Bizim Kürtlerle aramızdaki kavga, kızıyla babası arasındaki kavgaya benzer. Baba, kızının her zaman dizinin dibinde oturmasını ve hiçbir zaman sözünden çıkmamasını ister. Eee çocukta köle değil ya kardeşim. Her söyleneni yapmak zorunda değil. Neyse efendime söyleyeyim, kız çocuğu zamanla değişmeye başlar. Dış baskıların etkisiyle bir özgürlük hareketine kapılır gider. Baba çok kızar bu duruma. Köpürür ve sert bir şekilde uyarır kızını.Uyarılara aldırmazsa kız, dayak cennetten çıkar yanı başına gelir. Dayağın etkisiyle kızın korkuları ortaya çıkar. Bir süre daha babasını sözünü, dinler fakat babasını sevdiği için değil.Sözünü dinlemesinin tek sebebi korkularıdır. “Dışarı atarsa ne yaparım”  korkusudur. “Dayak yemekten güzelliğim bozulacak” korkusudur. Bu kadar korkunun sonu kinin birikmesine sebep olur. Kin birikince ne olur. Kız çocuğu sonunda korkularını yener ve evden kaçar. Kötü yola düşer. Sonrasını zaten biliyorsunuz.

Sponsor Bağlantılar

Şimdi aynı sorun Kürtlerle devlet arasında ve dolaylı olarak Türkler arasında yaşanıyor. 2011 geldi fakat hala yaşanıyor. Korkutmaya,bezdirmeye ve sonuç olarak onları yıldırmaya çalışıyoruz. Medyanın geçmişte yaptığı cahil , hırsız Kürt propagandaları ve doğudan batıya gelen Kürtlerin yaşadıkları psikolojik harekat buna örnek gösterilebilir. Neyse ne anlatıyorduk. “Kızlar korkuya kapıldıkları zaman ne yapacaklarını bilmezler” demiştik. “Hatalarını farkına varmazlar” demiştik.Sonuçta kaçarlar evden ve kötü yola düşerler. Kötü yola düşünce de onlara baba  da bulunur ana da. Kaybeden kim olur? Hem aile hem de kız çocuğu hayatın umutsuz yönüne geçiş yapar. Yıllar, acı içinde kıvranmalara sebep olur.

Kendi evladını kaybetmek istemiyorsan ona hakkını vereceksin. Öyle dayakla falan olmaz bu işler. Sopanın devrinin geçtiğinin,reformist yaşamların yeni yüzyılda tutunabileceğini farkına varacaksın. Varmak için de dış güçlerin demokrasi soytarılığını beklemeyeceksin. Akıllı olacak ve kendi sorunun kendin çözeceksin. Eğer sorunu başkalarına havale edersek ne olur bilir misiniz?

Bölebildikleri kadar bölerler bizi…

“Faşizme kurban olmayalım” derken kapitalist Avrupa’nın eline düşeriz.

Kapı da coniyle sohbet ederiz. Ardından kızımızı ona sunarız.

Sonuç: Şu saçma Kürt-Türk muhabbetinden kurtulacaksın. İlerlemek istiyorsan çocuğuna haklarını vereceksin. Kendi değerleriyle yaşamasına fırsat vereceksin fakat bunları göstermelik değil içinden gelerek yapacaksın.

Kürtler-1
Kürtler-2
Kürtler-3
Kürtler-4 (Hikayeler)
Kürtler-4 (Hikayeler-2)