Van’da 7.2 deprem oluyor. Halkın desteğiyle hazırlanan malzemeler tırlarla sınıra ulaşıyor. Bu noktadan sonra işler rayından çıkıyor. Yağmalar, organizasyondan yoksun yardım dağıtma görüntüleri ekranlardan hiç eksik olmuyor. Derin derin nefes alıyorum. Sabırlı olmak gerekiyor. Sabreden derviş muradına ermiş.
Biz muradımıza ermeden kar yetişiyor. Deprem acısına bir de kar ekleniyor. İşin tuzu biberi oluyor yani. Bu soğukta çadırı olmayanlar ne yapacak? Bana mı düşmüş onları düşünmek? Onları benden fazla düşünen “Kimse Yok mu” derneği var. O kadar çok düşünüyorlar ki hatıra olsun diye çocukların yüzlerine pastel boyalarla 7.2 yazıyorlar. Daha sonra çocukların resimlerini gazetelere servis ediyorlar. Reklamın iyisi kötüsü olmaz. Küçücük bir çocuğu depremin rengiyle boyadıklarını görünce insanlığımdan utandım. Daha sonra iş koşuşturmasına verince kendimi, ne için utandığımı unuttum. Hatta bir ara Van Depremi’ni de unutmak üzereydim ki şu 5.6 karşıma çıktı. Bu depremin enkazından şimdiye kadar yirmi iki kişinin cesedinin çıkarıldığını öğrendim. İki gazetecinin cesedi de Bayram Oteli’nden çıkarılmış. Hasar tespiti için dilekçe veren, daha sonra dilekçesine karşılık bulamayan Bayram Oteli. Bayram Otel’in sahibi durumu açıklayınca devlet ahalisi su topu oyununa başlıyor. Erdoğan Bayraktar topu İtü’ye atıyor, daha sonra vali maça dahil oluyor ve sonuç olarak Tayyip Erdoğan olaya el koyuyordu. “İhmali olanlardan hesap soracağız” diyerek doksanda golü atıyordu. Evet, Bayram Oteli’nde iki gazeteci cesedi çıkarılmıştı. Bunun dışında devletin ihmaliyle yirmi kayıpta diğer hasarlı hasarsız evlerden verilmişti. Olsun. Önemli olan devlet eliyle olayların düzeleceğinin açıklanması değil miydi?
Sponsor Bağlantılar
Küçüklüğümüzde en küçük hata yapsak utanıyor, kaçacak yer arıyorduk. Yani utanacak kadar yüzümüz vardı. Eee beyler siz kaçmadığınıza göre istifa edin. Yani ufacık bir tepki verin. Onu da mı vermiyorsunuz? Bana söyleyecek ne kalıyor ki. Bunun adı alenen yüzsüzlük. Eğer bu yüz yılda bir cezası varsa savcılara duyurulur.
Dip Not: Bu arada BDP ne için olayları kışkırtmaya gidiyor. Taşla sopayla olayları gerecek kendine pay çıkaracak. Ne için depremden önce “bizim bölgemiz” diyerek caka sattığı Van’daki binaların denetimini yapmadı. Ne için yapsın ki be kardeşim? İki laf sokuşturur, üç çingenelik yapar ve halkı tekrar yanına çeker. Cahil halka bir de depreme dayanıklı ev mi yapacak? İyi de bunu yaparsa bu işten karı ne olacak? Yani kaç koltuk daha meclisten kapacak?
Yazar Sözü: Yüzsüzleri çevrenize bir dakika barındırmayın. Onlara sakın prim vermeyin. Eğer onlar destek görür ve idari makamlara yerleşirlerse o zaman vay halinize… Ölüm size yaşarken gelir.
En azından senin, birilerini çok kolay bir şekilde karalamandan daha az basitir. Ne dersin? Ayrıca internete düşmediğini idia ediyorsun ama bu konu ile ilgili hem bazı gazetelerde hem de bazı haber sitelerinde haberler yer aldı. Onları görmemen ayıp değil ama ısrarla hatanda ısrar ekmen ve “neden internete haber düşmedi” demen ayıp.
Kurgu haber olduğuyla ilgili internete ne için bilgi düşmüyor. Anladığım kadarıyla o bölgenin bir muhabirinin kasıtlı olarak yaptığını söylüyorsunuz. Bu kadar basit olabilir mi? Sanmıyorum
Bir haber ajansının muhabirleri yazmışlar 7,2’yi. Yazdıktan sonra da kurgu bir haber yapmışlar. Söyledim ne yapacan şimdi? Bunun için mi istedin mail adresimi?
Eğer ben yanlış yazdıysam doğruları söyle. Kim yazdı orada çocukların alınlarına 7.2’yi. Açıkça söyle.
Hayırdır Ömer niçin görüşmek istiyorsun? Ne görüşeceğiz?
mail adresinizi verir misiniz görüşmek istiyorum
Ömer ben gazeteciyim… Bazen gerçekler ile insanların anladıkları arasında fark olabiliyor…
Başkası mı yazmış. Emin misiniz? Siz nereden biliyorsunuz? Ben haksız yere kimseyi suçlamak istemem. Sadece anladıklarımı yazdım
Ömer, bu deprem en hızlı müdahale edilen depremdir. Çadır ihtiyacı veya diğer konulardaki birçok şey yalan. Buna emin olabilirsin. Ufak tefek kordinasyonsuzluk oldu ama genel itibariyle başarılı geçti deprem sonrası. Eleştirilebilecek şeyler var tabi.
Bu arada Kimse Yok mu ile ilgili yazdığın şey yanlış. İşin aslı bu değil. O çocukların yüzlerine yazılan o yazıyı ‘Kimse Yok mu’cular değil başkaları yazıp o anıhaberleştirdiler. Yakında kimlerin olduğu da ortaya çıkar. İşin aslını araştırmadan herhalde yazmamak gerekir ama eleştirmek de çok kolay dimi ama…