Güller güzeldir, dikenleri olmasa
Transfer güzeldir, ah şu yanlışları olmasa!…
Evet sizlere bir şiir bölümünden esinlenerek yapıp bir o kadar da komik olan ve paylaşmak istediğim sporla ilgili bir kıta hazırladım… Ve konumuza geçelim;
Malumunuz bu günlerde futbol dünyasında en çok konuşulan şey transferlerdir. Yaz mevsiminin bı sıcak günlerinde başta Futbolda olan sıcak transferlerle hop oturur hop kalkarız. Çok ama çok önemli paralar adeta havada kuş olup uçuşmuş halde gözüküyor.
2000 yılları öncesine bakacak olursak ülkemizde açıkçası şimdiki gibi pek önemli transferler yapılmıyordu ve A milli futbol takımımız yarı finale çıkacak kadar, avrupada iddialı konuma gelecek kadar başarı sergileyemiyordu.Bu da türk futbolunun yavaş yavaş gelişmeye meğilli olduğunu bir göstergesi olmuştur.Ancak bazı yanlışlar maalesef türk futbolunun ilerleyecek yerde gerilemesine de katkı sağlamıştır. Gelin bu yanlılşları beraber inceleyelim:
Ülkemiz futbolnun ve sporunun gelişememesinin bir çok tarafı var aslında ama burda sizlere transfer yanlışlarından bahsedeceğim.
Özellikle dikkat ettiğimizde türk futbol kulüplerinde ‘yabancı yetenekli transfer’ merakı kulüplerimizin başına çok iş aşmıştır. Gerek maddi yönden ciddi zararlar,gerek kulübün menfaatleri açısından olan ciddi zararlar bu yanlış transferler yüzünden başa gelmiştir.
Şimdi biz A diye bu futbol takımı düşünelim. Bu A takımının yönetimi 2-3 tane yabancı merakı olduğundan yetenekli düşündüğünden yabancı transfer yapar ve bu yönetim paf takımı ve ülkesinden kendi yetenekli futbolcularına fazla güvenmez ve aldığı bu yabancı futbolcularına fazla şans da vermez ve kötü olduğunu görür veya bunun yargısına kapılır. Bu sefer yabancı sınırı da olduğundan bu oyuncuları satmak ister. 3 milyona aldığı futbolcuya gelen en ciddi teklif A takımı kadar fazla iyi olmayan bir kulüp tarafından yapılan en ciddi teklif 800 bin veya 1 milyon olur. Zarara girdiğini kabul eden bu takım bu 3 milyona aldığı yabancıları mecbur olduğundan 2 milyon zarar da olsa satmak ister. Ama bu oyuncular da A takımından sözleşmesini ön plana koyarak gitmek istemez. Bu sefer hem o futbolcuya verdiği maaşın ve bonservis bedelinin yanısıra futbolcuya tazminat vs. ödeyerek kulüpten uzaklaştırmaya çalışır. Ve ciddi zaralar eder. Halbuki yerli futbolcu alsaydı belki hem bu futbolculardan daha iyi bir futbolcu olabilirdi veya iyi olmasını boşverelim yabancı sınırı mecburisi olmadığından kötü olsa bile kadro dışı bırakma şansı vardı. İşte bu belirttiğimiz A takımına ülkemizde bir çok klüp örnektir. Bu takımın başı A da olsa bu yanlış politakalar yüzünde Z’ye kadar gerileme süreci de yaşayabilir.
İşte Türkiye’nin ciddi transfer yanlışarından birisi de budur. Ve bu da ülkemizin gerileme olmasına bir bakımdan yol açar.
Diğer bir yanlış ise ve benim pek hoşuma gitmediği yanlış takım taraftarlarının transferlerdeki gösterdiği ilgi. Şimdi de bu konuyu açalım:
Nedense bu özellikle türk takımlarımızda çok sık rastlanan bir yanlış davranış… Galatasaray,Fenerbahçe,Beşiktaş veya herhangibir lig takımımıza önemli ama dünya yıldızı olmayan transferler yapıldığı zaman inanılmaz bir biçimde takıma coşku doğuyor. Darius Wassel Ankaragücü takımına geldiği zaman yapılan o müthiş coşku,şampiyon olmuşçasına yapılan o kutlama, Ferrari Beşiktaş’la anlaştığı zaman ve bir sorun üzerine gecikmeli olarak türkiye’ye gelmediği zaman Bazı Beşiktaşlılarda olan o müthiş endişe ve Ferrari’nin İstanbul’a ayak bastığı zaman yapılan o çoşkular, Fenerbahçede Mehmet Topuz kutlamaları, hatırlarsak Galatasarayda Linderoth’un inanılmaz bir biçimde karşılanma olayı ve Lincolnun Galatasaray’a transfer haberindeki o coşku unutulmazdı. İşte bunlar büyük yanlıştır. Maradona veya pele bazında, Kaka gibi,Ronaldo gibi,Messi gibi büyük bir yıldız gelmediği halde ki asla Türkiye’ye gelmezler yapılan bu coşkuları yanlış ve yersiz buluyorum.Ben burada Ferrari’nin, Vassel’in, Mehmet’in veya Linderoth’un kötü futbolcu olduklarını kesinlikle belirtmiyorum. Aksine bu futbolcular çok önemli futbolculardır ama böyle denli coşkularla karşılanacak profesyonellilkte olan futbolcular değildir.Bunun da ülkemiz adına neden yanlış olduğunu belirtmekte yarar var ; türkiye sporunun ve futbolunun geri kalmasının önemli göstergelerinden birisidir. Şimdi türkiyeyi değilde başka bir ülkeyi ele aldığımızda, Futbolda ve sporda ülkemizden daha ileri bir ülkeyi ele aldığımızda ki bu İspanya olur, hollanda olur, almanya olur hiç farketmez. Bununla ilgili örnekler vermek istiyorum.
