Yazar: aposteriori

Küresel Kriz ve Türkiye (Kitap Özeti)

Kitabın Özeti Küresel krizle ilgili son zamanlarda oldukça çok eser ve makale yazılmıştır. Günümüze kadar dünyada yüz kadar iktisadi kriz yalanmıştır fakat ilk defa bir kriz küresel nitelikte olup tüm dünya ülkeleri aynı zamanda ekonomi politikalarını birlikte istişare etmeye çalışmıştır. Geçmişte oluşan krizler genellikle bölgesel nitelikte kalmış veya 2008 krizinde ki gibi tüm ülkeler bir araya gelerek ekonomi politikaları belirlememiştir. Bu konuyla ilgili oluşan kavram karmaşasını gidermek ortada olan uzman kişilerde yazılan eserler insanların neler dönüp bittiğini tam olarak anlayamamasına neden olmuştur. Kitapta asıl amaç bu kavram karmaşasını en aza indirgeyerek konuya ilgili olan ve ekonomi bilgisi çok olmayan kesimlere hitaben yazılmıştır. Özellikle ana hedef kitlesi lisans öğrencileridir. Kitabın içeriğine dair kısaca değinmek gerekirse; kitabımız 3 bölümden oluşmaktadır.Birinci bölümünde kriz kuramları, modelleri ve tarihsel süreçte krizler başlığı altında kriz ve krizlerin neden ortaya çıktığına açıklık getirmeye çalışılmıştır. Bu açıklamaları kriz kuramlarına ve modellerine de değinerek farklı pencerelerden göstermeyi amaçlamıştır. Farklı ekonomik görüşlerin kriz konusundaki görüşlerini ve ekonomi yazınındaki krizleri sınıflandırmaya yönelik açıklamaları anlaşılır şekilde aktarmaya çalışmıştır. Bunun yanında yaşanan krizin (2008) yazarın öngördüğü sınıflandırmalar içerisindeki yerini tartışmıştır. İkinci bölümde ise küresel krizin nedenleri, oluşumu ve ilk önlemler başlığı altında küresel krizin ortaya çıkış sebebi öncesi ve sonrası özetlenerek açıklanmaya çalışılmış ve bununla birlikte ABD ve AB’de alınan politika önlemlerini aktarmaya çalışmıştır. Kitabımızın üçüncü ve son bölümü ise Türkiye’nin kriz geleneği ve küresel krizin Türkiye ekonomisine yansımaları başlığı altında krizlerin...

Devamını Oku

Esnek (Atipik) İş İlişkileri

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1: ATİPİK (ESNEK) İŞ İLİŞKİLERİNE GENEL BİR BAKIŞ BÖLÜM 2: ATİPİK İŞ İLİŞKİSİ TÜRLERİ2.1. Belirli süreli ve belirsiz süreli iş akitleri 2.2. Kısmi Süreli Çalışma ve Türleri2.2.1. Çağrı Üzerine Çalışma2.3. Grupla (Takım ile) Kurulan İş İlişkisi2.4. Deneme Süreli/Deneme Süresiz İş İlişkileri2.5. Geçici (Ödünç) İş İlişkisi2.5.1. Alelade Ödünç İş İlişkisi (Meslek Haline Getirilmemiş Şekilde İşçi Verme)2.5.2. Meslek Edinilmiş Şekilde İşçi Verme2.5.3. Özellikli Bazı Haller 2.5.3.1. Makineyle Birlikte Personel Verilmesi 2.5.3.2. Holding İçi İşçi Verme 2.5.3.3. Geçici Futbolcu Transferleri KAYNAKÇA KISALTMALAR TSGLK : Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt KanunuİŞ K. : İş KanunuTİS : Toplu İş Sözleşmesi    BK : Borçlar KanunuÇSGB : Çalışma ve Sosyal Güvenlik BakanlığıUÇÖ : Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO)DEN.İŞ K. : Deniz İş KanunuBAS. İŞ K. : Basın İş KanunuCIETT : Uluslararası Geçici İstihdam Büroları KonfederasyonuOECD : Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma ÖrgütüAB : Avrupa BirliğiABD : Amerika Birleşik DevletleriIBM : İnternational Business Machines BÖLÜM I Atipik (Esnek) İş İlişkilerine Genel Bir Bakış İş akdi türleri, tipik (normal) iş ilişkisi ve atipik (esnek) iş ilişkisi olmak üzere ikiye ayrılır. Konumuz olan esnek çalışma ilişkilerini açıklamak için normal iş ilişkilerinin unsurları bilinmelidir. Kısaca normal iş ilişkilerini kısaca tanımlamak gerekirse; Normal iş ilişkisi, işçinin belirli bir işverene bağlı olarak ona ait iş yerinde ve onun işini yapmayı üstlendiği, tam gün süreli çalışmayı öngören, belirsiz süreli ve varlığı hukuken korunup, ücret ve diğer çalışma koşullarının TİS yoluyla kolektif düzeyde...

