Eskiden biz onları denetliyorduk, şimdi onlar bizi denetliyor.
“Salavat kuvvete göredir” derler. Sözde soykırımı inkara, hapis ve adli para cezası, “ilk çağlarda bile böyle bir ceza yok”.
Medeniyetler beşiği diye kendini sunan Avrupanın “Tek dişi kalmış canavar” olduğunu anlatmak için ortacağa bile gitmeye gerek yok.
Ruanda: 700 bin insanın Fransız askerleri tarafından katli.
Cezayir: Tam iki milyon müslümanın gaz odalarında zehirlenmesi, fırınlarda yakılması, kurşuna dizilmesi.
Ruandaya, Cezayire de gitmeye gerek yok.
Maraş’a gidelim. Gaziantep’e gidelim, Adana’ya, Şanlıurfa’ya, Ermenilerle birlikte müslüman Türk’e yapılan katliamlara…
Tabi bizden derslerini Sütçü İmamdan, Şahinbeyden, Karayılandan ve isimsiz binlerce kahramandan aldılar ama hala derslerini ezber edememişler.
Batının kendisiyle, kendi tarihiyle Yüzleşmesini istemek boşuna, Batı kendi yüzüyle yüzleşemez. Çünkü; “iki yüzlüler”.
Hangi yüzüyle yüzleşecekler? Canavar yüzüyle mi, insan yüzüyle mi?
– İfade özgürlüklerinden anladıkları İslamın Peygamberine hakaret etme özgürlüğüdür.
– İfade özgürlüklerinden anladıkları Türkiye’nin bölünmesine yönelik tüm düşünceleridir.
– İfade özgürlüğünden anladıkları Türklüğün ve İslamın aşağılanmasıdır.
Evet.
Tarihte güçlü olduğunuz zaman Krallara taç giydiren ülke, güçsüz olduğu zamanlarda kendi tarihine bile yabancıların burnunu sokmasına izin vermiş.
Fransız meclisinde bunlar olurken bizim oylarımızla seçilen milletvekillerimiz ne yapıyor?
Beklenen ve olması gereken Tüm partilerin birleşip Fransaya gerekli cevabı vermesi değil mi?
Türk kamuoyu Fransız meclisinin saçma kararına tepkileri çığ gibi büyütürken, onların böyle bir derdinin olmadığı ortaya çıkıyor, on bir gün tatile çıkmadan mecliste alınan son karar;
Milletvekili emeklilerine %80 zam ve iki yılda emeklilik, hem de bu zamana kadar hiç bir konuda anlaşamayan tüm partilerin ittifakıyla!
Bunun yanında ikinci bir uyanıklık var:
Maaşlarını Başbakanlık Müşteşarına değil, Cumhurbaşkanının maaşına endeksliyorlar!
Niye; Çünkü, Maliye, “Başbakanlık Müşteşarı” maaşını denetliyebilir, Cumhurbaşkanına endeksli maaşları asla. TBMM de bunu çakmış, Başbakanlık müsteşarından kendilerini kurtarmışlar.
Ne diyelim;
Salavat kuvvete göredir, Sadaka Saraydan dışarı çıkmıyor.
Ali bey sizi ikna etmeye çalışmıyorum, zaten buna niyetim de yok ama bir şey var ki ister siz kabul edin, ister etmeyin, o da şu: “EVET, BİZ ET VE TIRNAĞIZ!”
Siz farklı düşünmeye devam edebilirsiniz, hoşçakal
Vala nasıl bu kadar duyarsız bir toplum olduk, olabildik? Doğu’da, Şırnak’ta, 40’a yakın sivil hava bombardımanında öldürülüyor. İnanmayanlar, buyrun burdan yakın: TSK resmi açıklama yaptı. Olay doğru. Üç maymunu oynamayın. Sosyal paylaşım sitelerine ve bu siteye bakıyorum. Aman Alah’ım! Sonra da “Ama biz etle tırnak gibiyiz” diyorlar! N.h öyleyiz? İnsanlar ölüyor hala daha görmezden geliniyor? Bakın TV’lere. Haber kanaları bile 1 dk. verip geçiyorlar saldırıyı. Ama öğretmenlerin eylemini canlı yayınlıyorlar aynı dakikalarda! Aynı şey Van depreminde de olmuştu. Ölenler için “iyi oldu” denmişti. Bu kadar mı duyarsız ve insafsızsınız? Yazık…
Kardeşim oturduğunuz yerden insanların kalbini mi okuyosunuz? Yok bu vicdanlı, bu insafsız. Sizin gibi düşünmeyenler insafsız vicdansız iyi vala
Ali bey, siz her gördüğünüze “doğrudur!” diye inanır mısınız? araştırma yaptınız mı? Gazete bir haber yazdı diye buna hemen “Doğrudur!” demek yanlıştır bence… Sonra bir de çok prokovatif bir şey söylüyorsunuz “Kürt vatandaşlar öldü…” diye, yapmayın bunu kardeşim yapmayın ya! Kürtlerle biz aynı halkız, onlar ve şunlar değiliz, “Biz” iz! Biz, aynı miletiz. İnsanları manavda soğan sarmısak ayırır gibi “Kürt-Türk, Alevi-Süni vs vs” diye niye tasnif etme gereği duyuyorsunuz? Birazcık irfan ile konuşsanız ne kaybedersiniz? Hem suç işleyenler varsa bu memleketin yargı mekanizması devreye girer ve gereğini de yapar, merak etmeyiniz. Ön yargılı olmamakta ve makul davranmakta sayısız yararlar vardır sanıyorum; öyle değil mi?
