakkâri, Mersin, Şırnak ve İstanbul’dakilere; “Hadi, hala ne duruyorsunuz? Öcünüzü neden almadınız?” dercesine saatlerce yer verdiler. Şehit haberleri ve terör yanlısı gösterilere fazla yer vermeyelim, 6-7 den az şehit olursa haberini vermeyelim insanlarda tepki oluşmasın diyen Birand ve onun zihniyetindeki bir takım haberciler, “Öz Evlatların Burun Vakaları”nı öyle dillendirdiler ki, terör sempatizanlarını öyle tahrik ettiler ki (onlarda bahane arıyordu zaten) Hakkâri, Mersin, İstanbul, Şırnak ve son olarak da Samsun’daki saldırılar meydana geldi.

Panzer Taşlama

Bunları  söylerken şiddeti tavsif ettiğim zannedilmesin. Çünkü ben de biliyorum ki Samsun’da Ahmet TÜRK’e atılan yumruk ne terörü  bitirecek, ne de sorunlarımızı çözecekti. Aksine Hakkâri’de kapanan kepenklerin, taşlanana panzerlerin, Mersin’de savaş alanına çevrilen sokakların, İstanbul’da saldırılan emniyetin, Şırnak’ta askeri aracın taranmasının ve Samsun’da şehit edilen polislere düzenlenen eylemlerin bahanesi olacaktı, oldu da. Ne diyelim? Onlarca şehide, Molotof kokteyli atılan otobüste babasının kucağında can veren kızımıza, yakılan yıkılan sokaklara, taranan polis araçlarına, suçsuz olduğu halde sürülen polislere üvey evlat muamelesi yapılırken; Terörün siyasi temsilcilerine, Hakkâri’de polise saldırırken burnu kanayan çocuğa ve tüm terör sempatizanlarına öz evlat muamelesi yapılan bir zamana geldik.

Habur Karşılama

Başbakan Erdoğan’ı dinleyen, sahiplerinin sesi Zaman ve benzeri gazeteleri okuyan, Samanyolu ve onun gibi yandaş televizyon kanallarını  izleyenlere ise memleket güllük gülistanlık(!), hiçbir sorun yok(!), ekonomi eskiye göre çok iyi(!), Türkiye bölgenin lider ülkesi(!), dış politikada söz sahibi(!), kısacası Başbakan’ın da hep dediği gibi “ Türkiye artık eski Türkiye değil”.

Evet, Sayın Başbakan haklısınız. Türkiye, sizin de dediğiniz gibi eski Türkiye değil. Türkiye artık öyle bir Türkiye oldu ki;
 
Başbakanı hiç gitmese ayda bir Amerika’ya gidip direktif alan, her dönüşünde de gündemi değiştiren, Dış İşleri Bakanı Rusya’da bozulan, Sanayi Bakanı Çin’de bozulan, Başbakanı Amerika’da otel kapılarında bekletilip itilip kakılan, Büyükelçisi İsrail’de iskemleye oturtulan, teröristle pazarlık eden, bir avuç eşkıyaya pabuç bırakan, teröristi sınır kapısında karşılanan ve ayağına Hâkim Savcı gönderilen, şehit yakınları coplanırken terörist cenazelerinde belediyelerinin araçları kullanılan, çocuğunun dershane ücretini ödeyemediği için intihar eden annelerin, borcunu ödeyemeyip yaşamına son veren babaların olduğu, işsizlikten hırsızlığın ve gaspın kol gezdiği, bir Belediye Başkanı’nın çıkıp Başbakanına ve Devlete has sittir oradan dediği, bir ülke oldu. Tüm bunlarla birlikte ne yazık ki; bu memleketin asıl sahiplerinin “Öz Yurdunda Garip, Öz Vatanında Parya” olduğu bir ülke oldu.
 
Haklısınız Sayın Başbakan haklısınız, sizin de dediğiniz gibi: “Türkiye artık eski Türkiye değil”.

Emrullah TÖREN
18.04.2010