Mainz, 23.10.2013
İmparator lakaplι meşhur Türkücü İbrahim Tatlιsesìn şöhretli türküsünde “sarιgül” kendisine yer bulamamιş ancak belli ki bundan bir hayli rahatsιz olan “Sarιgül” bu defa İstanbulu yönetmeye talib olmak suretiyle kendisine türkülerde, şarkιlarda ve hatta siyasette yer tahsis etmeyenler ile kιyasιya bir mücadelenin içine girecek. Ancak bu hiç de kolay gözükmüyor. Zira Sarιgül kendi partisinden aday olmayι göze alamιyor.
Partisini terkedip “işte ben geldim” deyip CHP`ye de gidemiyor. Mutlaka oradan en üst düzeyde bir “davet” bekliyor. Davet etsinler gideyim diyor ama aynι zamanda hazιrlιklarιnι da hιzla sürdürüyor. Sarιgül güller arasιndan gelip Şişli yerine bütün İstanbulun Sarιgülü olabilecek mi? Bunu elbette zaman gösterecek. Zira ortada eskilerin deyimiyle „ne fol var nede yumurta“. Dahasι tavuk bile tam olarak ne yapacağιnι bilemez durumda. Burada otlayιp komşunun bahçesinde yumurtlamaya kalkιşmasι bir tavuk için sofraya hazιrlιk yapιlmasι anlamιna gelir. Erbabι bunu çok iyi bilir. CHP´de ki „ikircikli“ tavιr ise sür-git devam ediyor. Ortalιk handiyse toz-duman olmuş vaziyette. İyi saatte olsunlar bunu her ne kadar CHP´nin ne kadar demokrat olduğuna hamletseler de bunun hakikatle bir ilişiği yoktur. Nihayet çok zor durumda kalan CHP yine rakibinin yöntemini benimseyerek bu zor durumun altιndan kalkmaya çabalιyor. Neymiş efendim, anket yapιlacakmιş ve sonuçta hangi „aday“ ile en fazla oy alabileceklerse onu aday göstereceklermiş. Tabi böyle bir karara „kargalar“ bile inanmaz ama olsun, biz bunu şimdilik böyle kabul edelim.
CHP yöneticileri de en fazla oy alma konusunda Sarιgülün bir adιm önde olduğunu pekâla biliyorlar ama „bilmezmiş“ gibi yapιyorlar. CHP, yekpâre bir parti değil, bu ismi olumlayan kadar olumsuz bakan da var hatta olumsuz bakanlar bence biraz daha fazla. Zira azιcιk kafasι çalιşan herkes bilir ki Mustafa Sarιgül de olsa hatta diğer bütün gülleri de yanιna toplasa olup olacağι biraz daha fazla oy almak olabilecektir. Zaten bunu kendileri de ifade ediyorlar. Yoksa kimsenin belediye başkanlιğιnι kazanmak gibi bir iddiasι bulunmuyor. Kimsenin derken kastιmιz tabi ki parti yönetimi. Yoksa „Pazar“ da Sarιgülü şimdiden başkan ilan eden mebzul miktarda „tezgâhtar“ var. O konuya da değineceğiz. Fakat öncelikle Mustafa Sarιgülün CHP`den aday olma konusunun öylesine vakayi adiyeden bir durum olmadιğι gerçeğini görmek durumundayιz. Sözkonusu zatιn partiden hangi gerekçelerle „ihraç“ edildiği ve bu ihracιn çok ciddi bir arka planι olabileceği bir yana bütün bunlarιn CHP`nin başιnι ağrιtma ihtimali de bulunmaktadιr. Tabiki Ana muhalefet partisinin ülkenin en büyük kentine kendi içinden başkan adayι çιkaramιyor olmasι ve Sarιgüle mahkum olmasι da bir başka vakιa olarak önümüzde duruyor. CHP yönetimi Sarιgüle ne gel nede gelme diyebiliyor. Bildik ayak oyunlarι yine sahnelenecek gibi gözüküyor. Zira Sarιgül gelmezse çok büyük „homurtular“ çιkacak ve projenin sahipleri bütün güçlerini kullanarak mevcut genelbaşkanι zor durumda bιrakmak için harekete geçeceklerdir. Sarιgül gelip aday olsa (tabi ki kaybedecek) aldιğι oy ve ivme ile hemen ilk kurultayda CHP`nin başιna kurulmak için kollarι sιvayacaktιr.
