Kırgınım… Herkes kadar her şey kadar sen kadar. Yorgunum sebepsizce yargılanmaktan. Anlatmak istediklerim var sana kızgınım, susturulmaktan. Her şey bir kenara koca adımlarla ilerlediğim yolun çatlaklarından, çakıl taşlarından bıkkınım. Üzgünlüğünden, suçluluğumdan, mutluluğundan, mutsuzluğumdan, yalanlarından, günahlarımdan, sessizliğinden, sessizliğimden, senden, benden…
Hiç bilmedin, hiç bilmeyeceksin. Neler yaşadığımı hiç görmedin, hiç görmeyeceksin. Alışkın olduğum beyazdan, içimdeki çocuktan, yüreğimdeki boşluktan bi habersin. Ben günden güne erirken aklım bir karış havada, sen beni olgun bileceksin. Söz sorumlu tutmayacağım seni yaptıklarımdan, yaptıklarından. Hem kim kimi zorla uçuruma sürüklemiş bu olanlardan? Görmedin, görmeyeceksin. Sana bakınca gördüğüm surattan, seni kaybettiğim o parktan, içime işleyen sokaktan geçmedin, geçmeyeceksin.Sponsor Bağlantılar
Hiç bilmedin, hiç bilmeyeceksin. Neler yaşadığımı hiç görmedin, hiç görmeyeceksin. Alışkın olduğum beyazdan, içimdeki çocuktan, yüreğimdeki boşluktan bi habersin. Ben günden güne erirken aklım bir karış havada, sen beni olgun bileceksin. Söz sorumlu tutmayacağım seni yaptıklarımdan, yaptıklarından. Hem kim kimi zorla uçuruma sürüklemiş bu olanlardan? Görmedin, görmeyeceksin. Sana bakınca gördüğüm surattan, seni kaybettiğim o parktan, içime işleyen sokaktan geçmedin, geçmeyeceksin.
Şimdi sen bana 20 km uzakta, 3 oda 1 salon batakta, iticiliğin hat safası bir adamla aynı yatakta. Şimdi ben başım biraz eğik önde, odamın en köşeli yerinde, gözyaşlarım en derinde, kusmaktayım. İkinci bir kriz gelene kadar susmaktayım. Anne; sen, beyaz ve ben gökyüzünde uçmaktayım…