Örneğin; İspanya’da küme düşen bir futbol takımı olan real zaragoza veya Real betisi bir ele alalım. Bu sezon 2. ligden la liga’ya yükselen zaragoza takımı Liverpoolda önemli bir futbolcu olan Pennant’ı renklerine bağladı.Bu en basit örneğinden birisi.Pennant bence Vasselden çok daha üstün bir futbolcudur veya Ferrariden çok daha ünlü bir futbolcudur. İşte o pennant 2. ligden yeni yükselmiş bir takıma transfer olduğu zaman Türkiyede olan Vassel,ferrari,mehmet,linderoth vs. coşkusu kadar ispanyada zaragoza takımında o coşku yaşanmamıştır.Bugün ispanyada küme düşmüş olan real betisinin bie önemli futbolcusu olan oliveira türkiyede herhangi bir takıma transfer olsa inanılmaz bir coşku yaşanır ve bunu diğer ülkeler hayretler içinde izler. Ya da başka bir örnek verecek olursak Almanyada, İtalyada, Hollandada,Brezilyada,Arjantinde,Rusya gibi ülkelerde Ankaragücü bazında bir takıma vassel gitmiş olsaydı adım gibi emin olabilirim ki Ankaradaki o coşku o ülkelerde yaşanmazdı. İşte bakın bu olanlar türkiyenin o ülkelerden geri kalmasının önemli sebeplerinden birisidir. Yani gerçekten buna dikkat edilmesi gerekmektedir. Bu yanlışları yenersek örneğin bir keita geldiğinde yıldız futbolcu değil de önemli bir futbolcu geldiğinde böyle gereksiz ve çıldırtıcı coşkular türkiyenin diğer ülkelerden şöyle bir ciddi anlamda düşünürsek geri adım atmasını sağlar, bunları yapmazsak türkiyenin bazı alanlarda attığı önemli adımlarla beraber daha net ve temiz adımlar atılır ve ilerlenir. Yani ülkemizi önemli futbolcuları bazı yıldız futbolcuları kazandırmak güzel birşey ama bu denli coşkuları yapmadığımızı da düşünürsek herkes tarafından ‘hakaten türkiye yıldız futbolcular gitmekte ve gelişmekte ki taraftarlar da bunun farkında’ dedirttirebilelim…
Diğer bir önemli sorunda Türkiye’de gençlere spora yönelik gerektiği kadar fazla ilgi gösterilmemesi.Daha önce bir yazımda da belirttiğim gibi Almanya’ya bakacak olursak her dört kişiden biri spor kulüplerine üyedir. Yani 21 milyon kişi spor kulüplerine üye iken 12 milyon kişi diğer spor dallarında uğraş göstermektedir.Ve bunun çoğunu gençler oluşturmaktadır ama ne yazıkki türkiye örnekte vermiş olduğum almanyanın çok daha gerisindedir. Bu da yabancılaşmaya yönelerek türkiyede genç yetenek aranmaması transferde önemli bir yanlış adımdır. Daha sonra türkiyede neden ronaldo messi çıkmıyor, neden bir futbolcumuz dev bir takın banko oyuncusu olmuoyor? diye sorularla beynimizi meşgul ediyoruz.Biz yabancı olarak çıkna yıldızlara yönelirsek, tarihi geçmiş yanabncı yıldızların hayalini kurmaya devam edersek beynimizi daha çok meşgul etmiş oluruz.
değerlendirme gerçekten güzel.yazılarınızdaki eleştiriler bence doğru eleştirilerdir. devamını da beklioruz bu sitenin bnce 1 numurulı spor yazarı olursunuz devam ederseniz başarı ve tbrk dileklerimle….
değerlendirmeniz gerçekten çok güzel olmuş tebrikler