Devamını Oku

Vadeli İşlem Piyasalarının Gelişimi ve Fonksiyonları

Vadeli işlem piyasalarının tarihi Hollanda’da “Lale Devrine” ve öncesinde ise Japonya pirinç tarlalarına kadar uzanmaktadır. Modern anlamda vadeli işlem piyasası 1800’lü yıllarda ABD’de oluşmaya başlamıştır. 1848 yılında Chicago Board of Trade (CBOT) isimli tahıl borsaları alıcıya satıcı ve satıcıya alıcı güvencesi vererek organize şekilde kurulmuş ilk borsalardandır. 1874 yılında ise genellikle yumurta, tavuk ve çiftlik ürünlerinin alınıp satıldığı Chicago Merchandile Exchange kurulmuş ve 1919 yılında yeni ürünlerin bu borsaya ilave edilmesi ile CME resmi bir borsa niteliğinde faaliyetine başlamıştır (Aybars, 2005:27). Ancak modern anlamda vadeli işlemler borsasının temeli Bretton-Wood sistemini takiben döviz piyasalarındaki serbestlikten sonra oluşmaya başlamıştır. Nitekim günümüzde vadeli işlem borsalarında finansal temelli kontratlar ürün temelli kontratlardan daha yoğun olarak işlem görmektedir. Bu ise piyasaların finansal liberalizasyon sürecinde yaşadığı değişimi göstermektedir.Vadeli işlem piyasaları belirli malların ve finansal ürünler üzerine hazırlanmış olan standart vadeli kontratların alınıp satıldığı piyasalardır. Vadeli işlem piyasalarında yatırımcı bir mal veya finansal ürün üzerine hazırlanmış olan kontratı satın aldığı zaman o mal veya finansal ürünün mülkiyetine sahip değildir. Satın alınan bu kontrat belirli bir vadesi bulunan mal veya finansal ürünün, gelecekte belli bir vadede, o vadenin spot fiyatı üzerinden alınacağının taahhüt edildiğini kapsamaktadır (Baran, 2004:18). Vadeli işlem piyasalarındaki sözleşmeler aşağıdaki özelliklere sahiptir: – Belirli bir vadeye sahiptir. – Önceden belirlenmiş bir fiyatı vardır. – Sözleşmeye konu olan malın veya finansal aracın miktarı ve niteliği bellidir. Genel olarak vadeli işlem piyasalarında tarımsal ürünler, enerji ürünleri, kıymetli...

Devamını Oku

Hükümet Dışı Kuruluşlar

Hükümet dışı kuruluşların incelenmesi amacıyla birkaç Hükümet dışı kuruluş verilerek bunların  yapı ve işleyişleri değerlendirilmiştir. GÜMRÜK KONTROLÖRLERİ DERNEĞİ Dernek Hakkında Genel Bilgi Derneğin vizyonu, Yolsuzluğun ülke ekonomisi ve toplum refahı üzerindeki olumsuz etkisinin farkında olarak; Yasal ticarete sınırsız şekilde rehberlik eden, Gümrük işlemlerinin denetlenmesi yoluyla yasal olmayan ticareti tümüyle engelleyen; etkin ve verimli bir kurum olmaktır. Derneğin misyonu, dış ticaret politikalarının eksiksiz olarak uygulanması ile gümrük kaçakçılık fiil ve teşebbüslerinin engellenmesi amacıyla; Dış ticaret faaliyetinde bulunan gerçek ve tüzel kişilerin gümrük işlemlerini denetlemek ve Gümrük hizmetlerinin yürütülmesinde yol gösterici olmaktır. Gümrük ve Tekel Bakanlığı Müsteşarlık Makamı’na bağlı olarak 03.12.1978 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Yönetmelikle kurulan Gümrük Kontrolörleri Kurulu, halen Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı Gümrükler Genel Müdürlüğü bünyesinde Gümrükler Genel Müdürü’ne bağlı olarak, Gümrük Kontrolörleri Başkanlığı adı altında danışma, denetim, soruşturma, inceleme ve teftiş elemanı olarak görev yapmaktadırlar. Denetim mesleğindeki kurumsallaşmasını 29 yıl gibi kısa sayılabilecek bir süre içerisinde tamamlamış bulunan Gümrük Kontrolörleri, 1992 yılında kurdukları Gümrük Kontrolörleri Derneği aracılığıyla; ithalat, ihracat, gümrük uygulamaları ve Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği konularında kaynak niteliğinde 30 adet kitap yayınlamışlardır. Diğer taraftan; 1994 yılından beri 3 ayda bir yayınlanmakta olan Gümrük Dünyası Dergisi 53’üncü sayısına ulaşmış olup; Gümrük Kontrolörleri bu alanda Müsteşarlığımızda tartışmasız öncü olmuşlardır. Dernek faaliyetleri sadece bunlarla sınırlı olmayıp zaman zaman çeşitli sosyal faaliyetler de düzenlenmektedir. Bu çerçevede, her Genel Kurulu müteakip Sayın Bakanlarımızın ve Müsteşar ve Genel Müdürlerimiz ile tüm Sayın...

