İman Nedir?

(Arapça: إيمان‎‎), Etimolojik) olarak güvenmek ve samimiyetle inanmak anlamlarına gelir.

İman! Herkesce bilinen ve herkesçe benimsenip hayata sürülen kelime.

Sponsor Bağlantılar

Aslında hayatımıza yansıyor mu yoksa yansımıyor mu diye baktık mı hiç? Belki de hiç uğraşmak istememişizdir. Veya zamanımız olmamıştır bahanesini öne sürmüşüzdür.
Hiç…?
Anne Baba veya Büyüklerimiz tarafından sürekli baskı içerisinde “İman Et” kelimelerinden duyduk mu? Anlamını bilmeden, anlamını söylemeden, bilmediğimiz bir kelimeyi uygulamamızı söylerler hep. Acaba kendileri iman nedir biliyorlar mı?

İman denilince günümüzde sadece Allah’a duyulan ve başka kişilere, nesnelere veya olgulara duyulması bir o kadar ilginç ve bunun yanısıra bir o kadar da saçma gelmiştir bize.

Ansiklopedik bilgilerine bakıldığı zaman İman’ın her somut veya soyut varlıklara duyulacağının yanında, yine bakıldığı zaman, inanmak manasına geldiğini de göreceğimizden eminim. Ama insanlarımızın tembelliğinden doğan araştırmamazlık huyu birçok bilgilerden de kendilerini mahrum etmiştir.

Allah’ın, herkesce bilinen İkra Süresinin ; Oku emri olan ayetinin, Allah’ın İlme önemi aşırı derece verdiğinin  kanıtı değil midir?… O zaman bizi okumaktan alıkoyan nedir? İyice düşünsenize? Ve insanlar bunun bilincine sahip olduklarına rağmen okumaya yeltenmemiş ve cahilce geleneksel ve kültürel olarak oluşturdukları dine uymaktadırlar.

Görüyoruz değil mi  Müslüman geçinen arkadaşlarımızı?  Ve kendilerinin diğer tarafta kurtarılacağına dair çokça emin olanları? isterseniz gidin sorun, her insana sorun.! ama inançları birbirine uyuşmasa bile kendilerinin doğru olduğunun savunacaklardır…

Neyse ana konumuz olan İman’a geçelim.

ve bir örnek verelim.

Misal her insanın çaya duyduğu imanın basit bir örneğine bakalım.

Diyelim ki güvenmediğimiz bir tanıdığımızın evine gittik ve önümüze çay getirdiler ve bizde güvenmediğimizden dolayı içmek istemesek bile, ayıp olmasın diye çayı içmek zorunda kalırız, belki bazılarımız yaşamıştı. Ve hemen çayı içme evreleri gerçekleştiririz.

İlk önce çayı içmeden önce çay olduğuna dair çaya bakar ve güvenmeye çalışırız. Daha sonra biraz inceler detaylara falan bakarız kimseye çaktırmadan tam güveniriz J. ve bir yudum alırız.  Yudumu alıp tattıktan sonra çay tadı geldiğinin farkına varır ve emin oluruz..

Artık çaya güvendik ve çay olduğuna dair emin olduk ve bir dikişte kafamıza kaldırıp içtik bitirdik. Teslim olduk yani. J
İşte çaya imanımızı gerçekleştirdik..

Şimdi
Allah İman nasıl olunmalıdır? onu öğrenelim..

Allah’a da iman 3 evre geçirmektedir. Bunlar;
Güvenmek
Emin Olmak
ve Teslim Olmak’la son bulmaktadır.

Önceki paragraflar da hatırlarsanız bir çay örneği vermiştik. İşte Allah’a olan İman’da çaya olan imandan çokça güçlü olmalıdır.

Şimdi Allah’a iman nasılmış bakalım..

* GüvenmekBirinci Evre; Evet Allah’a güvenmemiz lazım değil mi.. Yaradan’ımız olduğunu bilmek için güvenmemiz lazım bu şart yani…?O Yüzden Allah’ın gerçek ilahımız olduğuna dair araştırmalar yaparız ve özelliklerine bakarız. İndirdiği bahsedilen Kuran’a da bakarız inceleriz okuruz ve güvenmek isteriz. Yapılan araştırmalar sırasında birçok dokümanlarda ki harikalar, muhteşemlikler ve kusursuzlukların olduğunun farkına varırız. Ve aradığımız İlah’ın bu olduğuna karar veririz. Ve sonunda güveniriz. Çünkü En Güçlü olan O, En merhametli olan O, en adaletli olan O, ve saymadığımız her mükemmelliyetçi özellikler O’nda bulunmaktadır.

* Emin Olmakİkinci Evre; Daha sonra Emin olmak için dökümanlar söylentiler veya Kuran denilen kitabına tekrardan bakar dünyayla bağlantı kurarız… Emin olmaya çalışırız. Bir zıtlık bulmadığımızda artık tek ilahımızın, gerçek ilahımızın, Allah olduğuna karar verip tam anlamıyla emin oluruz.

* Teslim OlmakÜçüncü Evre; Daha sonra itaatine girer, sadakatle ve acizlikle teslim oluruz.

Yani Allah’a olan İman her zaman büyük sorumluluk gerektirmiştir…

Sadakati, dürüstlüğü bozmaksızın ona itaat etmemiz gerekmektedir. Emirleri altında yaşantımızı ona göre düzenleyip kararları Allah’ın emirleriyle vermemiz gerekmektedir.

Yani iman dillerde tek son bulmamalıdır, iman kalplerde tek son bulmamalıdır, iman tek fiiliyetlerde son bulmamalıdır.

Yani İman kalpte olanın, dillere dökülmesi, daha sonra fiiliyete yansımasıdır.

İman çok büyük ve meşakkatli yoldur. Ne zaman karşına ne çıkacağını bilemezsin sadece güvenip emin olup ve teslim olursunuz. (M. Ensar GÜNDÜZ)

Yazan: M Ensar GÜNDÜZ       
Tarih: 23/11/2012 23:31
Düzenlenme Tarihi: 25/02/2012 04:40
E-Mail: ensar_qunduz@hotmail.com