Gördüğüm kadarıyla Türkiye’de belli bir kısım, lüks hayat, varlık içinde yaşarken, büyük bir kısım geçim sıkıntısı çekmektedir. Oysa Türkiye tam bir nimetler cennetidir. 74 milyon insana hatta daha fazlasına yetecek kadar nimet vardır. Lüks hayat yaşayanlar daha mı çok çalışıyor, geçim sıkıntısı çekenler daha mı az çalışıyorlar? Bu soruyu kendimize sormalıyız.
Türkiye bir İslam ülkesidir. İslama yakışır bir şekilde yönetilmesi gerekmektedir. İslama uygun yaşamakta her Müslümanın en doğal hakkıdır, doğru olanda budur. Fatih Sultan Mehmet zamanında İslamiyet zirveye çıkmıştır ve Osmanlı İmparatorluğu dünya lideri olmuştur. Zekat verilecek fakir bu dönemde bulunamamıştır. Burada anlatmak istediğim İslamiyetin ve maneviyatın, kültürümüzün ve Türk benliğimizin yoğun olduğu bir ortamda, haksızlık, hırsızlık ve yolsuzluk olmaz. Tam tersine bolluk, beraberlik, huzur, refah ve güç olur. Faith zamanında olduğu gibi. Oysa şu anki Türkiye bu dediklerimizden çok uzak. Tam düşmanlarımızın istediği gibi ne yazıkki onların istediği yolda gidiyor. Acaba bizi yönetenler ve bizi yönetenleri seçen milletimiz bunu farkında değiller mi?
Ey milletim dış güçler tarafından Türkiye üzerine büyük oyunlar oynanıyor. Türkiye’yi ve Türkleri elde etmeyi savaşla başaramayan Haçlılar türlü çok büyük ve güçlü dediğimiz Türkiye kendi otomobilini üretemiyor ve ithal ediyor. Patent parası ödüyor. Birçok paramız dışarı gidiyor. Birçok şeyi kendimizin üretme gücü olduğu halde dışardan satın alıyoruz. Bu nasıl bir anlayış, nasıl bir idare şekli. Köylerimiz boşalıyor, gençlerimiz işsiz. Çoğu tarım ürünlerini dışardan almaya başladık. Tarım ve hayvancılık ülkesi olan Türkiye dışardan hayvan satın alıyor. Bu utanç verici bir durum. Çalışkan Türk milleti tembelliğine itiliyor. Türk milletinin benliği, kişiliği, değerleri, beraberliği, kardeşliği ve maneviyatı elinden alınmaya çalışılıyor. Şimdilerde yıllardır bir arada, kardeşçe ve beraberce yaşayan Türkleri ve kürtleri birbirlerine düşman etmeye çalışıyorlar.
Ey milletim, artık silkinme zamanı bazı şeyleri fark edip karşı durma zamanı. Şimdi birlik, beraberlik, kardeşlik zamanı. Şimdi dinimize, kimliğimize, kültürümüze ve manevi değerimize sahip çıkma zamanı. Bırakın Avrupalaşmayı bırakın Avrupaya özenmeyi onlar Hristiyan biz Müslümanız. Biz Müslüman gibi yaşadıkça bize hiç kimsenin gücü yetmez. Fatih zamanında olduğu gibi.
Saygılarımla.
Ali AYGAR
30 62011