Devamını Oku

İletişim (Tek Yönlü-Çift Yönlü İletişim)

İletişim denilen olgu tüm canlılar için söz konusu olup; özellikle insanoğlunun sosyalleşmesi ve bu sosyalleşmenin devamı için bir elzemdir. Günümüzde kitle iletişim araçlarının son derece gelişmesi, bununla birlikte sayılarının artması dünyayı daha küçük bir hale getirmiş; aynı zamanda insanoğlunun sosyal çevresini, sınırları tam olarak belirlenemeyen bir şekilde genişletmiştir. Bir zamanların yazılı basını olan gazetelere  ek olarak zamanla radyo ve televizyon gibi işitsel ve görsel basın araçları ortaya çıkmış; telgraf ve faksın tamamlayıcısı olarak ise telefon ve telefonun daha da geliştirilmesiyle cep telefonları ortaya çıkmıştır. Tüm bunlar insanın sosyalleşme sürecini hızlandırarak onu daha sosyal, bilahare daha karmaşık bir hale getirmiştir.Günümüzde kitle haberleşme olanaklarının son derece artmasıyla birlikte, hepimiz iletişim ve propagandadan geniş çapta etkilenmekteyiz. Bunun örneklerini günlük yaşantımızda çokça bulabiliriz. Örneğin bugün ülkemizde yaşanan bir olay gündemimize manşetlerle kazınmakta, bu manşetler de toplumuzu gerek siyasal, gerek sosyal, ekonomik, psikolojik, gerekse ideolojik olarak etkilemektedir. Propaganda ve iletişin önemlidir. Atatürk’ün Ankara’ya geldiğinde yapmış olduğu ilk iş Anadolu Ajansını kurmak olmuştur. Buradaki amaç Anadolu’daki ateşi ve haklı direnişi tüm Türkiye’ye ve dünyaya duyurabilmektir. İletişim ve propagandanın ne derece önemli olduğunu Hitler’in şu sözünde görmek mümkündür: “ propaganda ile birliğimizi kurduk; yine propaganda ile tüm dünyayı yöneteceğiz.” İletişim ve propagandanın tutum ve davranışlar üzerinde belirgin bir etkisi olduğunu söylemek pek tabi mümkündür. Bu etkinin gücünü ve işlerliğini belirleyen şey ise şüphesiz  bu iki aracın kullanılış biçimi ve kullanıldığı canlının halet-i ruhiye sidir. Peki iletişim...

Devamını Oku

Küreselleşme Sürecinde Türkiye Ekonomisi Bölüşüm, Birikim ve Büyüme

KÜRESELLEŞME SÜRECİNDE TÜRKİYE EKONOMİSİ BÖLÜŞÜM, BİRİKİM VE BÜYÜME (ERİNÇ YELDAN) Erinç Yeldan’ın bu kitabında Türkiye’nin küreselleşme süreci kabaca ülke ekonomisinde bölüşümü, birikimi ve ekonominin küreselleşme sürecinde nasıl bir büyüme gösterdiğini kaleme almaktadır.   Bilindiği üzere ikinci dünya savaşından sonra Amerika’nın Bretton woods kasabasında yapılan ve kasabayla aynı adı taşıyan anlaşma tüm dünyada küreselleşme döneminin başladığı an olarak görebiliriz. Yapılan anlaşmaya göre küresel para birimi olarak dolar seçilerek, bu anlaşmadan önce tüm dünyada ticaretin altın standardına göre yapılıyor olması değişiklik geçirerek ülkemizde bu anlaşmaya uymuştur.   Ülkemizde ilk olarak küreselleşme evresi 1980-1983 dönüşümü ile başlamış, 1989-1990’da da tamamlanmıştır. Bu süreçte ülke ekonomisinde öncelikle mal piyasaları dış pazara açılmış ve ticaret kotaları altındaki ithalat politikası serbestleştirilmiştir. Döviz kuru yüksek bir devalüasyonla esnekleştirilmiş ve teşviklerle sanayi ihracata yönlendirilmeye çalışılmıştır. 1990’lı yıllardan sonra ülke ekonomisi tamamen dışarı açık konuma gelmiştir. 1970-1980 arası uygulanan genişletici para, faiz ve döviz politikaları sonucu büyüme ve cari açığı beraberinde getirerek bunlarda cari açıkları destekleyecek sermaye girişleri ve dış borçlanmaya sebep olmuştur. 1990’dan sonra ise bu siste doğrudan sermaye girişleri vasıtasıyla büyüme, bu büyüme de ise cari açık ilişkisine bağımlı kılınarak ulusal ekonomideki büyüme ve birikim süreçleri tamamıyla dış sermayenin eline bırakılmış bir durumdadır. Uzun erimli olmayan bu büyüme stratejileri her defasında derinleşen ekonomik krizler(1980, 1994, 1999) ve yüksek oranlı devalüasyon ile hizaya getirilen döviz kuru ile kesintiye uğramıştır. 1980-1990 arası dönemde ithalattaki korumalar 24 Ocak kararları olarak...

Devamını Oku