Görmediniz mi fotoğrafları, okumadınız mı TSK’nın açıklamalarını? El insaf! Sırf Kürt vatandaşlar öldürüldüğü için bu kadar suskunsunuz değil mi? Siz önce gidin o görüntülere bir bakın. Biliyorum içinizde en ufak bir üzülme olmayacak ama orada kopan bacaklar var. Sonra gidin TSK’nın ve Şırnak Valisi’nin açıklamasına bakın. Olanlar nasıl doğrulanıyor. Tabi insafınız varsa!
Düşmanın harekatına destek vermek eskiden beri vatanda bizimle beraber yaşayan bazı insanların amaçları olmuştur. Bazı Ermenilerin bu ülke vatandaşlarına ve askerine karşı yaptığı ihanetleri, Fransızların Doğu ilerinde yaptığı zulümleri, Çanakalede 250 000 askerimizi şeht edenleri, Karda soğuktan donanrak şehit olan 90 000 askerimizin savunmasız ailelerini kör testerelerle katladenleri ve tarihte yaşatıldığımız sayısız çileleri hiç zikretmeyenler. Söz konusu ülke düşmanlarının çıkarları olunca, dünyanın en iyi eğitim almış ve en cesur pilotları Yani eğer anlayamıyorsanız Türk pilotları söz konusu olduğunda, Düşmanı bile şaşırtacak kabiliyete dedikodular üreterek :
“Hata çok yeni bir bilgi var: Türk jetleri PK’lı diyerek 40’a yakın sivili öldürmüş”
cümleleri ile canla başla düşman çıkarlarına hizmet etmektedirler. Kayıtlı belgeleri önemsemeyen sizler, kendi uydurduğunuz yalanları kaynak diye yuturmaya çalışmayın. Bu kaynaklarınız olsa olsa çamurlu birer kaynak olmaktan öteye gidemeyecektir.
yazınız çok güzel olmuş, tebrikler
Cüneyt bey, moralinizi bozmayınız, yazınız çok güzel, içerik olarak da dopdolu… Bundan sonraki çalışmalarınızda da başarılar dilerim.
Şu Ali beyin enerjisine hayranım doğrusu… Devletin kurumlardan oluşan soyut bir kavram olduğunu geniş izahlarıma rağmen bir türlü anlatamamış olduğuma yanıyorum.
Bakınız değerli kardeşim, sana ezberletilmiş bazı ezber lafları tekrarlayıp durmaktan vazgeçiniz; Devlet denilen şey, adından anlaşılacağı gibi devasa bir organizasyondur. Bu organizasyonun bir maliyesi vardır, güvenlik birimleri vardır, hukuk mekanizması, rejimine göre adı değişen sosyal güvenlik kurumları ve bu kurumlarda çalışan personeleri ve devlet erkini kulanan yöneticileri vardır. Devlet, bir topluluğun ama kıvanç, tasa, tarih, inanç ve bir sürü şeyin toplamından oluşan bir kültür birikimiyle bir arada yaşama iradesi gösteren bir topluluğun oluşturduğu bir kompleks yapıdır.
Şimdi siz, tarih içerisinde bir takım kişi veya zümrenin mağduriyetinden bahsediyorsanız eğer, önce bunu kimin, yani dönemsel olarak devletin hangi görevlileri tarafından yapıldığını açıkça belirtmeniz gerekir, bu bir… İdia ve propaganda ile ve genelemeler yaparak değil ortaya kabul edilebilir belgeler koyarak bunun hesabını yapanlardan sorabilirsiniz ancak, bu iki…
Devlet, devlet diye ağzınıza pelesenk yaptığınız şey neyse takiye yapma dürüstlüğünü göstermeniz umulurdu, ama neyse, ben sizin art niyet taşıdığınıza inanmak istemiyorum; sadece etki ajanları tarafından biraz kafanızın karıştırılmış olduğunu düşünüyorum.
Her tarafa yetişmeye çalışıp aynı lafları etme çabası göstermeniz ve bu uğurda ortaya koyduğunuz enerjinize hayranım.
Derslerinize çok iyi çalışarak bu memlekete hayırlı bir insan olmanızı yüce Tanrı’dan niyaz eder, sevgi ve saygılar sunarım kardeşim.
Şimdi…
Fransa, oralarda katliam yaptı diye bizim bunu, mazur mu görmemiz gerek? “Onlar yapmış biz de yapak mı diyek?” Bilmiyorum adı soykırım mıdır o 1915 olaylarının ancak şu bir gerçek: Devletimizin geçmişi çok da temiz değil. Dersim var, Ermenilerin sürgün edilmeleri var, 1960, 1980 darbe dönemleri ve bu dönemlerde işkence görenler, ölenler var, 28 Şubat postmodern darbesi var. Hata çok yeni bir bilgi var: Türk jetleri PK’lı diyerek 40’a yakın sivili öldürmüş.
Tebrikler
Cüneyt bey, mesajı çarpıcıi açık ve net bir yazı yamışsınız, tebrikler