Olayların perde arkasındaki yansımalarının seyrinden anlaşılıyor ki! CHP nin geleceği üzerine kafa yoran yandaş güç odakları, bütün güçlerini birleştirip İstanbul belediyesine CHP den sarıgülü aday göstererek, seçilse de, seçilmese de, onu bu güç “Cumhuriyet halk partisinin başına genel başkan yapacaklar.”
Birincisi, Ergenekon’da ve diğer davalarda aşamadıkları engelleri sarıgülle ile aşabileceklerine inanıyorlar. Sosyal demokratların arasındaki derin ayrılıklara da çare olabileceği, ılımlı tutumuyla ayrılıkları aradan kaldırıp perçinleyeceği inancını taşıyorlar. Yine bu sayede, güçlü ve etkili bir muhalefet oluşturabileceklerine inanıyorlar.
Ya bu çevrelerin isteği dışında hareket ederse vay haline, Raflarda bekleyen tüm tozlu dosyalar şantaj, yaptırım olarak piyasaya dökülecektir. Bir yönüyle karşılıklı çıkar alışverişi olduğu anlaşılmaktadır. Taraflar bu birliktelikten karlı çıkacakları umudundalar.
Bu planla bir taşla iki kuş vurulacak, tutarda CHP belediyeler ve genel seçimlerde karlı çıkarsa, halkın sempati duyduğu bu zat sayesinde kendi önlerindeki engelleri de aşmış olacak, işleri bittiği zamanda kenara çekeceklerdir.
İkincisi, Türkiye’nin başbakanı olabilmenin ve Ak partinin moralinin bozulmasının da ancak İstanbul’u kazanmaktan geçtiğine inanıyor bu çevreler. Sarıgül de ancak bu sayede geleceğini garanti altına alıp, üzerine doğru gelmekte olan dosya ve bir yerlerde tutulmakta olan felaket haber ve senoryaların dan kurtulabileceğine inanıyor.
İstanbul’u kazanan lider aynı zamanda Türkiye’yi kazanmış, parti liderliğini ve Türkiye başbakanlığını garantilemiş gözüyle bakıldığı için, İstanbul çok önemli. Zaten sarıgül de kazanamayacağı hiçbir yarışa girmeyeceğini söylüyor. Arkadaki itici güç onun bu yarıştan kazançlı çıkacağına inandırmış durumdalar.
Kendi deyimiyle de tüm partilerden oy alma garantisini veriyor. Kendini iten güçlere karşı, Ak partinin gezi olaylarıyla köşeye sıkıştığı, ODTÜ de yol çalışmalarında iyice sendelediği güç kaybına uğrayacağı dillendiriliyor. Bunlar hep sarıgül’ün” kar” hanesine yazılıyor.
Bu arada çözüm sürecinde de bir takım olumsuzluklarda yaşanırsa hiç şaşmayın.(ben bu konuda BDP nin pek taviz vereceğine ihtimal vermiyorum.)çünkü bölgede bu süreçle onlarda güçlü çıkacaklarına inanıyorlar. En azından seçim sonuna kadar barıştan yanalar.
“Ancak! PKK içinde çözümden yana olmayan başka plan ve çıkar alışveriş hesapları ve anlaşmaları yapan kollardan birisi, Ak partinin zora düşmesi için baltalayıcı bir takım faaliyetlerde bulunabilir.” Bunun hesapları da Sarıgül artısına yazılma planları içerisindeler.
Böylece İstanbul da başarması aynı zamanda CHP de baş olması demektir. Başaramazsa da, başka kılıflarla baş olması da garanti kapsamı içerisinde, bu konuda cemaatlerden de yardım istenecektir, İlerleyen günlerde Sarıgülün Başta Gülen hoca efendi olmak üzere diğer Dini liderlerle de görüşme ihtimali çoook yüksektir. Cemaatler yüze gülüp mavi boncuk dağıtsalar da geçmişten ders almış olmalılar ki, iş oya gelince hesaplar başka partilere kayacaktır.
Her ne kadar CHP içerisinde kaynama dağılma beklense de, bu işin kaynakları bu parçalanmaların olmaması için her türlü tedbiri almış durumdalar. Ben şahsen ciddi bir parçalanma beklemiyorum.
Her şeye rağmen bu halkında derin, sessiz ve etkileyici planları bulunmaktadır. Artık uyanan milletimiz perde arkasında dönen olay ve hadiseleri az çok anlayıp kavrayabiliyor. Bu sebeple de kendisine oyun kuranları kendi kuyularında boğuyor.
Kısacası, seçim arifesinde her zamankinden farklı gelişmeler olacağına, bazı dosyaların havada ucu cağına şahit olacağız. Hatta bazı şehirlerde Bakanlık ve milletvekilciğinden istifa edip belediye başkanlığına aday gösterilecek, güçlü adaylar ve bol vaatlere tanık olacağız inancındayım. Zamanı geldikçe onları da işleyeceğim.
Ahmet Ali CANBAZ
Ahmetcanbaz34@hotmail.com