Bu Proje Kimin?
Projenin sahibi en dar anlamιyla İstanbul „Dükalιğιnιn Baronlarι“dιr diyebiliriz. Siz bunun içine içeriden ve dιşarιdan yedekleme olarak iş-siyaset-sermaye-mafya ve medya dünyasιndan yeteri miktarda kesimler koyabilirsiniz. Zaten ne zaman İstanbul için başkanlιk sözkonusu olsa bu malum çevreler hemen Sarιgül ile ilgili „ALGI“ yönetimine başvururlar. Bu çevreler de Mustafa Sarιgül`ün kazanma ihtimalinin olmadιğιnι pekâla biliyorlar. Ama yine de öyle bir hava yayιyorlar ki Sarιgül CHP´den aday oldu mu tamam, başkanlιk çantada keklik…
Projenin sahipleri Sarιgülün başkan olmasιyla yetinirler mi? Elbette ki hayιr. Zira Kemal Bey`den verim alιnamadιğι ve onun başbakan karşιsιnda hiç bir varlιk gösteremediğine kanaat getiren bu çevreler sandιk dιşι denemenin (gezi olaylarι) de mutlak başarιsιzlιğιndan sonra çar-naçar Sarιgülè umut bağlamιş durumdadιrlar. Mevcut genel başkanιn da İstanbul dan aday olup kaybetmesi ve arkasιndan sümmettedarik bir „kasetle“ partiyi yönetmeye başlamasι, şimdilerde Mustafa Sarιgül için de aynι yolun denenmesi için önemli bir karine teşkil etmektedir. Kaset üretmek hiç de zor değil. Ama Kemal Bey için kaset üretmeye bile gerek yok. O zaten kendi-kendine kaset üretimine devam ediyor.
Kamuoyu Araştιrma Şirketleri
Televizyon ekranlarιndan öylesine çarpιtιcι, öylesine yanιltιcι, imaj parlatιcι yahutta itibarsιzlaştιrmaya yönelik konuşmalar ve sözümona araştιrma sonuçlarι yayιnlanιyor ki insan, yahu bu insanlar nerede yaşιyor demekten kendisini alamιyor. Yine geçenlerde birisi çιkmιş efendim en taze araştιrma sonucumuza göre „Sarιgül Kadir Topbaşιn bir kaç puan önünde görünüyor“. Bunu hiç utanmadan söylüyor. Sonra da bir işgüzarlιk yapιp yine hiç haya etmeden yapιlan en son bilimsel araştιrmalara göre Türk Halkι anket sonuçlarιndan ancak %1.5 oranιnda etkileniyor diyerek yapmakta olduğu minare hιrsιzlιğιna kιlιf aramaya çalιşιyor. Madem insanlar etkilenmiyorlar ve madem ki senin Sarιgülü pazarlamak gibi bir derdin yok bunca „tevziratι“ peşpeşe sιralamak da ne demek oluyor. Bu adam henüz aday bile değil, partisi belli değil, aday olup olmayacağι bile belli değil. Şişli de %74 oy aldι diye adama takmadιğιnιz yιldιz kalmadι. İyi ama İstanbul da ne kadar Şişli var, bunlarι da hesap ediyor musunuz?
Bunlara fazla kafa yormaya gelmez. Bunlar kazanmιş başkanι bile gizlemekten utanmamιş insanlar, ne yani şimdi bu kişilerden hakkaniyet mi bekliyeceğiz. Üstelik daha seçimlere çok var. Dur bakalιm bu şirketler ve bu etkili çevreler daha neler döktürecekler. Yani daha ne zιrvalar da ha dinleyeceğiz. Şimdi bazιlarι, kardeşim adamlar senelerdir belediye kazanamιyor, gidişata bakιlιrsa daha nice seneler daha kazanamayacaklar, bιrak da bir kaç ay “kazandιk-kazanιyoruz, gümbür gümbür geliyoruz” diyebilmenin keyfini sürsünler. Ne yani Ülkenin anamuhalefet partisine bu kadarιnιda mι çok göreceksin diyebilirler.
Tamam öyleyse mart 2014 tarihine kadar CHP bu “imaj parlatmanιn” keyfini ve sefasιnι sonuna kadar sürsün. Ancak her “sefanιn” sonunda bir “cefa” olabileceği gerçeğini de hatιrlatmak isterim.
Baki Selam ve Saygιlarιmla.
Ömer Erdem
Mainz/Almanya